kapat
27.09.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMÄ°
limasollu
TÃœRKÄ°YE
DÃœNYA
POLÄ°TÄ°KA
SPOR
MEDYA
SERÄ° Ä°LANLAR
METEO
TRAFÄ°K
ÅžANS&OYUN
ACÄ°L TEL



GREENCARD

Ürgüp... Canlı tarih müzesi

İnsanlar işinde, gücünde, tarlasında, dükkanında... Yol boyunca köylere uğrayarak Ürgüp'ün yolunu tuttuk.

Fakir Anadolu'nun ortasında "zengin bir ilçe."

İlçe değil "açık hava müzesi."

"24 saat yaÅŸayan" bir yer... Bodrum gibi. Kapadokya'da 12 bin "turistik yatak" var.

Yarısı Ürgüp'te.

İsviçre'den, Fransa'dan, İspanya'dan, Amerika'dan, Japonya'dan gelip, yerleşen çok. Yabancı 40 milyar, 50 milyar verip eski ev alıyor.

Yüz milyar da restorasyona harcıyor.

Oluyor size "eÅŸsiz bir konak."

****

Kayakapı Mahallesi "216 evin bulunduğu" bir yerleşim yeri.

Evler "kayaların içinde."

Bu bölge kamulaştırılmış.

Ve bir turizm grubuna (Magic Life) 49 yıllığına kiraya verilmiş.

Mahallenin tamamı "tek bir otel" olacak.

1.210 odalı otel.

Åžu anda 216 evde oturanlar da bu otelin "personeli" olacaklar.

Kimi kilim dokuyacak, kimi hamur açacak, kimi ev tatlısı, turşu, erişte, mantı, börek yapacak, kimi evi temizleyecek.

"Mahalle otel"de cami de var, kilise de.

Caminin "kışlık olanı" da var, "yazlık olanı" da.

****

Ä°srail'den bir grup gelmiÅŸ

- Dereler Mahallesi'nin girişinde, dağı oyacağız... Mahallenin altını "Kapadokya Canlı Tarih Müzesi" yapacağız... Üç bin metrekare kapalı alana.

Proje "beş milyar dolarlık."

İmzalar atılmış.

Bu grup, Akra'daki El Basha hamamını "sanal müze yapan" grup.

****

Tabii Asmalı Konak'a da gittik.

GiriÅŸ "iki milyon."

Öğrenci indirimi falan yok.

Konak "ana baba günü."

Yurdun her yerinden kadın, erkek, genç ihtiyar geliyor.

Göbeği açık kız da var, türbanlı da.

Kimi ziyaretçi "Bahar'ın odasının kapı tokmağını öpüyor."

Kimi genç kız "onun gibi bir koca bulmak umuduyla" Seymen'in odasının kapısına "bez bağlıyor."

Konak'ta bir köşede "çiçekler" de var. Ziyaretçiler "zarar vermesin... Dalını koparmasın"diye, çiçeklerin önüne bir "yazı" konulmuş "Dikkat mayınlı arazi."

****

Ramazan Erin, Asmalı Konak'ta çalışanlardan.

- Ramazan, nelere tanık oluyorsun?

- Abi nelere tanık olmuyoruz ki... Kimi besmele çekerek ve sağ ayağı ile Asmalı Konak'a giriyor... Kimi resim çekiyor... Kimi Bahar'ın kapısının önünde ağlıyor... İlk konak film icabı yanmıştı ya... Onun külü, ufacık şişelerde üç milyona kapış kapış satıldı... Abi, kızlar kendi aralarında şaka yapıyorlar... Eh Asmalı Konak'ı gezdik, hacı olduk diye... Bunlar sosyetik hacı.

****

Kaymakam Necdet Türker "doktoralı."

Belediye Başkanı Bekir Ödemiş İTÜ mezunu... Jeoloji Mühendisi... Kamu Yönetimi konusunda "master" yapmış.

Barış içinde, iyi yönetilen, çağı çoktan yakalamış "modern bir Ürgüp" gördük.

