kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Savas Ay @ SABAH
Tel:
0212 354 40 22
Fax:
0212 274 83 81
 
Sibel'in filmatik ataları!..
Uğur Dündar Usta
Kıymık

Sibel'in filmatik ataları!..

Parçala Behçet, Yırt Kazım, Şeftalisi Aya Benziyor, Şipşak Basarım, Bal Badem, Otobüs Neriman, Ah Deme Oh De, Hasan Almaz Basan Alır, Oh De Yavrum Oh De, Dam Budalası, Yakalarsam Severim, Isıt Beni, Olmaz Şimdi, Öttür Kuşu Ömer, Ayıkla Beni Hüsnü, Oldu Olacak, Ye Beni Mahmut, İşte Kapı İşte Sapı, Tak Fişi Bitir İşi, Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak, Biri Gitti Biri Geldi, Beni Mahvettiler, Ilık Ilık, Tamam mı Canım, Vur Vur Kaç...

Ben masumum efendim
Şimdi dönüp bakıp, üzerine konuşulurken "onlar porno değil, seks-avantür ya da erotik-komedi filmleriydi" diyor bazıları. Doğru mu acaba? Gerçekten de böyle görece masum muydu o filmler? Yoksa düpedüz porno muydu?.. Mine Mutlu, Arzu Okay, Zerrin Egeliler, Figen Han, Feri Cansel, Ali Poyrazoğlu, Hadi Çaman, Mete İnselel, Behçet Nacar, Aydemir Akbaş, Tamer Yiğit, Bülent Kayabaş ve nice isimlerin rol aldığı kurdeleler hangi tanımlamaya girmeli acaba?

Yüzüne kezzapmış!
Buna herkes kendi karar versin. Sonra o filmlerde rol alan pek çok tanınmış ismin bugününe bir baksın. Hangisi nerede ne yapıyor, şöyle bir göz atıp, sonra uzunca düşünsün herkes. Porno yıldızıdır diye ailesi tarafından reddedilmek bir yana gönüllü ahlak zabıtalarının Almanya kuytuluklarında "asacazkesecez- yüzüne kezzap dökecez!" diyerek dolaştığı sırada, bir kızın, Sibel Kekilli'nin durumunu da düşünün.

Hem fiziki hem manevi
Eski bir Nokta dergisinde şöyle bir yazı var o günlere değin: "Gittikçe iğrençleşen ve açık sömürüye dönüşen bu filmlerde her türden fetişizm, grup seks, oral seks gibi pornografinin bütün unsurları kullanılıyordu. Bu dönem çok uzun sürmedi ve 80'lerin başında bu filmleri oynatan sinemalara polis baskınları düzenlendi, filmlere el kondu. 12 Eylül yönetimi de bu filmleri tamamen yasaklayıp oyuncularına kadar soruşturmalar açtırdı. Bu soruşturmalardan Zerrin Egeliler, Zerrin Doğan ve Dilber Ay da nasibini almıştı. 12 Eylülzede Seks Yıldızları'nı yazan Mehmet Atak'ın cümleleriyle; "Fiziki ve manevi işkenceye maruz kaldılar. Aşağılandılar. Onlar genel geçer ahlakın, resmi devlet ideolojisinin ve dahi bizzat içinde var oldukları sektörün ebedi günah keçisi oldular..."

Saygınlık berdevam

Araştırmacı yazar Mesut Kara; bu isimlerin peşine düşmüş uzun süre. Elde ettiği veriler hazin. Bu oyuncuların çoğu sırra kadem basmış çünkü. Kimse nerede olduklarını, bugün ne yaptıklarını, nasıl yaşadıklarını bilmiyor. "Yeşilçam hiçbir zaman vefasız olmadı diyen" sinemanın meslek örgütü yöneticileri de, yapımcılar, yönetmenler de, hatta aynı seti paylaştıkları arkadaşları da bu oyuncuların izini kaybetmiş. Tabii sözünü ettiğimiz oyuncular nedense sadece kadın oyuncular. Oysa Ali Poyrazoğlu, Hadi Çaman, Aydemir Akbaş gibi o dönemin erkek oyuncuları saygınlıklarından hiçbir şey kaybetmemişlerdi.

Kaybolan yıldızlar
Yayınlanan bir iki röportaj dışında o dönemin ünlü seks oyuncularından bugün ortadan kaybolan ve (medyanın yaklaşımları nedeniyle belki de haklı olarak) izini bulduğunuzda da görüşmek istemeyenler arasında Bursalı bir gazinocuyla evlenen Zerrin Egeliler, Zerrin Doğan, Dilber Ay, Ceyda Karahan, Elif Pektaş, Melek Görgün, Zafir Saba, Necla Fide, Müge Güler, Saadet Gürses, Nur Ay, Funda Gürkan, Senar Seven, Sabahan, Tülin Tan, Ayşen Selvi, Levent Günsel gibi isimleri sayabiliriz.

Feri Cansel'i öldürdüler
Bu isimlerin bir kısmı evlenmiş, bir kısmı başka şehirlere, ülkelere yerleşmiş ve izini kaybettirmiş. Evli ve çoluk-çocuk sahibi oldukları için de o dönemleri hatırlamak istemiyorlar ve konuşmaktan kaçıyorlardı. Feri Cansel sevgilisi tarafından öldürülmüş, Mine Mutlu kansere yeni düşmüş, Seher Şeniz intihar etmişti...

Şimdi Sibel'i anlamak
İşte böyle bir geçmişe de sahibiz sinema konusunda. Sibel Kekilli başarılı bir performansın ardından bize sadece o günleri hatırlatacak olayın kahramanı olmadı. Sibel kız farkında olmadan toplumsal illetlerimizi, iki yüzlü, çifte standartçı, zayıf hafızalı oluşumuz da hatırlattı. Ne mutlu ki bu ülkenin Kültür Bakanı çıktı ve "geçmişini bırakın, bugünkü başarısına bakın" diyerek kesti raconu. Telefonu açıp tebrik bile etti Sibel kızı...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Başbakan'ın kantin hikâyesi   / 01-03-2004
 Sultan Süleyman'a kalmadı!..   / 29-02-2004
 Swahilice öğrenelim mi?..   / 28-02-2004
 Boğalar renk körüdür aslında   / 27-02-2004
 İşte 'Öğrenci Milleti' itirazları   / 26-02-2004
 Kadir Topbaş İstanbul'a ne yapar?..   / 25-02-2004
 Bu hamur bunca suyu kaldıracak mı?   / 24-02-2004
 Agos orta, Hürriyet şut, ofsaaayt!   / 23-02-2004
 Televizyon günahkarmış!...   / 22-02-2004
 Sibel'in filmatik ataları!..   / 21-02-2004
MEHMET TEZKAN
Rakipsiz Beşiktaş neden havlu attı?
Beşiktaş'ın ağır...
EMRE AKÖZ
Ruhsuz rakamlar
İstatistik ve hayat Bu mesleğe...
UMUR TALU
Sıradan bir iç tutarlılık meselesi
Nisan ayında...
Irak anayasasında balans ayarı
Irak Geçici Konseyi, 48 saat gecikmeyle ülkenin geçici anayasasını...
Schröder'e ağır darbe
İki yıl önceki genel seçimi birkaç bin oy farkıyla kazanan...
Adam gibi adamlar
Adam gibi adamlar
Japonya'da kardeşine vize alamadığı için F.Bahçe ile yolları birleşen...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.