|
 |
|
Bundan sonrası 'Tufan'
YSK'nın üç seçeneği var:
1- Kurul itirazı reddedebilir.
2- DEHAP oyları iptal edilebilir ve DYP Meclis'e girer.
3- Seçim iptal edilebilir. Ancak son sözü Meclis söyleyecek. YSK eğer "Oyları dağıtalım" derse, AKP ve CHP erken seçim kararı alacak
Yargıtay 6'ıncı Ceza Dairesi'nin oy birliği ile DEHAP'ın seçimlerde sahtecilik yaptığına ilişkin mahkeme kararını dün onaması 3 Kasım seçimleri üzerinde yeniden tartışma başlattı. Şimdi gözler Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) çevrilmiş durumda. YSK'nın Yargıtay'ın bu kararından sonra harekete geçebilmesi için bir siyasi partiden ya da seçme ve seçilme yeterliliğine sahip bir vatandaş tarafından 3 Kasım seçimlerinin iptal edilmesine dönük başvuru yapılması gerekiyor. Kurul, seçimlerde sahtecilik yapıldığının yargı kararıyla kesinleştiği bu yeni durumda 3 Kasım seçimlerine yönelik üç değişik seçeneği içeren karar alabilir.
DEHAP OYLARI İPTAL EDİLEBİLİR
YSK'nın önündeki birinci seçenek yapılan itirazı haklı görerek 3 Kasım seçimlerini bütünüyle iptal etmek. Bu durumda yeni bir seçimin gündeme gelmesi kaçınılmaz.
YSK'nın önündeki ikinci seçenek ise 3 Kasım seçimlerinde sadece DEHAP'ın oylarını geçersiz sayıp ülke barajını düşürmek. Bu durumda AKP ve CHP'den 64 milletvekilinin mazbatasını iptal edilecek. Bunun sonuncunda da 3 Kasım'da seçilemeyen milletvekili adaylarından 64'ünü Meclis'e taşınacak.
YSK İTİRAZI REDDEDEBİLİR
AKP ve CHP temsilcilerinden dün Yargıtay kararı sonrası gelen açıklamalar, YSK'nın seçim sonucunu iptal etmesi ve kendilerinden düşürülecek milletvekillerinin DYP'ye kaydırılması gibi bir karar alması halinde genel seçim kararı alma yoluna gidecekleri yönünde mesaj verdiler. AKP ve CHP temsilcileri, yargı ve seçim sonuçlarına ilişkin iki kararın birbirinden ayrılması gerektiğini belirterek, "YSK seçim sonucunu iptal ederse, genel seçim kaçınılmaz hale gelir" dediler. Kurulun önündeki seçeneklerden biri de Yargıtay'ın bu kararının, seçimlerin iptali ya da oyların yeniden dağıtılması için gerekçe olamayacağına hükmetmek ve mevcut durumun devamını sağlamak.
Yargıtay'ın kararından sonra, bir başvuru yapılmasını beklemeye başlayan YSK'nın başvuruyu hemen karara bağlama eğiliminde olduğu bildirildi.
YSK TEMKİNLİ
YSK kaynakları, konunun tüm ülkede olduğu gibi Kurul üyeleri arasında da değerlendirildiğini, her üyede kendisine göre bir görüş oluştuğunu, bu nedenle yapılacak başvurunun çok gecikmeksizin karara bağlanacağını belirtti. YSK'dan bir yetkili, "Başvuru yapıldığı gün veya ertesi gün bir karar verebiliriz. Tabi burada kamuoyunun da bizim incelememizin sonucunu beklediğini göz önünde bulunduracağız" diye konuştu. Kamuoyunda, Yargıtay'ın kararı onaması durumunda YSK'nın 3 Kasım seçimleri veya sonuçlarını iptal edeceği yönünde yorumlar yapılırken, YSK kaynakları Yargıtay kararının kendileri için mutlak bağlayıcı olmadığını, kendilerini Yargıtay'ın kararından çok DEHAP'lıların dosyasının içeriğindeki delillerin ilgilendireceğini belirttiler. Bu arada Yargıtay'ın kararından sonra Ankara kulislerinde YSK'nın 4 Ekim'de toplanarak topu Meclis'e atabileceği senoryosu da konuşulmaya başlandı.
