|
 |
|
AHMET HAKAN
Sarıgül'ün uyanıklığı
O lanet olası 'Rekorlar Kitabı' nedeniyle, insanoğlunun akıl almaz haller içine girmesini bir türlü anlayamadım.. Bir tuhaflık yapacaksın ve rekorlar kitabına gireceksin.. Peki ya sonra? Sonrası bir hiç..
Görünmek arzusu, "en" olma azmi ya da modern bireyin kendini gerçekleştirme isteği.. Hangi süslü gerekçe ortaya konursa konsun, rekorlar kitabına girme arzusunu benim anlamam mümkün değil..
Hadi bireysel rekor denemelerini "bu bir çıkıntılıktır" deyip es geçelim.. Ya kalabalıkların da işin içine girdiği rekor denemelerine ne diyeceğiz?
Kulağıyla araba çeken adam için söylenecek şey belli.. Ya "dünyada ilk kez 30 bin kişi aynı anda davul çalıyor" rekorunu kıran o 'muhteşem' kalabalığın bir küçük parçası olmaya razı olanlar için ne diyeceğiz. Onları ne motive ediyor? Dedim ya.. Benim anlayacağım türden bir şey değil bu..
****
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün medyada yer almak için bulduğu son numarasının bir rekor denemesi olduğunu öğrendiğimde neler hissettiğimi anlamışsınızdır. Ama Sarıgül tabii ki gelebilecek eleştirileri önceden sezebilecek uyanıklıkta bir belediye başkanı.. Öyle bir rekor denemesi tasarlamış ki, bu tür girişimlere karşı çıkacakların en baştan ellerini kollarını bağlayıverdi Rekor denemesinin içinde hem bayrak var, hem de Cumhuriyet.. Hadi sıkıysa eleştir bakalım..
Bir taraf "karşı taraf"a koz vermemek için, bir taraf ise "yanlış anlaşılma" korkusuyla sus pus oldu.. Bir de işin içine "dünyanın en uzun bayrağı"yla iç düşmanlara göz dağı verildiğini düşünenler girince, Sarıgül için gün doğdu.. Bu parlak rekor denemesini bulan Sarıgül'ün Çankaya Köşkü'ne aday olması bile gündeme getiriliyor.. Bu noktalara gelindi yani..
****
Sarıgül için "haber olmayı başaran başkan" nitelemesinde bulunuldu ya.. Ben bu yaklaşımın Sarıgül'ü baştan çıkardığına inanıyorum.. Bu ortak yaklaşımdan bir meşruiyet noktası yakalayan Sarıgül'ün, bundan sonra daha büyük çılgınlıklara imza atacağını düşünüyorum. Bazı akil adamların Sarıgül'ü bu nedenle kontrol altında tutmasında sayısız fayda mülahaza ediyorum..
****
Sarıgül'ün uyanıklığının bütün eleştirilerin önünü kestiğini söylemiştim.. Durum bu kadar umutsuz değil. İki usta, kalabalığa uymama cesaretini gösterdi..
Çetin Altan o benzersiz buluşuyla bayrak olayını "Türk'ün Türk'e Türk propagandası" olduğunu yazarak oyunu bozdu. Hakkı Devrim de dünkü yazısında olaya 'farklı' açıdan yaklaştı.. Yani yalnız değilim.
****
Bu ülkede insanları anlamak için en küçük bir çaba sarf etmeyen kifayetsiz muhterislere hemen hatırlatayım
Ben Cumhuriyetçiyim! Bazı adamların adına "İslam Devleti" diyecekleri, ama "İslam Devleti"nden çok, İslam'dan ne anlıyorlarsa onunla insanların tepelerine çökecekleri bir ülkede yaşamaktansa, tabii ki demokratik bir cumhuriyette yaşamayı tercih ederim.. Yani mesele bayrak ya da cumhuriyet değil..
Mesele gülünç duruma düşmekten utanma meselesi.. Mesele birbirimize gaz vermekten hoşlanmama meselesi..
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
