kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Ödül çok şeydir, ama her şey değil!

Önceki gün Hürriyet'te Ertuğrul Özkök, "iyi" bir habercilikle, ABD'deki etkin Yahudi örgütü JINSA'nın Mehmet Emin Karamehmet'e verdiği ödülün gerekçesinin "Irak savaşına destek" olduğunu yazdı.

"Savaşı desteklemek"e itirazı yoktu, kendisi de yapmıştı, ancak, öteki grubun gazetesi Akşam'da savaş karşıtı bir tutum ağır basmışken asıl kendisinin "Amerika'nın sesi" olmasından ötürü belki "haklı olarak" alınmıştı.
Dün de Yeni Şafak'ta Fehmi Koru, aynı JINSA'nın 28 Şubat Genelkurmay'ının iki en üst düzey ismi İsmail Hakkı Karadayı ile Çevik Bir'e ödül verdiğini hatırlatıyor...

Tayyip Erdoğan'ın ise JINSA'dan değil, "Amerikan Yahudi Kongresi"nden "Cesaret Ödülü" aldığını belirtip bu ikisi arasında "28 Şubatçılar-mağdurları" ekseninde çelişki olup olmadığını sorguluyordu.
Bildiğim kadarıyla, her ikisi de İsrail'in bugünkü tarzını destekleyen, "yeni-muhafazakar şahinler"in güdümündeki Bush yönetimine yapışan bu kuruluşlar arasında derin-demokratik ayrılıktan çok işbölümü var.
Ama esas anlatmak istediğim o değil.

***

28 Şubat'ın, henüz bin yıllık bir perspektif çizilmeden önce, fiilen var olduğu günlerdi.

Washington'da Türk-Amerikan İş Konseyi toplantılarını izlemiştim.
Özellikle oradan yazdığım bir yazıyla, 28 Şubat'ın "kovulması, susturulması istenen gazeteciler" listesine girdim. Listeye girince, emsal yazılar çoğaltıldı zaten.

Uzatmayayım; o yazı, dönemin güçlü isimlerinden Erol Özkasnak'ın, insan haklarının da tartışıldığı (asıl başlığı silah sistemleri üstüneydi) bir oturumda, konuşma sırası bekleyen bir gazetecinin eline metin tutuşturup onları söylettirmesi üstüneydi.

Diğer gazetecilerin izlemediği bu sahneyi yazınca, ısrarla "kara liste"ye alınmış, kovulmam istenmişti.

Epey sonra başka güdülerle kovanlar, saygıyla anayım ki, buna direndiler.
Ancak, belli ki kara liste tek yazıyla oluşmuyor, infaz talebi daha kapsamlı dosyayla yapılıyordu.

Baskı rezaleti bir yana, o yazı en azından "doğrudan"dı. Bir başka yazı daha vardı ki...

***

O, yine ABD'li Yahudiler kadar, İsrail'in de etkin olduğu, Türkiye'yle aşırı ilgili "Washington Enstitüsü" adına bir konuşmaya dairdi.

Bazı Türk gazetecilerin pek sık kaynağı olan "Türk dostu ABD'li", harita ve grafikle bezeli konuşmasında, Türkiye'nin Ortadoğu'daki kimyasal-biyolojik-nükleer silahların menzilinde ve tehdidinde olduğunu anlatıp durmuştu.

"Ortadoğu" Irak ve İran'dı. Suriye o dönem ABD ile biraz yumuşak temas kurduğu için geçiştirilmişti. İsrail sanki bölgede değildi, sanki öyle bir kitle imha kapasitesi yoktu.

İşte bunu eleştirdim: Tek taraflı dolduruşu. İsrail'i kayıran bakışı.
İşte o yazı da Çevik Bir'in "kara" dosyasına girmişti. Hem anlaşılmaz, hem çok anlaşılırdı.

***

İşgal altındaki Irak'ta o silahlar bulunmadı. Diktatörün imhaları tamam da, silahlar üstüne söylenenlerin yalan olduğu, manipülasyon yapıldığı anlaşıldı.

Oysa, bu masal yıllarca sivil-asker devlet erkanınca gerçek kabul edilmiş, kuşkucu-eleştirel duruşu olması gereken medya ve çok gazeteci, Ankara'yı vuracak füzeleri halka pazarlamıştı.

O yüzden, bu tür "üstün hizmet" ya da "cesaret ödülleri" tuhaftır. Yalanlara da ortaklık belgesidir. Kime verilirse verilsin. Ve kim çok hak ettiği halde alamamışsa da!

Onca savaşperverlik yaptıkları halde henüz ödül almamış olanlar belki alınmakta haklıdır ama, bilmem bu onları avutur mu:
Merak etmeyin; siz de tarihe geçtiniz. Manşetlerinizle, yazılarınızla asla unutulmazsınız!

Gönüllerin kahramanları!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sahibine göre kişnetmek (1)   / 17-02-2004
 Kamunun kamulaştırılması   / 16-02-2004
 Ülkesini sevmek, çok sevmek, çok çok...   / 15-02-2004
 Parlamento ne işe yarar?..   / 13-02-2004
 Herkese, her eve 'yırtma ideolojisi'   / 12-02-2004
 Muhammet ile Yasemin... Mucize ile mücadele   / 11-02-2004
 Bir parçan, bir parçan daha kopar   / 10-02-2004
 Tıbbın adaleti   / 09-02-2004
 Bu malzemeden ne çıkar?   / 08-02-2004
 Ödül çok şeydir, ama her şey değil!   / 06-02-2004
SAVAŞ AY
Lütfü Kırdar'da bir gurur gecesi
Sabah genç yaşına...
REFİK DURBAŞ
Bozacı, boza, boz...
ELİNDE tenekeden bir güğüm...
SAİT GÜRSOY
Milli Eğitim Bakanlığı 10 bin öğretmen atayacak
MİLLİ...
MEHMET TEZKAN
Muhafazakar AKP'den sola: Değişime ayak uydurun
Yerel...
EMRE AKÖZ
Paralı üniversite başka özel üniversite başka...
Dünkü...
UMUR TALU
Sahibine göre kişnetmek (2)
Birtakım ilkeler ancak tarih...
MUHARREM SARIKAYA
Kürsüde Kıbrıs, salonda seçim
Meclis'te dün sabahtan...
Türkiye'ye özel statü söz konusu bile değil
Kıbrıs'ta başlatılan müzakerelerle ilgili bir görüşme,...
Kopenhag kriterlerini yerine getiremezsiniz
TÜRKİYE için AB'ye "imtiyazlı üyelik" önerisiyle tepki çeken...
3 Değil 15 Rus farketmez
3 Değil 15 Rus farketmez
SABAH Spor Ödülleri'nde hem Yılın Atleti hem de Yılın Sporcusu...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.