HUKUKÇULAR AYNI FİKİRDE DEĞİL
Yargıtay'ın kararından sonra hukuk çevrelerinde YSK'nın nasıl bir yol izlemesi gerektiği tartışılmaya başlandı. Hukukçular SABAH'a görüşlerini şöyle açıkladı:
PROF. DR. SÜHEYL BATUM (Anayasa Hukukçusu)
DEHAP'ın oyları geçersiz sayılmalı. DEHAP'ın seçimlere katılmak için yeterli çoğunluğa sahip olmadığı, dolayısıyla seçimlere katılamayacağı, ancak yöneticilerinin 'sahte evrak düzenlemek' suretiyle seçimlere katıldığı gerçeği onanmış oluyor.
YSK'nın önünde 3 tane seçenek olduğunu biliyoruz. Ya reddedecek ya seçimleri iptal edip tekrar seçim yaptıracak ya da oyların hatalı sayıldığı 66 milletvekilinin milletvekilliğini düşürüp, yerine yeri milletvekillerini sokacak. Bunlardan üçüncü yolu tercih edecektir diye düşünüyorum. Yani 66 milletvekilini milletvekilliğini düşürüp, yeni 66 milletvekili getirecektir."
HİKMET SAMİ TÜRK (Eski Adalet Bakanı)
Yargı kararlarının bütün kişileri ve kurumları bağlar. YSK'nın seçim hukukuna göre bir değerlendirme yaparak bu çerçevede karar vermesi gerekmekte.
PROF. DR. İBRAHİM KABOĞLU (Anayasa Hukukçusu)
Yargıtay'ın kararı farklı yorumlara müsait bir durum ortaya çıkardı. YSK, Yargıtay'ın kararını gözönüne alacaktır. Vereceği kararı, Yargıtay'ın kararının özünü zedelemeden hukuki bir gerekçeye dayandırmalıdır.
SABİH KANADOĞLU (Eski Yargıtay Başsavcısı)
YSK seçim sonuçlarının iptali yönünde karar vermeli. Burada itiraz veya şikayete gerek yoktur. Yargıtay'ın verdiği kararla DEHAP'ın seçimlere girmesinin kanunsuzluk yöntemiyle gerçekleştiği saptanmıştır ve karar YSK'yı da bağlar.
SABRİ COŞKUN (YSK eski Başkanvekili)
YSK gelen başvuruyu inceledikten sonra kendi sınırları içinde konuyu serbestçe değerlendirecektir.
Anayasada milletvekilliklerinin hangi şartlarda düşeceğine ilişkin hükümler sıralanmıştır. Yargıtay'ın verdiği karar bu şartlardan herhangi biri içinde sayılmamaktadır. Bahattin Şeker olayı örnek gösteriliyor ancak burada durum farklı. Bahattin Şeker'in milletvekili seçilme yeterliliği bulunmuyordu ve
Anayasa'da milletvekilliğinin düşürülmesi için sayılan şartlardan biri mevcuttu."
SAMİ SELÇUK (Yargıtay eski Başkanı)
Yargıtay'ın kararı hem YSK'yı hem de Meclis'i bağlar. Bu nedenle YSK'nın seçimleri yinelemesi gerekir. Yinelemekten kastım, 3 Kasım seçimlerinin yapıldığı koşullarda aynı adaylarla seçim yapılmasıdır. YSK seçimleri iptal ettikten sonra Meclis'te yeni bir seçim tarihi belirlemek durumundadır.
AKP MECLİS'TE GÜÇ KAYBEDECEK
Anayasal çoğunluk tehlikede
YSK'nın, DEHAP oylarını iptal etmesi halinde parlamentodaki tabloda da köklü değişiklikler olacak. Meclis'te 367 milletvekili bulunan AKP'nin, 40 milletvekili DYP'ye geçecek. AKP böylece, Anayasayı değiştirmek için gereken 367'lik sayısal üstünlüğünü kaybedecek. Önemli Anayasal düzenlemelerde muhalefetle uzlaşma aramak zorunda kalacak. Çünkü AKP'nin sayısı 337'e inecek.
CHP de 20 milletvekilini Meclis'ini ikinci muhalefet partisi DYP ile paylaşmak zorunda kalacak. Ama bazı önemli düzenlemelerde, DYP ile işbirliği yapma olanağı da bulucak. DYP, 66 milletvekili ile Meclis'e girecek. DYP 1 de bağımsızlardan milletvekilliği alacak. Halen üç milletvekili bulunan DYP'nin sayısı 1 milletvekilliğini kaybettiği için 68 olacak. DYP böylece grup kurabilecek. Buna bağlı olarak AKP ve CHP'nin komisyonlardaki bazı üyelikleri düşecek ve DYP'ye geçecek. Aynı zamanda TBMM Başkanlık Divanı'nda da temsil edilecek.