Asmalı Çarşısı
Bacım, adın ne?

- Hanife... Hanife Çetinkaya.

- Kaç yaşındasın?

- 55.

- Ne yapıyorsun?

- Görmüyon mu, Bahar'ın fularını satıyom.

- Bahar'ın fuları kaça?

- Bir milyona.

****

- Üçünüz yan yana durun da resminizi çekelim... Sizlerin adı?

- Sabire Demircan. Yaşım 36.

- Benim adım Roze Keten. Gürcistan'dan geldim. Ürgüp'te evlendim. Buraya yerleştim.

- Sizler de Bahar'ın fularını mı satıyorsunuz?

- Evet... Renk, renk... Bir milyona.

****

- ArkadaÅŸ, sen kimsin?

- Abi ben Yunus Pastutmaz... Yaşım 33... Tahsilim ilkokul.

- Ä°ÅŸin?

- Asmalı Konak yapıp satarım... Tavanı, çam kozalağından... Diğer yerleri öteki bitkilerden.

- Asmalı Konak kaça?

- Yedi, sekiz, on, onbeÅŸ milyon...

****

- Usta, senin adın ne?

- Mehmet Kıyga... Aslen Erzurumlu'yum... Ama artık Ürgüplü sayılırız.

- Neler satıyorsun?

- Dicle'nin sürmesini satarım. Üç milyona. Manken Tülin Şahin bile aldı. İsmail Cem'in karısı da çok beğendi. Hediye ettim.

- Başka ne satarsın?

- Seymen ağamızın tespihini satarım, yüzüğünü satarım... On milyon.

- BaÅŸka?

- Sümbül hanımın eşarbı var... Çeşit, çeşit... TBMM Başkanımız Bülent Arınç'ın hanımı geldi, baktı.

- Sümbül hanımın eşarbı kaça?

- Üç kat ipek, on milyon... İnce simli dört milyon... Güllü, dört milyon.

- Başka neler satıyorsun?

- Bahar'ın gömleğini...

- İşler nasıl?

- Asmalı Konak dizisi sayesinde çok şükür işler iyi... Her yerden otobüslerle insanlar geliyor.

****

Belediye "işsizlere, muhtaçlara" bir yer göstermiş. Orada "hediyelik eşya" satıyorlar. Hepsinin "yaka kartı" var. Kazık atmak yok, yüksek sesle konuşmak yok, içki yok, sarkıntılık yok, kapkaç yok, küfür yok. Saygısızlık yapan kişi çarşıda barınamaz.

- Hey arkadaş, işler nasıl?

- Eskiden odunu, kömürü belediyeden yardım olarak isterdik... Şimdi burada Bahar'ın fularını, Seymen'in yüzüğünü satıp, kimseye muhtaç olmadan geçinip, gidiyoruz işte.

Gazeteci Parkı
Sevilen bir gazeteciydi. TRT'nin ve A.A'nın Kapadokya temsilciliğini yaptı. Kapadokya TV'nin Genel Müdürü'ydü. Nevşehir Haber, Kapadokya gibi yerel gazetelerde yazı yazdı. Yöresinin sorunlarının çözümü için çalıştı.

Ürgüp, 2001'de kaybettiği bu hemşehrisini unutmadı. Bir parka adı verildi. Büstü dikildi. Yapılan törene Nevşehir Valisi Alaattin Turhan, Ürgüp Kaymakamı Dr. Necdet Türker, Ürgüp Belediye Başkanı Bekir Ödemiş'le birlikte katıldık. Nur içinde yat Kapadokya'nın sevilen gazetecisi Şahin Kaya.

Menderes Samancılar
Menderes Samancılar, Asmalı Konak'ın "Bekir kirve"si.

Asmalı Konak'ın çekildiği yerlerle öylesine bütünleşmiş ki...

Ürgüp'te, Asmalı Konak'ın az ötesinde lokanta açmış.

Geleni, gideni, arayanı, soranı çok.

- Sahi, senin adın neden Menderes?

