kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Ağa'nın özel devrimi, derin sırları

Sakıp Sabancı bende hep şu duyguyu yarattı:
Sınıfının çıkarları ile bağlı olduğu toprağın çıkarlarının çelişkileri arasında; aklını, duygularını, düşüncelerini yeni boyutlara taşıyabilme çabası.
Bir sanayi imparatorluğunun başında olmasına rağmen, sınıflar ötesi ulusal bir sempatinin ona armağan ettiği "Ağa" sıfatı...
Ama bu "feodal" sıfata rağmen de, Türkiye iş dünyasında gerçek anlamda "burjuva" olma çabasındaki nadir kişilerden.
Üstelik, bu çabayı, büyük öğretimlerden, cafcaflı diplomalardan güç alarak yahut sadece bir servetin kullanılış biçimiyle göstererek değil; merak ederek, kendi ken- dine öğrenerek, çevresini bilgi kaynağı olarak değerlendirerek de gösteren bir insan.
Kimileri bunu belki sadece "zenginli- ği sempatik gösteren adam" olarak özetler.
Biraz az, biraz haksızlık olur.
Sadece servetin "olumlu imaj" kılınmasına çaba harcayan bir adam portresi kısıtlı kalır.
Sanıyorum, tüm ağalığına rağmen gösterdiği "burjuvalaşma" çabası, en azından kendisinden başlayarak ve bunu yay- maya uğraşarak gerçekleştirmek istediği "bir nevi burjuva demokratik devrim"di.
Şirketlerin, paranın, servetin burjuvalaş- maya yetmediğine dair kuvvetli bir sezgi sanki.
Siyasi ortama müdahalenin sadece şirket, sektör, sınıf adına gündelik çıkarların kovalanması olamayacağına dair bir hissiyat sanki.
Bu yüzden, öğrenmenin, bilmenin, yorumun, eleştirinin, kısaca "burjuva aydınlanması"nın zorunluluğuna dair, kendini, liseden terk eğitimini, sınıfının ürkekliğini, o sınıfın tahsilli-tahsilsiz cehaletini aşma gayreti.

Nitekim, "gülen adam"ın en büyük acılarından ve birlikte götürdüğü en büyük kuşkulardan, sırlardan biri de, kendi içinde yapıp yaymaya çalıştığı o "bir nevi burjuva devrimi"ne ilişkindir.
En gerilimli dönemlerden birinde, Güneydoğu meselesi, Kürt sorununa ilişkin yaptığı çıkış...
Kimi merkezlerce adeta sindirilmek istenmesi...
Ardından da, "sol terör" görünümlü bir saldırıda kardeşini ve iki çalışma arkadaşını yitirmesi.
Sırasıyla bakıldığında;
Sakıp Bey'in girişimiyle, onun önderliğinde bir Güneydoğu'da reform raporu, bomba gibi düşer.
O güne kadar, kendi çıkarlarını kollayarak arazi olmakla ünlü Türkiye burjuvazisi, böylesine "milliyetçi", böylesine "tabu" bir konuda birdenbire cesur ve aykırı bir çıkış yapmıştır.
"Sınıfdaş"larının çoğu onu yalnız bırakmış olsa da.
Bir takım mahfiller, bu arada bir zamanlar "komünizme karşı" desteklemiş olduğu Türkeş, "kendi demokratik devrimi"ni gerçekleştirmekte olan Sabancı'"çizmeyi aşmaması" için şiddetle uyarırlar.
Ve bir gün, İstanbul'un bir köşesinde gazeteci Metin Göktepe bazı polisler tara- fından dövülerek öldürülürken, bir başka köşede, sıkı korunan bir holdingin 25'inci katında bir "sol örgüt" eliyle kardeşi ve iki kişi katledilir.


Rastlantı mıdır yoksa olayların ardışık ve karışık bir sırası mı vardır?
(Bu kuşkuları hep diri tutmam için yıllardır bastıran bir okura, kendi deyişiyle "Tarsuslu hamal Cumali"ye teşekkürler.)
Muhtemelen, Sakıp Bey de, kendisi gibi ön planda olmayan, işlerini daha sessiz sürdüren kardeşinin değil, kendisinin "hedef" olduğunu düşünmüştü...
Muhtemelen, konuşmaya meyilli suikastçı Mustafa Duyar'ın cezaevinde öldürülmesi kuşkularını arttırır. Yine muhtemelen, çoğumuzunkinden yoğun kuşkularla, açıkça paylaşamadığı yeni kuşkulara ve sırlara da ulaşır.
Şimdi onun için üzüntüyle konuşanlara, çok şeyin yanında, bu "kuşkular ve sırlar" da mirastır artık.
Allah'tan rahmet ve başsağlığı dileklerimle.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bu durum tuhaf bir durum değil midir?   / 16-04-2004
 Önce tepki verir, sonra çevreme bakarım!   / 15-04-2004
 İnsanın haykırası gelmez mi hiç!   / 14-04-2004
 Gücün yalanı, yalanın gücü   / 13-04-2004
 Basın hürdür ya siz?   / 12-04-2004
 Ağa'nın özel devrimi, derin sırları   / 11-04-2004
 Onlar her direniş ruhunun linççisidir   / 09-04-2004
 Kimine de bunları yazmak düşer   / 08-04-2004
 Heyecana sevk edilen halk vurulur!   / 07-04-2004
 Belki de bu kadar basit ama zordur!   / 06-04-2004
MEHMET TEZKAN
Kuzey 'evet'te kararlı Güney baskıyla değişebilir
Bir...
UMUR TALU
Kokuşmuş modernliğin modernizasyonu
Bir pazar günü, kimi...
MUHARREM SARIKAYA
Özal'dan 15 yıl sonra gelen karar
Sekizinci...
EMRE AKÖZ
Hiç mahluta çorbası içtiniz mi?
Hafif bir soğuk...
Karpuz gibi bölündük
Halk ve siyasilerin referandumda ikiye bölündüğünü söyleyen Serdar...
Kaza mı, intihar mı?
İngiltere'nin en hızlı rollercoaster'larından birine binen 16...
Hayallere veda : 2-2
Hayallere veda : 2-2
Maça çok iyi başlayan evsahibi ligin gol kralı Zafer Biryol’un 2 kafa...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.