kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Yaşadığımız olgunlaşmayı idrak edelim

Hukuk, kurallar, kanunlar olduğu kadar, yorumdur aynı zamanda. Hukuk ve hukuk insanı, kurallar, kanunlar çerçevesinde adalet terazisini tuttuğu kadar, yorumlarıyla, hukuk felsefesiyle de adaletin önünü açabilir.
Ya da açmayabilir.
Hukukun objektifliği kadar, sübjektifliği de söz konusudur.
Sübjektiflik "yargı bağımsızlığı" içinde, yargıcın bu bağımsızlığı kurallar ve kanunlar kadar, kendi bakış açısı, dönemin koşulları, uluslararası teamüller ve daha bir yığın etkiyle de kullanabilmesidir.

***

DEP'lilerin tahliye kararı, daha önceki tutukluluk, mahkumiyet ya da tahliyenin reddedilmesi kararları gibi bir "yargı kararı".
Ama bu kararların hiçbirinin dönemlerinin koşullarından, o kararları veren yargıçların iddianameler, kanıtlar, savunmalar ve kanunlar kadar, o koşullardan etkilenmelerinden "bağımsız" olduklarını kolay kolay iddia edemeyiz.
Hukuk felsefesi ve siyaset ile diplomasi o kararların hepsini çerçeveleyen atmosferdir.
Son karar da öyledir.
Anayasa değişiklikleri, uluslararası sözleşmeler kadar, Türkiye'deki demokratikleşme ve birilerinin "ateşkese son" beyanlarına rağmen barış ortamı ile Avrupa Birliği güzergâhı da etkili olmuştur.
Aynı kanuni çerçevelerle kimi yargıcı başka türlü etkileyen atmosfer, başka yargıçları, başka bir ortamda da bu türlü etkilemiş olabilir.
Ama asıl önemlisi, Türkiye'nin, içindeki tüm siyasi özlemlerle, tüm etnik kökenlerle, tüm inanç ya da inançsızlıklarla, barışçı ve demokratik mücadeleleri elbette olağan kabul ederek üstündeki tozları ve ölümcül kırıklıkları silkeleyip silkelemeyeceği.
Umarım, suç ve ceza terazisinin ne kadar adil olup olmadığının tartışıldığı bu davada, Yargıtay'ın tahliye kararı asıl bu dönemin unsurlarından biri olur.
Yıllar öncesinin gergin ve "aykırı" milletvekillerini yaka paça polise teslim eden parlamentosundan bugünün olgunluğuna adımlar atarken az tahrip olmadık.
Bu idrak, siyasetçilerin, hukukçuların, devletin çeşitli birimlerinin, toplumun olduğu kadar, "tahliye edilenler"in de önündeki sorumluluktur.
Ölenlerin, öldürülenlerin, cezaevinde olanların ödediği, toplumun tümünün bir şekilde yüklendiği bedellere karşı, önümüzdeki sorumluluk...
Demokrasi, barış içinde siyasi mücadele, halkın tümünün temsili, kültürel, manevi, siyasi değerlerin özgürlük ve hukuk devleti çerçevesinde hayat bulabilmesidir.
Bu ülke, yaşadığı büyük acılara, sert gerilimlere, etnik ya da dini taksit taksit iç savaşlarına, gelişme ve servetin gölgesi altındaki derin yoksulluklara rağmen...
Henüz yeterli "unutma" süreleri bile geçmeden, saygı değer bir olgunluk aşamasına doğru evrilebildi her şeye rağmen.
Bu saygıyı her şeyden önce, durmadan öğretmenlik yapan Batı'dan hak ediyor.
Hukuk ve demokrasi açısından geldiğimiz düzey elbette hala eleştiriye muhtaçtır; ama ağır bir ekonomik krizin çukurunda bile son yıllarda kaydedilen olgunlaşma ve dinamizm bu saygıyı hak ediyor.
Gerisi de bize kalıyor:
Birbirimize, birbirimizin haklarına, özgürlüklerine, değerlerine, ideallerine, kendini geliştirme, insanca yaşama hakkına ve bizzat hayat hakkına saygı.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Adaletin tıbbı, tıbbın adaleti, bilimin sefaleti   / 16-06-2004
 Akbabalarla aynı bekleme salonunda kalmamak   / 15-06-2004
 Bir, iki, üç yetmez!..   / 14-06-2004
 Boğaz'ı kapattıran korkunun ilham kaynağı   / 13-06-2004
 Günaydın, dün gece nasıl uyudunuz!   / 11-06-2004
 Yaşadığımız olgunlaşmayı idrak edelim   / 10-06-2004
 Ekmek parası, baba parası... İki pencere   / 09-06-2004
 Baba parası ile ekmek parası   / 08-06-2004
 Sahici trenlerle oynayan çocuk   / 07-06-2004
 Yarından önce, bugün, yavaş yavaş ölürken...   / 06-06-2004
EMRE AKÖZ
Tom Miks'in tabancası
Hatırlıyorum: Sapanlarımız...
UMUR TALU
Bayılana ilaç, ayılana indirim
Geçmiş olsun. İyileştiniz...
Cipten bulundu
İtalyan basını: Irak'ta yakalanan Kos bir ajandı. Vücudundaki çipten...
Bizim polis hoşgörülü
Erdoğan, Hollandalı gazetecinin "Polisinizin tutumu sert" sözüne...
İki golde Fener'e
İki golde Fener'e
Transferde hız kesmeyen Beşiktaş dün iki bomba daha patlattı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.