- 1954'te, Menderes'in seçim kazandığı gün, ben doğmuşum... Annem hasta Demokrat Partili... Komşular hasta CHP'li... Benim adım sorun olmuş.

- Nasıl?

- Annem demiş ki, "oğlumun adını Menderes koyacağım." Ve koymuş... Komşular yalvarmış "Emine bacı, Menderes koyma, senin çocuğun büyüyünce, okul masraflarını biz karşılayalım."

- Sonra...

- Annemin tepkisi "ÅŸiirli, kafiyeli" olmuÅŸ.

- Nasıl?

"- Hiçbir şey vermez bana Menderes'in tadını,

Üstüme gelmeyin değiştirmem oğlumun adını."

****

Menderes Samancılar küçükken, Başbakan Menderes Adana'ya gelmiş.

Demokrat Partililer, Menderes'i karşılamaya "çocuk Menderes'i de" götürmüşler.

Boynuna da bir "pankart" asmışlar

"Sen Menderes, ben Menderes,

Adana'ya hoÅŸ geldin, Adnan Menderes."

CHP'liler bu pankartı yırtmak istemişler. Az daha küçük Menderes'in boynu kopacakmış.

- Adın Menderes... Ama gençliğin sol takılmakla geçti.

- Hayat çelişkilerle dolu... Aydınlar Dilekçesi'ne imza attım... Savcı Nusret Demiral çağırdı, gittim.

- Ne dedi?

- Dedi ki "Otur bakalım Menderes efendi." Oturdum... Sonra birden bağırdı "Sana eli öpülecek, mekanı cennet olsun, o mübarek adamın adını vermişler... Ama sen ne yapmışsın... Bu sivri akıllı adamların peşine düşmüşsün... Çık dışarı... Bir daha onlarla gezdiğini görmeyeceğim."

- Sonra?

- Savcı bize bu adamlarla arkadaşlık etme dedi... Ama ben bundan önceki seçimde ÖDP'nin Adana milletvekili adayıydım.

****

- Köpeğinin adı neden koza?

- 1993'te, Zıkkımın Kökü filmiyle Altın Koza ödülünü kazandım... Sonra Altın Koza kalktı... Ben de köpeğimin adını Koza koydum... Altın Koza yok ama, Koza yaşıyor... 9 yaşında... Allah vere de Koza'ya bir şey olmaya.

Ürgüp'te bir İtalyan
Dr. Aldo Maria Pipitone Frederico. 61 yaşında. İtalya-Torino'da doğdu.

Avukatlık ve öğretmenlik yaptı.

Şimdi Ürgüp'te yaşıyor.

"Kemerli Ev"de.

Kemerli Ev "Dutlu Camii-Çıkmaz Sokak"ta.

- Bay Aldo, ne yapıyorsunuz?

- Business... Çalışıyor ben... Turizm... Antika.

- Evli misiniz?

- No... Evlenmek iki defa... Önce... Şimdi no bir daha evlenmek.

- Neden Ürgüp'e yerleştiniz?

- Toprak, insan, ev, tarih beautiful... Ürgüp is a lovely kent... Ben aşık Kapadokya.

- Türk yemekleri ve içkileriyle aranız nasıl?

- Ben sevmez raki... Şarap good... Öküzgözü... Boğazkere... Good şarap yapmak Türkler.

- Ya yemekler?

- Yaprak sarma... Good... Very good... Döner kebap good... Ama ben anlamıyor bir konu.

- Hangi konu?

- Sen biliyor Konya Tandır Kebap.

- Tabii biliyorum say Aldo.

- Konya Tandır kebap var only in Konya?.. Why?... Konya Tandır Kebap, olmalı in heryer... Her şehir... Var bir tek Konya'da.

- Hayır... Yanılıyorsunuz... Başka şehirlerde de yapılıyor.

- No, ben yanılmıyor... Maybe var başka şehir... But... Kalite problem... İf you want yemek Konya Tandır Kebap, you mast go tu Konya.

- Yani siz Konya Tandır Kebap yemek için Konya'ya mı gidiyorsunuz?

- Yes... En güzel only orası ise making... Size var ben bir şey anlatmak.

