|
 |
 |
 |
Türban savunması
AKP'nin Gül başbakanlığında kurduğu ilk hükümetin işbaşı yapmasından iki gün sonra Türkiye'nin AİHM'de yaptığı "başörtüsü savunması"nın detayları belli oldu.
AKP'nin Abdullah Gül başbakanlığında kurduğu ilk hükümetin işbaşı yapmasından iki gün sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) Türkiye'nin yaptığı "başörtüsü savunması"nda "türbanın, kökten dinci akımlar tarafından siyasi bir simge olarak kullanıldığı" görüşü aktarıldı. Türkiye'nin, "liberal demokrasiyi benimsemiş tek İslam ülkesi" olarak tanımlandığı savunmada, başörtüsü yasağının kaynağı mahkeme kararlarına bağlandı. AİHM'nin diğer Avrupa ülkeleri için de örnek oluşturacak türban kararını verdiği dava sürecinde başörtüsü yasağını savunmak, göreve yeni başlayan AKP Hükümeti dönemine denk düşmüştü. Türkiye'nin, türban savunmasının detayları, AİHM'nin hafta içinde verdiği Leyla Şahin kararında ortaya çıktı.
SİYASİ SİMGE
AİHM'de yapılan savunmada, "İslami başörtüsünün özel ve kamusal alanlarda kullanılmasına yasal bir engel olmadığı" belirtildi. Karara yansıyan ifadelere göre, savunmasının bu bölümünde başörtüsünün kamusal alanda takılamamasını mahkeme (Anayasa Mahkemesi ve Danıştay) kararlarına dayandırıldı ve şu ifadeleri kullanıldı: "Öğrenciler okul dışında başörtüsü takmakta serbesttir. Ancak devlet hizmeti dahilinde sayılan, devlete bağlı eğitim kurumlarında tarafsızlığın ayrılmaz parçası olan laiklik ilkeleri doğrultusunda başörtüsü kullanımını sınırlayan yasaklar uygulanıyor. Türkiye'nin özel durum ve Türk mahkemelerinin gerekçeleri gösteriyor ki türban, kökten dinci akımlar tarafından siyasi bir simge olarak kullanılıyor ve kadın hakları için bir tehdit oluşturuyor."
Ersan ATAR-İrem AYGÜN / ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
