|
Mutlaka Sami Yen
|
|
"Olimpiyat Stadı camiayı paramparça etti. Yeni sezonda Ali Sami Yen'e döneceğiz. Eski Açık'ın inşası Ağustos'a yetişecek".
G.Saray'da son seçimdeki gibi Canaydın'a rakip olan Mehmet Cansun yeni projelerini yazarımız Gökmen Özdenak'a anlattı:
* Altı ay önce "Yarışa girmem" diyordunuz. Şimdi adaysınız. Neden böyle bir değişiklik oldu? Son 10 yılda G.Saray bugüne gelene kadar başkan Özhan Canaydın'ın da içinde olduğu birçok kişi maddi manevi çok büyük fedakarlıklarda bulundu. Son iki yıllık süreçte G.Saray bu mirası bitirme tehlikesiyle karşı karşıya.. 1-2 yıl sonra bu miras ortada kalmayacak. Ciddi manada bir dağınıklık oldu. Kulüp kırılma noktasına geldi. Ya bu uçağı toparlayıp tekrar yukarı doğru çevireceğiz başını ya da Türkiye'de 10 yıl sahneyi başka kulüplere bırakacağız. İkincisi; başkan dedi ki, "Elimde dosyalar var. Açıklarsam rezil olurlar. Etik değerler dolayısıyla bunları açıklamıyorum." Mali Kongre'de çıkıp rakamları açıkladık. Tekrar diyorum ki, "Benimle ilgili, elinde evrakı, belgesi, dosyası, neyse olup da açıklamayan insan benim için haysiyet, namus düşmanı, şerefsiz, haysiyetsiz bir insandır." Bir insan iş yapmak üzere geldiği bir yerde sadece geçmişi suçlayarak bir yere gelmeye çalışıyorsa, o camianın iki yakası biraraya gelmez. Başım sıkıştığında yardım istemek zorundayım. Kendim için değil, G.Saray için... O zaman camia hareket geçer. Ama habire kırar, birine hırsız, diğerine namussuz dersem kimden yardım isteyeceğim? Çıkıp "Biz 30, 40 milyon dolar harcadık. Mehmet, Jardel, Serkan, Bülent Akın'a aynı parayı verdi. Biz bütün takıma bu parayı vermişiz, ne oldu?" bile diyorlar. Ne mi oldu? Takım Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final oynadı, Real Madrid gibi bir devi Monaco'da tepeleyip Süper Kupa'yı aldı, ertesi sene de lig şampiyonu oldu. Hepsini ekip olarak birlikte çalışıldığı için yaptı.
* Camia nasıl biraraya gelecek? G.Saray çok büyük bir mozaik. Her tür insan var. Ancak herkes birlik olup G.Saray'ı bir yerlere taşıyabilir. Herkes içeride birbirini yedikçe G.Saray bir yere gelemez. Önemli olan, insanların biraraya gelmeyi ve başarıyı paylaşmayı öğrenmesi. En büyük sıkıntı burada oldu. G.Saray başarıyı paylaşamadı. Herkes bir tarafa çekti. Ben en büyük benim, Faruk en büyük Faruk, Hakan en büyük Hakan, Özhan en büyük Özhan, Fatih en büyük Fatih. Oysa bir tane büyük var, o da G.Saray. Bu marka büyük olunca herkes kendi payına düşeni alıyor, mutlu oluyor. markayı yukarıda tutmalıyız.
* Çok önemli sorunlar var. Ali Sami Yen'e dönecek misiniz? Olimpiyat Stadı'na bu durumda gidilmesi büyük bir hataydı. Hepimiz söyledik. G.Saray, çok acı günlere gidiyor dedik.
* Ama bu sezon evinde en çok puan toplayan takım G.Saray.. Olimpiyat Stadı takımı paramparça etti demedim. Camiayı paramparça etti dedim. Sadece futbol maçı seyretmek istiyorsan, evinde TV'den izlersin. Ama maça gitmek sosyal bir olay. Çocukluğumuzdaki gibi önceliği bağırmak, takımını desteklemek olanlar da var. Ama biz dostları görmeye gidiyoruz. Devrede sohbet etmeye, maç sonrası bir yerde oturup kritik yapmaya gidiyoruz. Olimpiyat Stadı'nda bu olgu kayboldu. Camia kilitlenme vasfını kaybetti. Olimpiyat Stadı'nı değil, konumunu kötülüyorum. Trafiği, çevre düzenlemesi, saha zemini, rüzgarı kesecek paneller vs her şey düzgün olsa, niye gitmeyelim. Her şeyi düzgün olan mekanda, 80 bin kişilik bir abideye kimse hayır demez ki. Ama bugünkü şartlarda bana göre orası top oynanacak bir yer değil. Bu sene kombinesi olup seneye de alacak kaç kişi var?
* Siz ne yapacaksınız? Başkan olursam kesinkes Ali Sami Yen'e dönmek istiyorum. Bir tribünün inşası temmuza kadar bitecek. Mart sonunda seçim var. Nisan, mayıs, haziran, temmuz, 4 ayda eski açığı yıkıp yerine yenisini koyup, bitirip, ağustosta eski açık sıfır kilometre, diğer tarafları allanıp pullanıp bir şekilde oraya gelmek istiyorum. Planı da, finansmanı da hazır. 48 milyon dolar kredi temin ettik. İki yılı ödemesiz, 7 yılda ödenecek.
41 milyon $ borçla verdik * Borç olayı da çok tartışılıyor.. Bu yönetimin son mali kongreye sunduğu raporun 20. sayfasına bakalım. 31 Mart 2002 itibarıyla, yani Özhan Canaydın yönetimine görevi teslim ettiğimiz gün, borç alacak farkı 109 milyon 544 bin 298 dolar. 146 trilyon lira. Bugün, 31 Aralık 2003 itibarıyla ise fark 111 milyon 636 bin 964 dolar. 155 trilyon lira.. Bizim hanemizde ödenecek vergi ve cezaları var. Toplam 64 trilyon Türk lirası. Maliyeyle uzlaşıldı, 5 trilyon 700 milyara indi. Bitmedi. Üstüne, 27 trilyon da Ali Sami Yen'in üst hakkı konmuş. 64, 27 daha 91 trilyon eder. Olmayan borç üstümüze konmuş. Çünkü üst hakkını da ödemiyor G.Saray. Devlet, "Stadı yap, UEFA kriterlerine uy, tapuyu veririm" diyor. "Düşün yakamdan" diyor. Yıllarca G.Saray'ı sevmeyenlere karşı, kulübü çok borçlu, çok kötü durumda göstermeyin dedik. G.Saray Kulübü'nün bizden hakiki manada devraldığı borç, 146 trilyon değil, 55 trilyon Türk lirasıdır, o da yaklaşık 41 milyon dolar eder. 41'den 111'e, 70 milyon dolar, çok ciddi manada bir borç artışıdır. Özhan Canaydın diyebilirdi ki, "Her türlü iyiniyetimle soyundum bu işe, olmadı. Şanssızlıklar oldu, yanlışlar yaptık. Kim istiyorsa gelsin, alsın kulübümüzü daha ileri götürsün." Ben şahsen bunu bekliyordum.
* Borcun çözümü ne? G.Saray, genel kurullarının da onaylarını alarak bir yeni yapılanma içerisine girmeye mecbur. Bu borçlar artık başka türlü kapanmaz. İki yıl önce mümkündü. O şekilde devam edebilsek, bankalara borcu sıfırlayabilirdik. Bugün yine sıfırdan başlamalıyız.
|