kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Milliyetçilik, patent sayısı ile ölçülür...

Türkiye'de kendi gibi düşünmeyeni hemen en ağır sıfatlarla suçlama alışkanlığı, beyinsel eleştiri yapma geleneği olmamasından kaynaklanıyor.
Yeryüzüne yaklaşma hızımız arttıkça da bu sürece katılımda zorlukları olanların, hamasi bir milliyetçilikle suyuna tirit bir vatanseverliğin davullarını daha hızlı çaldıkları gözleniyor.
Bu anlayışın üzerine projektör tutunca, ilkokul dörtten terk, hiçbir becerisi olmayan, yeryüzü deneyiminden kopuk bir robot portre çıkıyor.

***

Türkiye'de sürüsüne bereket "kuvvacı", sürüsüne bereket "millici", sürüsüne bereket "vatansever", sürüsüne bereket "milliyetçi" var ama bu siyasal goygoyculuk, bir türlü ülkenin buluş ya da icat potansiyelini gösteren "patent" sayısını yükseltmiyor.
Patent, icat ya da buluş sonucu ortaya çıkan ürünlerin ticari kullanım hakkını veren resmi belge...
Mucitlere böyle bir belge verilmesi, Avrupa'da 15. yüzyılda başladı...
Resmi patent tescili Amerika'da 1790 yılında, Fransa'da 1791 yılında yasalaştı.
Demek ki, yenilik arayışları Avrupa'ya 15. yüzyılda girmiş, buluşların ulaştığı nokta 18. yüzyılda ilk yasaların çıkmasını zorunlu kılmış.
***

Osmanlı İmparatorluğu ise, "İhtira Beratı Kanunu"nu, Fransa'daki yasayı noktası virgülüne kadar aynen tercüme ederek 10 Mart 1880 tarihinde çıkarmış.
"Onlarda var, bizde de olsun" mantığıyla hayata geçirilen bu yasa, 1994 yılına kadar da neredeyse hiçbir değişikliğe uğramadan yürürlükte kalmış.
Türkiye, yeniliklere açık bir toplumsal talep geliştirmemiş kısacası.
Buluşu veya icadı olmayan bir toplumun milliyetçiliği ne işe yarar, o da sorulmamış. Her toplumsal ve bireysel yetersizlik, öfkeli bir siyasal milliyetçi gösteriye dönüşmüş.
***

2000 yılı itibariyle durum pek de değişmemiş. Güney Kore ve Almanya'da yıllık patent sayısı 120 binin üzerindeyken Türkiye'de ortalama iki yüzü geçmemekte.
Türkiye, gerçekleştiremediği icatlar yerine, anlaşılan ağır bir siyasal milletçi söylem geliştiriyor. İlkel bir tepkisellikle bu yetersizliğini örtmeye çabalıyor.
***

Türkiye'nin bilim ve teknoloji politikasını belirleyen bir "Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu" var...
Her yıl iki kez toplanması gereken bu kurul on sene zarfında iki kere toplanmış. Neyseki 1997 yılından itibaren toplantıları daha düzenli bir seyir izlemekte...
Kurul'un, 1993'le 2003 arasında hazırladığı, topluma bilimde ve teknolojide hedefler gösteren bir resmi raporu var.
2003 yılına kadar ulaşmamız istenen hedefler şunlar o rapora göre:
1- İktisaden faal onbin nüfus başına araştırmacı sayısının 15'e çıkarılması.
2- AR+GE harcamalarının GSYİH içerisindeki binde 3 olan payının yüzde 1'e çıkarılması.
3- Özel sektörün toplam AR-GE harcamaları içindeki yüzde 18 olan payının yüzde 30'a çıkarılması.
4- Fen bilimlerine katkı açısından dünya sıralamasında 40. olan yerimizin 30.'luğa yükseltilmesi...
ooo
On yıl aradan sonra, yukardaki hedeflere varıldı mı? Ya da milliyetçi nutuk atanlar varılması için ne yaptı?
2000 yılı itibariyle, OECD ülkelerinde GSYİH'den araştırma-geliştirme harcamalarına ayrılan pay yüzde 2.7'dir. Türkiye'de ise binde altı civarında seyrediyor.
2003 yılı itibariyle bizde on bin kişiye düşen faal araştırmacı sayısı on birdir. Halbuki AB ortalaması 94'dür.
Gerisini uzatmaya gerek yok.
***

Kimseye özgürlük ve zenginlik getirmeyen hamaset edebiyatına artık bıraksak da, araştırma ve geliştirme harcamalarının oranına, patent sayısına, on bin nüfusa düşen araştırmacı sayısına biraz daha eğilsek...
Yeryüzünde milliyetçilik patent sayısı ile belirleniyor, hayatta hiçbir beceri sahibi olmayanların öfkeli tavırları ile değil...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Denktaş'ın borsasında son durum   / 20-03-2004
 Ne olacak bu Kara Kuvvetleri'nin hali   / 15-03-2004
 Erdoğan'ın Fenerliliği, Trabzonluları kızdırıyor...   / 13-03-2004
 Kadınbudu...   / 08-03-2004
 Denktaş'ın borsası   / 06-03-2004
 İşkence sanığını küreselleşme yakalar   / 01-03-2004
 İkinci Wilhelm'den Schröder'e....   / 28-02-2004
 56 yıl   / 23-02-2004
 Başka bir yerde yok...   / 21-02-2004
 Milliyetçilik, patent sayısı ile ölçülür...   / 16-02-2004
UMUR TALU
İzmir'in iki yakası
Herhalde bundan iyi "final"...
EMRE AKÖZ
İnanamıyorum!
Olan olmuştur. Her şey apaçıktır. Gerçek...
MEHMET ALTAN
AKP ve radikal demokratikleşme ihtiyacı...
Haftaya bugün...
İLKER SARIER
İzmir'in tarihi misyonu
Körfez'in iki yakasında, AKP ile...
Kitle İmha Senaryosu
Bir Arap gazetesi: Irak'ta kitle imha silahı bulamayan ABD, ülkeye...
Zevahiri öldürüldü' iddiası
Amerikan Fox News televizyonu, El Kaide örgütünün lideri Usame...
Arkasına değil önüne bakıyor: 3-1
Arkasına değil önüne bakıyor: 3-1
Tuncay'ın 23'teki akıl dolu golüne ilk yarı biterken Okan cevap...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Günaydın | Bizimcity | Kapak Güzeli | Astroloji | ON Magazin | Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Otomobil |Sinema | Hobi | Çizerler
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.