  |
|
Fikret'e duyduğum öfke hiç geçmedi
* Şarkılarında hep aşkı anlatan kadın, gerçek hayatta aşkı bulamadı mı?
Aşk benim için bir şeye tutku halinde bağlanmaktır. Bir fikre de aşık olabiliyorum, bir resme de, bir filme de. Oğlumu aşkla seviyorum mesela. Aşk kelimesi çok geniş bir kavram benim hayatımda. Onun için aşkı bulamadım diyemem, evlendiğim adamlara da aşık oldum. Bir adamı gördüm, yüzünü beğendim, sözünü beğendim gittim peşinden Amerika'ya. Ayol dur, bir düşün bakalım, ne işin var orada, neler bırakıyorsun arkanda?
* Sahi, son eşiniz Amerikalı'- ydı. Nasıl tanıştınız, ne zaman ayrıldınız?
1971'de tanışmıştık burada. O bir kere daha geldi ve emaillerle sürdü ilişkimiz. Ardından ben gittim, evlendik ve iki yıl sonra 2002'de de ayrıldık. Düşünsenize, hayatında 25 gün gördüğün, taa 71'de tanıştığın bir adamla ne gidersin oralara? Ama iyi ki gitmişim. Şimdi olsun, yine giderim. Ben böyleyim, hep pişman oluyorum, sonra pişmanlıklarımı bir torbaya koyuyorum ve "Hadi bakalım, yeni pişmanlıklar ne olacak?" diye, bakmaya başlıyorum etrafa. Yani zannetmeyin ki akıllandım!
* Sonu ne olursa olsun, aşkı kaçırmak istemiyorsunuz öyle mi?
Yalnızca aşkı değil, hayatta güzel olan hiçbir şeyi kaçırmak istemiyorum. Ben güzel bir ayakkabıyı aldığımda da hemen eskisini torbaya koyar, yenisini giyerim. Asla beklemem, ertelemem. Bu yüzden de "Keşke yapmasaydım" gibi bir cümle yoktur benim hayatımda. Bir tek resim sergisi kaldı, onu da açarsam çok mutlu olacağım.
* Oyuncu Fikret Hakan'la yapmıştınız ilk evliliğinizi ve bir dayak olayıyla bitti. Fikret Hakan yıllar sonra bir röportajında pişmanlığını dile getirmiş ve dönmenizi istemişti. Ne hissettiniz o gün?
Beni çok kızdıran bir olaydı ve hiç konuşmadım. "Çok geç" dedim sadece.
* Peki zamanla hiç bir yumuşama olmadı mı içinizde?
Hem de hiç! Zaman bilakis daha da katladı kızgınlığımı. Hele o haberi görünce daha da delirdim diyebilirim. Hiç hakkı yoktu böyle bir şey yapmaya. Sırf kendine reklam olsun diye, böyle bir şey düşündü. Yine işin içinde bir maraz var yani. Çok özel bir konu o. Ama bir an dahi inanmadım samimiyetine. Orada söylediği her şey yalandı çünkü.
* Ama büyük aşktı diyor, herkes sizin beraberliğiniz için...
Daha çok ikna edildim, diyebilirim. Dayımın çok iyi arkadaşıydı, annemle ahbaptılar. Annem o yüzden de hep suçluluk hissetti. Dayak olayından sonra haftalarca kendine gelemedi. Hiç unutmuyorum hastaneye geldiğinde her tarafı titriyordu. Ben kendimden çok annem için üzülmüştüm.
İlknur Kızıltoprak
|
