|
 |
 |
 |
 |
|
Ertelemese şimdi yaşıyor olacaktı!
Uzmanlar Piriştina'nın hafif de olsa bir ağrı hissettiği ama bunu ihmal ettiği görüşünde
Ahmet Piriştina'nın zamansız ölümü kalp uzmanlarına bir kez daha alarm çaldırdı. Uyarılar şunlar: 50 yaştan sonra stresten kaçının, en ufak ağrıda doktora gidin, kalp damarı kolay tıkanır; altı ayda bir mutlaka kontrolden geçin.
***
Ağrıdır geçer demeyin
Ahmet Piriştina'nın ani ölümü kalp konusundaki ihmalimizi gündeme getirdi. Uzmanlar, "Bir sızı bir ağrı hissetmiştir ve yoğun iş temposunda önemsememiştir" diyor ve uyarıyor: Eğer Piriştina önemseseydi şimdi yaşıyor olacaktı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina'nın kalp krizi sonucu yaşama veda etmesini değerlendiren kalp uzmanları, "Piriştina daha önce mutlaka kalbiyle ilgili bir sızı veya hafif bir ağrı hissetmiştir. Ancak yoğun iş çalışma temposu içinde bunu önemsememiş olabilir. Eğer önemseyip bir doktora gitseydi, ölmeyebilirdi" görüşünde birleşti.
Prof. Dr. Öztekin Oto (DE Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi): "Çalışan insanlar iş aktivitesi sırasında oluşan ufak tefek göğüs ağrılarına aldırmıyorlar. Gelip geçici bir ağrı olduğunu düşünüyorlar. Ahmet Piriştina da büyük ihtimalle bu ağrıyı hissetmiş ve ertelemiştir. Çalışkan insanların beyni, kendilerini yaptıkları işi bitirmeye zorluyor. Bu sırada vücudunda meydana gelen küçük çaptaki ağrıları erteleyebiliyor. Piriştina, sol koronerindeki yüzde 50 darlık ilgili olarak daha önce ufak ağrılar duymuş olabilir. Sağ koroner tıkanıklığı ani gelişmiş olabilir. Pıhtı olması da ani bir tıkanıklık olduğunu gösteriyor. Ölüm nedeni de muhtemelen budur. Sağ koroner tıkanıklık nedeniyle kalpte ani durmalar olabilir."
ASPİRİN ÇİĞNEYİN, ÖKSÜRÜN
Türkiye'deki önemli kalp cerrahlarından biri olan Prof. Dr. Oto, koroner atardamar tıkanıklığı olanların kalp krizi geçirdiklerini hissettikleri anda neler yapmaları gerektiğini anlattı. Oto, şu tavsiyelerde bulundu: "Bu rahatsızlığı olan insanlar, dil altı haplarından almalıdır. Ağzına bir aspirin alarak hızla çiğnemesi gerekiyor. Kişi, hareket halinde olmamalı ve istirahat durumuna geçmeli. Kalbinin yavaşladığını veya bilincinin bunaldığını hissettiğinde öksürme hareketi yararlı olabilir."
(Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsa Durmaz): "Denize girmesi veya güneşlenmesinin kalp krizine neden olduğunu sanmıyorum. Bu nedenlerle meydana gelen kriz o saatlerde kendini gösterirdi. Ancak stres, sıcaklık, siyasetin temposu gibi etkenler var tabii. Kalp damarlarında tıkanıklık ve yüksek tansiyon varsa bu durumlar etkili olabilir. Sanıyorum bir damarı tıkalıymış. Böyle bir durumda hastaneye yetişse kurtulabilirdi."
DOKTORU: BİR ŞEYİ YOKTU
Semih Doğan (Cerrah-Eşrefpaşa Hastanesi Başhekimi): "Ahmet Piriştina'nın ve ailesinin yaklaşık 20 yıldır doktoruyum. Geçen zaman içinde çeşitli aralıklarla kendisinin kontrollerini yaptım. Piriştina'nın kalbinde genel olarak bilinen önemli bir rahatsızlığı yoktu. Sadece son dönemlerde tansiyonu ile ilgili ufak değişiklikler ve sorunlar söz konusuydu. Kendisi gayet sağlıklıydı. Ahmet Piriştina'nın vefatına neden olan bu atağın yoğun çalışma temposu ve stresten kaynaklandığı inancındayım."
Prof. Dr. Münevver Yüksel (EÜ. Kalp Damar Cerrahisi): " Kendisi çok yoğun tempoda çalıştığı ve sosyal sorumluluklarını ön planda tuttuğu için yaşadığı öncü ağrıları tansiyon sorununa yormuş ya da önemsiz görmüş olabilir. Bu tür rahatsızlıklar çok nadir belirti vermeden atakla sonuçlanır. Burada hasta sorumluluğu daha yüksektir. Çünkü doktor bu şikayetler aktarılmadığında bu ayrıntıları kaçırabilir. Piriştina'nın durumunda stres tetikleyici olmuştur. Ayrıca çok ağır yemeklerin yenmesi de tetikleyicidir, ancak tek başına etken değildir. Genel olarak değerlendirecek olursak kendisi bu sıkıntıları yaşamaya başladığında yanında bilinçli bir kişi olup kendisini bir hastaneye götürmüş olsa büyük ihtimalle şu anda Ahmet Piriştina yaşıyor olurdu."
6 AYDA BİR KONTROL GEREKLİ
Prof. Dr. Azem Akıllı (E.Ü. Tıp Fak. Kardiyoloji A.B.D.): Buradan çıkarılabilecek en önemli mesaj şudur; Piriştina gibi önemli kurumlarda yönetici olarak görev yapan, yoğun tempoda ve stres altında çalışan kişiler, özellikle de belli bir yaş grubunu aştıktan sonra 6 ay aralıklarla laboratuvar kontrolleri, efor testleri yaptırmalıdır. Ayrıca en ufak bir rahatsızlık hissettiğinde doktora başvurmalı gerek görülürse anjiyografi yaptırmalıdır. Genel olarak kalp damar hastalıkları yaşa bağlı olarak artar, erkeklerde 35-40 yaşından itibaren kalp krizi riski arttığı gibi 50'lili yaşlar tehlikelidir. Piriştina için de aynı şey geçerli."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
