|
 |
|
MEHMET ALTAN
Hizbullah'la ilgili bir iddia...
Turkiye'de devletin etkin gucleri "kurnazligin" kendileri acisindan "hukuktan" daha islevsel olduguna her zaman inanmistir. Lockheed askeri ucak alimindaki rusvet olayinin bir tek Turkiye'de gun isigina cikmamasi bundandir. Kayip silahlarin izinin kaybettirilmesi bundandir.
Sirnak Valiligi'nin ithal ettigi silahlar konusunun kapanmasi bundandir. Ne var ki, hukuktan ayrildikca sistem curur. Bir zaman sonra kurnazligin yarattigi bas edilmez umacilar toplumu yiyip bitirmeye baslar.
Hukuksal bir orgutlenme olan devlet "kokten devletcilerin" hukuk tanimazligi yuzunden su alir hale gelir.
Galiba simdi pencesinde kivrandigimiz Hizbullah teroru de boyle bir olay...
****
4 Eylul 1993 tarihinde DEP Milletvekili Mehmet Sincar Batman'da gupegunduz herkesin gozleri onunde olduruldu. Bu, Batman'da insanlarin enselerinden tek kursunla vurularak olduruldukleri ne ilk ne de son cinayet oldu. Ne var ki, Turkiye bir milletvekilinin futursuzca oldurulmesine aldirmadi. Devlet ve medya bu olayi neredeyse yok saydi. O donem, Batman'da islenen cinayetler olagan hale gelmisti.
Bundan sonrasini, Turkiye Buyuk Millet Meclisi "Faili Mechul Cinayetler Komisyonu Raporu"ndan izleyelim
"Faili mechul cinayetlerin devlet tarafindan islendigi iddiasinin yogun olarak propagandasi yapildigindan ve bu cinayetlerin aydinlatilmasi icin ilk zamanlarda taniklik yapan vatandaslarin akibetinin de faili mechul cinayete kurban gitmek olmasindan oturu vatandas taniklik yapmamaktadir.
Devlete giderek gordugunu anlatanlar kisa surede desifre edilmekte, desifre olan vatandas da yukarida belirtildigi gibi en kisa sure icinde faili mechul bir cinayete kurban gitmektedir.
Sehrin en islek merkezlerinde cinayetler islenmekte, bir kahvede 20-30 kisinin arasinda islenen cinayetlerde, vatandas, akrabasi, yakinlari oldurulmesine ragmen taniklik yapmaya korkmaktadir.
Bolgede sehir komiteleri kuran PKK orgutu bile gunduz sehrin en islek caddesinde eylem yapmazken, Hizbullahci olarak adlandirilan kisilerin eylem yapip yakalanmamasindan oturu, devlet zan altinda kalmaktadir."
****
Devlet "zan" altinda kalmamak icin, iddialarin uzerine hisimla gitmis, bagimsiz bir yargi anlayisinin tum projektorlerini yakmis midir?
Turkiye'de buna evet demek cok zor.
Yeniden, Temmuz 1995 yilinda tamamlanan Millet Meclisi Arastirma Komisyonu Raporu'na donelim, simdi tum izlerin bizi goturdugu Hizbullah'la ilgili bir iddiayi ve o iddianin akibetini birlikte gorelim
"Ornegin, 27 Temmuz 1993 tarihinde Batman Emniyet Mudurlugu'nde, Komisyonumuza bilgi veren Emniyet Muduru ve Vali Yardimcisi, Batman'a bagli Gercus Ilcesinin Seku, Gonullu ve Cicekli koyleri bolgesinde Hizbullah orgutunun bir kampi bulundugunu ve yorede bulunan askeri birligin bu kampa yardimci oldugu yonunde haber aldiklarini, bu kamplarda Hizbullah orgutu mensuplarinin siyasi ve askeri olarak egitildigini, bunun uzerine jandarma yetkilileri ile konustuklarini, askeri yetkililerin bu orgut militanlarinin kendileriyle olan irtibatlarini degisik yonlere cevirdiklerinden oturu nefret ettiklerini ve bu nedenle de bunlarla irtibatlarini kestiklerini beyan etmis, bunun uzerine Komisyonumuzca yazilan muzekkereye verilen Jandarma Genel Komutanligi'nin cevabi muzekkeresinde, yapilan arastirma sonucunda iddianin asilsiz bir haber oldugu, adi gecen bolgelerde Hizbullah'a ait bir kamp olmadigi gibi, bugune kadar elde edilen bilgilerden de, Hizbullah'in kirsal kesimde hicbir kampin olmadigi ve kirsalda faaliyet gostermedigi bildirilmistir."
Iddianin yalanlanmasi ardindan, Rapor'un degerlendirmesini izlemeye devam edelim
"Ancak vali yardimcisi ve emniyet mudurunun iddialari gerektigi gibi arastirilmamistir. Yorede bu iddialar dogrultusunda gerekli sorusturmanin yapilmasi gerekirken bu yapilmamis, konu yazilan cevabi yazi ile gundemden cikartilmaya calisilmistir.
Komisyonumuza mezkur aciklamayi yapan Il Emniyet Muduru kisa bir sure sonra gorevinde basarili olup, terorle mucadelede mesafe katettigi halde hicbir gerekce gosterilmeden merkezde pasif bir goreve atanmistir. Yani Komisyonumuza bazi konularda aciklama yapan, samimi olarak bildiklerini anlatan kamu gorevlisinin sonu gorevden alinmak olmustur."
Iste size Turkiye Cumhuriyeti Buyuk Millet Meclisi tarafindan dile getirilen cok ciddi bir iddia... Hizbullahcilar'in patlattigi kamyonlarla butun Turkiye sarsilirken bu iddia karsisinda ne yapacaksiniz?
Gozlerinizi mi kapayacaksiniz, uzerine mi gideceksiniz?
Haberleri gazete sayfasi goruntusunde okumak icin
SABAH e-Medya"ya
tiklayin
|
|
|
|
