kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İlker Sarier @ SABAH
Fax:
0212 354 34 69
 

Hala tam adını koyamadık mı?

Türkiye'de "netameli konular" vardır, özgürce tartıştığınız zaman damga yemekten kurtulamazsınız.
"PKK" ve "Kürtler'in demokratik hakları" konusu da bu netameli konulardan biri.
TRT'nin çeşitli dillerde yayın yapmaya başlaması özünde "olumlu" ve "önemli" bir adım. Fakat gördüğünüz gibi daha ilk günden, hır çıktı. Boşnaklar alındılar ve "Bize nasıl azınlık muamelesi yaparsınız?" diye sordular. Haksız sayılmazlar. Kendilerini yıllardır "1. sınıf Türk vatandaşı" olarak gören insanlar, böyle bir uygulamadan elbette rahatsız olacaklardır.

Faraziyeye dikkat!
Mesela ben Türk vatandaşıyım. Bu halde, "arnavut" kökenden geliyor olmam neyi değiştirir? Bilfarz TRT'de arnavutça yayın yapılsa bundan ne memnuniyet duyarım ne de açıp dinlerim.
Elbette şunu biliyorum. Bizim gibi vatandaşlarla, kendilerini "Türk hissetmeyen" Kürtler arasında çok fark var.
Ama bir de, demokratik haklarla yetinecek milyonlarca Kürt var...
İş burada da bitmiyor. "Türkleşmiş" Kürtler de var. "Evrenselleşmiş" Kürtler de var. Şakır şakır ingilizce, Fransızca konuşan, dünya ile bağlantılı, çağdaş Kürtler de var.
Çok geri kalmış, dündayan bihaber, sadece normal bir yaşam bekleyen Kürtler de var.
Bütün bunların ötesinde, bir de terör örgütü PKK var. Sadece savaştan beslenen ve savaşla varolmaya çalışan...
Bütün Kürtler, PKK'nin "hükümranlığına" kalmış olsalardı, ne olurdu?
Sadece kan gövdeyi götürür!..

Yanlış bir soru
Medya'da bazı meslektaşlar, şu sıralar harıl harıl PKK'ya çağrı yapıyorlar. Diyorlar ki:
"Bakın, TRT'de Kürtçe yayın bile başladı. AB yönünde olumlu demokratik adımlar atılıyor. Siz ise savaş baltalarını bilemekten söz ediyorsunuz. Bu yaptığınız en çok Kürtler'e zarar vermez mi?"
Bu çok yanlış bir sorudur!
PKK terör örgütü, ne zaman Kürtler'in gerçek çıkarlarını savundu? PKK, ne vakit Kürtler'e fayda sağladı? Nasıl bir fayda sağladı da, şimdi bu örgütten Kürtler'e zarar vermemesi isteniyor, veya umuluyor?
PKK ile Kürtler'in demokratik talepleri arasında uçurum var.
Evet, Kürtler'in sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamlarının sağlanması "evrensel bir insan hakları" meselesidir.
Ama PKK da bir terör örgütüdür. 15 yıl boyunca, yabancı güçlerden yardım alarak; uyuşturucu işine bulaşarak; dağlara sürüklediği gençleri heder ederek; bağlantı kurabildiği köylerde korku yaratarak, binlerce insanı öldürmüş veya ölümüne yol açmıştır.
Devlete kafa tutmuş, savaşı kaybetmiştir. Şimdi ise, baltayı bilediğini söyleyerek, varlığını sürdürmeyi planlıyor.
Kuzay Irak'taki lider kadrosu, tam tarifi ile "savaş ağaları"dır. Dağlardaki "militanları" ise devlet ile savaş ağaları arasında kapana kısılmış olup tam bir korku ve yıkım içindedir.
Yıllardır, teröre bulaşmayıp, prim vermeyen, normal yaşamlarına devam eden, özgürlük, ekmek, iş, refah ve insanca yaşam talep eden Kürtler ile terör örgütü PKK arasında "bağıntı kurmaktan" daha sersemce bir analiz olamaz.
Yıllardır, pusu kurmaktan, adam kaçırmaktan, masum öldürmekten ve haraç toplamaktan başka şey yapmamış bir kanlı örgüt, bölgedeki masum insan yığınlarının siyasi temsilcisi olabilir mi?
Elbette olamaz.
PKK'ya yapılacak tek çağrı, "Teslim ol" çağrısıdır!
Demokratik her türlü gelişme, bütün yurttaşları mutlu edecek, bir tek PKK'yı mutsuz kılacaktır. Aradaki fark işte budur...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ne olur hapse gireyim be abi   / 25-06-2004
 Grup hisleri   / 24-06-2004
 Kaç Türkiye varmış?   / 23-06-2004
 Lütfen biraz ciddi olalım   / 22-06-2004
 Helal ettin mi Ahmet Priştina?   / 20-06-2004
 "Politik" Kürtler!   / 17-06-2004
 İyiler-Kötüler   / 15-06-2004
 Maliye Bakanlığı İst. işkencehanesi   / 11-06-2004
 Türkiye niçin iyiye gidecek?   / 10-06-2004
 Hala tam adını koyamadık mı?   / 09-06-2004
ALİ SAYDAM
Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla!
Geçen hafta...
İLKER SARIER
Ne sizden çoban...
Turkcell reklamındaki replik...
İki 'tetikçi'yle dere tepe...
Hayrettin Karca ile Nihat Gökyiğit'in 'bin yıldır' süren çevre...
Özürlülerin kilidi var anahtarları yok
Omurilik Felçlileri Derneği (OFD) Başkanı Ramazan Baş, İstanbul...
Koçyiğit'in büyük heyecanı
Koçyiğit'in büyük heyecanı
Hülya Koçyiğit, 41 yıl önce kendisini sinemayla buluşturan "Susuz...
TMSF,
TMSF, "masrafları Azaltın" Demişti!
TMSF, Star TV ve Star Gazetesi'ne 14 Şubat'ta el koydu. Kurumun...
IMKB
E: 17,355 D:% 2.76
DOLAR
S: 1,491,000 D:% -0.07
EURO
S: 1,809,000 D:% -0.33
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.