kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Sarı tehlike

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün'ün tüm görüşlerine, daha doğrusu kamuoyu oluşturmak amacıyla yaptığı çıkışların hepsine elbette katılmayabilirsiniz.
Örneğin biz onun Kıbrıs sorununda izlediği çizginin kesinlikle karşısındayız. Aynı şekilde, sıcak para ile ilgili tespitlerine katılıyoruz, ancak önerdiği çözümlerde mutabık değiliz.
Buna karşılık IMF reçetelerinin sosyal yönlerinin eksikliğiyle ilgili görüşlerini paylaşıyor, özellikle de trafik felaketine karşı açtığı kampanyayı alkışla destekliyoruz.
Bir sivil toplum örgütünün görevi "Ülkeyi yönetenlere sorunların çözümünü birlikte oluşturma imkanı vermek" ise, ATO ve Başkanı Aygün, bu işlevi hakkıyla yerine getirmeye çalışıyor.
Aygün'ün el attığı son konunun, Türkiye'yi istila eden Çin mallarının ekonomiye olası tehlikelerine ilişkin uyarısının, bu çerçevede geniş biçimde tartışılmasında yarar görüyoruz.
Aygün geçen yıl Türkiye'ye resmi ve kaçak yollardan da 12 milyar dolarlık Çin malı girdiğini iddia ediyor. Çin mallarının yalnızca vergi kaybına yol açmakla kalmadığını, ayrıca istihdam üzerinde yakında müthiş yıkıcı etkilerinin görüleceğini ifade eden Aygün, konunun önemini bir sloganla anlatıyor: "Çin'den gelecek bir konteyner mal, bir fabrikayı kapatacak."
Aygün tam zamanında konuyu kamuoyu gündemine getirdi. Çünkü bugün Türkiye'ye 12 milyar dolarlık Çin malı giriyorsa, gelecek yıldan itibaren bu rakam katlanacak. Daha da kötüsü Çin, başta tekstil olmak üzere birçok sektörde Türkiye'nin dışarıda çok tehlikeli bir rakibi olacak.
Zira Dünya Ticaret Örgütü'nün küresel ekonomiyle bütünleşmesi için Çin'e tanıdığı 10 yıllık geçiş süreci, 2004 sonunda doluyor. Bunun anlamı şu: Gelecek yıl tüm dünyada Çin'e kotalar kalkacak.
Ufukta Türkiye'yi ne gibi sorunların beklediğini göstermek için birkaç rakam verelim: Elektrik Çin'de 1 cent, Türkiye'de 9 cent, bin metreküp doğalgaz Çin'de 12 dolar, Türkiye'de 200 dolar, asgari ücret Çin'de 100 dolar, Türkiye'de 450 dolar.
Ayrıca ucuz hammaddeyi, teşvik ve vergi iadesi gibi avantajları, bürokrasi yokluğunu, yüzde 8 büyüme hızı dinamizmini ekleyin...

Dudak uçurtan rakamlar

Hem sonra Çin mallarını gerçekten Çin malı sanmak da hatalı olur. O ülkede üretildiği için "Çin malı" deniyor; üretenler dünya sermayesi, çokuluslu firmalar. Başka deyişle, Çin, bir "Küresel fabrika" oldu. Uzakdoğu'nun "Uyanan dev"ine giren yabancı sermaye 1 trilyon doları aştı. Pahalı işçilik ve girdi, yüksek vergiler nedeniyle ABD'den Japonya'ya, Fransa'dan Almanya'ya kadar tüm dünyada fabrikalar sökülüp Çin'e taşınıyor. Bugün Çin'de faaliyet gösteren yabancı firma sayısı 420 bini geçti!
Böylesine soluk kesen bir güç ile rekabet mümkün mü? Örneğin tekstilcilerimiz Çin mallarına karşı pazar paylarını koruyabilirler mi?
Cevabı Dış Ticaret Uzmanları ve Mensupları Derneği Başkanı Muhittin Cudi versin.. "Çin bugün kota ve engellemelere rağmen, dünya tekstil ve hazır giyim ihracatının yüzde 47'sini ele geçirdi. 2005'te kotalar kalkınca Çin depremine dayanamayız..."
Hatırlatmakta yarar var mı bilmiyoruz; tekstil Türkiye'de 2.8 milyon kişiyi istihdam ediyor ve ihracatın yüzde 41'ini sağlıyor.
Ufuktaki tehlike şu: Çin gelecek yıldan itibaren ilk aşamada Türkiye'nin yurt dışındaki müşterilerini ele geçirecek. Bunu iç pazar izleyecek ve Çin'in istila ettiği sektörlerin üreticileri kapıya kilit vurmak zorunda kalacaklar.
İhracatımızın sürekli artışıyla övünüyoruz. Ancak "Sarı tehlike"ye karşı devlet politikası oluşturmazsak, gelecek yıldan itibaren felaketle karşılaşabiliriz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Türban yasası   / 03-02-2004
 Komşuda neler oluyor   / 02-02-2004
 Veda Hutbesi'nin ilkeleri   / 01-02-2004
 Siyasal ahlak   / 31-01-2004
 Türkiye'nin onur listesi   / 30-01-2004
 Erdoğan ve Kwasniewski   / 29-01-2004
 Yeşil Hat kurbanları   / 28-01-2004
 İstanbul-Paris   / 27-01-2004
 Kubbede bir hoş seda   / 26-01-2004
 Gizli itiraf   / 25-01-2004
ERDAL ŞAFAK
Sarı tehlike
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan...
MANSUR FORUTAN
Avcı atalarımın yüz karasıyım..
KENDİMİ belgesel...
ÖMER ÇELİK
Büyük Ortadoğu? (III)
"Büyük Ortadoğu" projesinin...
MEHMET TEZKAN
Haberciler için en zor şey ne?
Tatİl günleri gazeteler...
EMRE AKÖZ
Ziya Osman Saba
Benİm açımdan o küçük çaplı iz sürme...
Nefes nefese bekleyiş
Nefes nefese bekleyiş
SABAH Spor Ödülleri 2003 için gerisayım başladı. Lütfü Kırdar Kongre...
Yuvamda kaldım
Yuvamda kaldım
Beşiktaş'la bonservis için 5 milyon dolara anlaşan Vissel Kobe...
Unakıtan: Bana en çok vekiller kızıyor
Unakıtan: Bana en çok vekiller kızıyor
Ekonomide hedeflerin tutturulduğunu söyleyen Maliye Bakanı...
ABD: Kuzey Irak'ta terörist gruplara yer yok
Erbil'de Kürt parti bürolarına yapılan intihar saldırılarını kınayan...
Binayı çökerten çürük zihniyet
Binayı çökerten çürük zihniyet
Konya'da kağıttan kule gibi yıkalarak üst üste yığılan 11 katlı...
Zayıftı, sandalye arasına sıkıştı ve hayatı kurtuldu
Zayıftı, sandalye arasına sıkıştı ve hayatı kurtuldu
Çöken apartmanın üçüncü katında oturan Yağcı ailesi, binanın...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.