- Anlatın bay Aldo.

- Risotto a la Milanese var... Good yemek... Milano yemeği... But... Yu go tu İtalya... Her şehir var yapmak Risotto a la Milanese... Sen gazeteci... Var bunu yazmak... Bütün şehirler var açmak Konya Tandır Kebap lokanta... İtalya'da bile lazım açmak.

- BaÅŸka?

- Bilmem sen seversin mi kokoreç?.. Ben var kokoreç sevmek... Good yemek.

Cemalım, Cemalım aslan Cemalım
Ürgüplü Cemil genç yaşta vurulup, öldürülünce... Karısı Şerife arkasından bir ağıt yakar. İşte bu ağıt "Ürgüplü halk sanatçısı Refik Başaran'ın" türküsüdür.

"Şen olasın Ürgüp" türküsü.

****

Şen olasın Ürgüp dumanın gitmez

Kıratım acemi konağı tutmaz

Oğlum da pek küçük yerimi tutmaz

Cemalım Cemalım algın Cemalım

Al kanlar içinde kaldın Cemalım

Ürgüp'ten de çıktığımı görmüşler

Başgediğin pınarına inmişler

Beni öldürmeye karar vermişler

Cemalım Cemalım aslan Cemalım

Al kanlar içinde kaldın Cemalım

Cemalın giydiği ketenden yelek

Al kana boyanmış dokunan gömlek

Bize bu ellerde ecelsiz ölmek

Cemalım Cemalım algın Cemalım

Al kanlar içinde kaldın Cemalım

****

Belediye Başkanı Bekir Ödemiş dedi ki

-Atatürk çok severmiş... Soyadını da Atatürk vermiş.

Belediye Başkanı'nın eşi Deniz Ödemiş "mimar."

Refik Başaran için "anıt mezar projesini" o çizmiş...

Kimseden para almadan.

Ünlü halk ozanı şimdi Taşkınpaşa köyündeki anıt mezarında yatıyor.

Ürgüp'te de heykeli var.

Gelip, geçen resim çektiriyor, "Cemalım"ın hikayesini dinliyor.

Gözlemeci güzelleri
Nevin Uygun, Necla Kırca, Nihan Kavaklı, Ayşe Akıllı, Hatice Eraslan, Şerife Taşel, Güneş Arıcan.

Bunlar "gözlemeci" kadınlar. Kimi hamur açıyor. Kimi gözlemeyi yapıyor. Kimi pişiriyor. Kimi de satıyor.

- Gözleme kaça?

- Bir milyona.

****

"Gözleme aracına" biniyoruz. Gözlemeci kadınlarla sohbet ediyoruz. Hergün gözleme satmıyorlar. Bazen dolma yapıp satıyorlar, bazen börek, bazen pilav.

Toplanan parayla ise...

- 60 çocuk okutuyoruz... Yılda 75 çocuk sünnet ettiriyoruz... Fakirlere yardım ediyoruz.

Kadınların "Belediye'de bir de odaları var."

Boş zamanlarda orada toplanıp, çalışıyorlar. Zira onlar "Ürgüp Kadınlar Meclisi Üyesi." Ürgüp'te sadece "Kadınlar Meclisi" değil. "Yabancılar Meclisi" de var.

Ürgüp'te yaşayan yabancıların oluşturduğu meclis. Bu meclisler düşüncelerini, önerilerini Belediye'ye bildiriyorlar.

"Sivil toplum örgütleri" ile yerel yönetim arasında uyum var, işbirliği var.

****

Ürgüp'ün orta yerinde "gözlemeci kadınlar" gördük.

Kimi meslek sahibi, kimi ev kadını.

- Haydi gözleme bir milyona... Alın, karnınızı doyurun... Fakir bir çocuğun defter, kitap almasına katkıda bulunun... Haydi, bitiyor gözlemeler.

Gerçekten de gözlemeler kapış, kapış satılıp, bitiveriyor.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Destek Paketi

Sizinkiler
Sarı Sayfalar
GreenCard
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır