kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Refik Durbas @ SABAH
Fax:
0212 354 34 72
 
İrtica ve demokrasi
Açıköğretim'de kitap sorunu

İrtica ve demokrasi

Kavram, bir nesnenin ya da soyut şeylerin akıldaki tasarımı; anlam ise bir sözcük, bir davranış ya da olgudan anlaşılan şey; bunların anımsattığı düşünce şeklinde tanımlanabilmektedir. Özellikle soyut sözcüklerde, kavramın akıldaki tasarımı ve anlamın anımsattığı düşünce daha da genişlemekte ve karmaşık bir duruma gelmektedir.

İrtica sözcüğü de ülkemizde günlük yaşamda, üzerinde fazla düşünmeden sıkça kullanılan soyut sözcüklerden biridir. Bu nedenle, kişiden kişiye, kullanıldığı yer ve zamana göre farklı şekillerde algılanabilmekte ya da yorumlanabilmektedir. Örneğin Osmanlı Dönemi'nde "irtica", yeniliklere karşı bir tavır olarak algılanırken; Cumhuriyet Dönemi'nde, Cumhuriyete ve laikliğe bir tepki olarak anlamlandırılmıştır. Öte yandan, bir "ilerici" için "irtica", çok şey ifade ederken; gerçek bir gerici için anlamsız bir sözcüktür. (Nitekim, Osmanlı Dönemi'nde, 31 Mart (13 Nisan) gerici ayaklanmasının planlayıcılarından Derviş Vahdeti, Cumhuriyet Dönemi'nde Kubilay'ı şehit eden yobazlar ve 12 Eylül öncesinde ortaya çıkan Aczmendiler, kendilerini "gerici-mürteci" olarak görmemişlerdir).

Demokrasinin kurum, kural ve ilkelerinin tam olarak uygulandığı ülkelerde, "irtica", söz konusu bile olmaz. Çünkü bu gibi ülkelerde, insanın istediği yaşam tarzını seçmesi ve ona göre yaşaması (kılık-kıyafet dahil) demokrasinin koruması altındadır. Ancak bu yaşam tarzının, halkın diğer kesimlerine zorla aktarılmak istenmesi ve bu yaşam tarzının dinsel bir devlet düzeninin gereği olduğunun savunulması, demokrasinin dışına çıkan bir davranıştır. Bu, "irtica" olarak adlandırılır ve alınan önlemler de demokrasinin ilkeleri arasında yer bulur. Demokrasi hoşgörülüdür ama, kendi kuralları ile kendisinin ortadan kaldırılmasına da izin vermez.
Dr. Şerafettin YAMANER - İSTANBUL

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çocukların dostu medya   / 02-02-2004
 Bedelli askerlik sorunu   / 01-02-2004
 CHP'den ne isteniyor?   / 31-01-2004
 İsimsiz kır çiçekleri   / 29-01-2004
 İrtica ve demokrasi   / 28-01-2004
 "Ere zalum" bir kış...   / 27-01-2004
 21. yüzyılda tarımsal öğretim   / 26-01-2004
 Sigara, okuldan uzak dursun   / 25-01-2004
 SSK'ya devredilen hastane   / 24-01-2004
 Yerel çapta tarih bilinci   / 23-01-2004
ERDAL ŞAFAK
Türban yasası
Şu mübarek günlerde de İslam ülkeleri...
REFİK DURBAŞ
Kış günlerinde kar rahmeti...
Türkiye ekonomisinin 70...
SAVAŞ AY
Boğalar kaçtı koşun yakalayın!..
Ali Müfit Gürtuna...
HINCAL ULUÇ
Ben de bayram yapacağım!..
Çocukluğumuzun bayram...
MUHARREM SARIKAYA
Gül: Zikzak düzeltme
Ankara'da dün siyasi partiler...
UMUR TALU
Şaşkın ördek şeyinden dalar!
Şaşı baktığınızda ne...
MEHMET TEZKAN
En ağır bedeli 78 kuşağı ödedi
Vizontele Tuuba'yı...
Yeni Hillary geliyor
Bu bir külkedisinin hikayesi... Küçük bir kentte doğdu. 17 yaşında...
İmam el sıkışırken pimi çekti
Erbil saldırılarının detayı ortaya çıktı. KDP'nin bürosunu kana...
Sporun Oscarları
Sporun Oscarları
Yine SABAH, yine bir ilk... SABAH Spor Ödülleri 16 Şubat gecesi Lütfü...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.