YSK'nın, DEHAP oylarını iptal etmesi sonucu barajı geçecek ve AKP ile CHP'den milletvekili alacak olan DYP, bir de milletvekili kaybedecek. 3 Kasım seçimlerinde bağımsız olarak Iğdır'dan seçilip parlamentoya giren, daha sonra DYP saflarına katılan Dursun Akdemir'in de milletvekilliği düşecek.
DYP İÇİN GRUP KURMA ŞANSI
Çiller tekrar Meclis'e gelebilir
YSK'nın DEHAP oylarını iptal etmesi halinde Meclis'e girecek DYP'liler arasında eski Genel Başkan Tansu Çiller, eski Başbakan Yıldırım Akbulut, Aydın Menderes, Sedat Edip Bucak, Eyüp Aşık, Mehmet Ali Bayar, Can Yeşilada, Süha Tanık, Ayfer Yılmaz, Bahattin Şeker, Turhan Tayan gibi isimler bulunuyor. DYP'nin çıkardığı listeye göre Meclis'e girecek isimler şöyle Halit Dağlı, Kazım Barışık. İsmet Atilla, Musa Konyar, Turhan Güven, Tevfik Eren, Kemal Çelik, Can Yeşilada, Mustafa Önal, Saffet Kaya, Aydın Menderes, Ali Rıza Gönül, Ergüven Yakan, İlyas Yılmazyıldız, Tanju Güvendiren, Faris Özdemir, Bahattin Şeker, Yahya Çevik, Mehmet Başaran, Turhan Tayan, İbrahim Yazıcı, İlhan Parseker, Nevfel Şahin, Aydın Adnan Sezgin (Denizli), Salim Ensarioğlu, Ferit Bora, Salih Çelen, Emin Nedim Öztürük, İbrahim Konukoğlu, Mehmet Dönen, Nuri Alagöz, Mehmet Aybatılı, Mehmet Okan Oğuz, Yıldırım Akbulut, Ufuk Söylemez, Mehmet Ali Bayar, Süha Tanık, Yücel Karaşan, Mehmet Sağlam, Nurhan Tekinel, Mustafa Telat Çarıkçı, Orhan Keçeli, Mümtaz Yavuz, İsmail Karakuyu, Zeynel Balkız, Ömer Külahlı, Rıza Akçalı, Ayfer Yılmaz, Mehmet Erdal, Tansu Çiller, Rüştü Yiğitkaya, Fadıl Ünver, Kemal Kabataş, Sedat Edip Bucak, Uğur Esat Akgöl, Mehmet Yalçırkaya, Enis Sülün, Ali Şevki Erek, Eyüp Aşık, Kamer Genç, Paşa Kurşunluoğlu, Ömer Barutçu
PARALAR CEPTE KALACAK
Vekil paralarına dokunulmayacak
YSK'nı DEHAP oylarını iptal etmesi halinde, milletvekilliği düşecek 66 milletvekilinin özlük hakları ile ilgili nasıl bir prosedür izleneceği belli oldu. Buna göre, vekillikleri düşecek kişilerin 3 Kasım'dan bu yana geçen süre içindeki özlük hakları korunacak. Bugüne kadar aldıkları maaşlar da geri istenmeyecek. Meclis'e yeni girecek olan milletvekillerinin özlük haklarını kazanma süreleri ile maaşları, yemin edip göreve başladıkları andan itibaren geçerli olacak. Geçmişe dönük maaş talebinde bulunulmayacak.
Vekilliği tehlikede olanlar
DEHAP'ın oylarının iptal edilmesi durumunda vekilliği tehlikeye girecek olan AKP'li bazı vekiller şunlar Zeynep Tekin, Reyhan Balandı, Faruk Koca, Mustafa Tuna, Fikret Badazlı Ahmet Ertürk, Semiha Öyüş, Ali Aydınoğlu (Balıkesir), Abdurrahim Aksoy, Bayram Özçelik, Şevket Orhan Niyazi Pakyürek, Ümmet Kandoğan, Mehmet Fehmi Uyanık, İrfan Rıza Yazıcıoğlu, Ali Ayağ, Nurettin Kılıç, Fatma Şahin, Fehmi Öztunç, Mehmet Emin Murat Bilgiç , Mustafa Eyiceoğlu , Muharrem Karslı , Nimet Çubukçu , Selahattin Beyribey, İlhan Albayrak, Zekeriya Akçam.
Ersan ATAR
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
