kapat
06.08.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

GREENCARD

Ruslar adım adım beni izliyor

Ruslar, 'Bu kız ne yer ne içer, nasıl çalışır' diye araştırma yapıyorlarmış. Paris'te şampiyonluk Türk halkının düşündüğü kadar garanti değil

Süreyya Ayhan atletizmdeki ilk Avrupa şampiyonumuz ilklere bir yenisini daha eklemek için Paris'teki Dünya Şampiyonası'na hazırlanıyor. ABD'de başlayan çalışmaları, Kıbrıs, Edirne, Erzurum derken Kayseri'ye Erciyes Dağı'na kadar uzandı. 10 Ağustos'ta Berlin'de Golden League yarışlarında Avrupa Kupası'nın ardından ilk kez piste çıkacak. Türk sporunun yüzakı, SABAH'a ilginç açıklamalar yaptı..

* Bu sezon yoğun bir hazırlık dönemi geçirdiniz.

Geçen sezonda öyleydi. Ama bu yıl farklı olarak 80 gün ABD'de Albuqerque'de kaldık. Sonrasında 1 ay Kıbrıs'ta çalıştık. Daha sonra da Erzurum, Edirne ve şimdi de Kayseri kamplarımız oldu.

* Amerika kampının faydasını neydi?

Konum itibarıyla öylesine yüksek rakımda öyle bir hava bulmak çok zordur. Düşünün Ocak-Mart arasında biz arabada bile klima açtık. O kadar sıcaktı. Pırıl pırıl bir güneş vardı. Bunun yanında tesisler inanılmazdı. Kros yerlerinden stadyuma kadar mükemmel olanaklar vardı. İngiliz uzun mesafeci Paula Radcliffe de oradaydı. Onunla küçük sohbetler yaptık. Afrikalılar vardı. İspanyollar oradaydı. Benim rakiplerimden biri vardı aralarında. Çalışırken göz göze geliyorduk.

* Bu arada rakiplerinizin yarışlarını takip ediyor musunuz?

Evet. İnternetten ve televizyondan. Bu sezon 1500 metrede çok iyi dereceler yapılıyor. Geçen sezon bu dönemler 4-5 atletin adını sayabiliyordunuz. Şimdi bu 10 kişi oldu. Bu benim derecemi çok fazla etkilemez. Çünkü zaten ben kendi tempomla koşuyorum. Kaç kişini beni zorladığı önemli değil. Yani rakipler sayesinde 5 saniye daha iyi bir derece yapamam.

* Artık sizin taktiğinizi herkes biliyor. Mutlaka rakipler karşı taktik çalışması yapıyordur.

Evet. Örneğin Rus Natalia Gorelova, Dünya Salon Atletizm Şampiyonası'nda benim tarzımla finali koşmaya çalıştı. Ama sonunu getiremedi. Rusya'da sürat ve dayanıklılık testleri yapılmış ve en uygun Gorelova çıkmış. Ama ben yıllar süren bir çalışmayla bu duruma geldim. Öyle 6 ayda bunu yakalayabilmek mümkün değil. Tabii bizim de yarışta taktiğimiz değişebilir. Hep aynı kalacak diye bir zorunluluk yok.

* Ruslar sizle çok ilgileniyor galiba.

Evet. Hatta bizim Ebru Kavaklıoğlu'na, 'Bu kız ne yer, ne içer, nasıl çalışır, nasıl dinlenir' gibi sorular sorup ağzından laf almaya çalışıyorlarmış. O da, 'Ben sadece iyi çalıştığını biliyorum' demiş. Düşünün böyle merak ediyorlar.

* Türkiye'de kimle konuşsanız sizin dünya şampiyonu olacağınızdan emin gözüküyor. Bu bir stres kaynağı değil mi?

Ben sorumluluğunu bilen bir insanım. Manevi inançlarım da var. İnsanların bana olan bu güveni beni sorumluluğa itiyor. Ben de dışarıda aynı tepkileri alıyorum ve bu sorumluluğun 1 santim dışına çıkamıyorum. Bir şey demelerine gerek yok. Tavırlarıyla bana güvenlerini hissettiriyorlar. Bu çok zor ama güzel bir sorumluluk. Ama şampiyonluk onların düşündüğü kadar garanti değil. Ufak bir aksaklık ya da yarış sırasında bir düşme kalkmayla her şey değişebiliyor atletizmde. Ben yarışta uzak koştuğum için bu tip aksiliklerden genelde uzak kalıyorum. Ama aksilikler yaşanabilir.

* Son dönemde birçok sporcu, farklı dallarda bile olsa, sizi örnek almaya başladı.

Sadece sporda değil değişik alanlarda insanlar beni örnek alıyor. Geçen yıl pek çok üniversiteye gittim. Paneller verdik. Farkettim ki gençler, o kadar imkansızlıklardan gelip bu işi başarmamdan etkilenmişler. Bu beni çok mutlu etti. İnsanlar, bir hedefe gerçekten ulaşmak istiyorsa hiçbir engel onu yıldıramaz. Yoksa bahane bulmak, mazeret yaratmak kolaydır. Ben de zorluklar yaşadım. Ama bu işi gerçekten sevdiğim için hepsine katlandım. Bıkmadım. O zorluklar beni pes ettirmedi. Zor şeyleri aştıktan sonra başarılar zor silinir.

* Dünya ve olimpiyat şampiyonluğu hedefleri ne zaman koydunuz?

İşe hemen 'ben dünya şampiyonu olacağım' diyerek başlayamazsın. Ben bu spou yapıyorsam en üstünü isterim. Ama basamak basamak hedefler koymak zorundasınız. Hedefinize emin adımlarla gitmelisiniz.

* Sizden sonra atletizmde sanki bir hareketlenme oldu.

Geçen yıldan bu zamana farklı bir şeyler var. 23 yaş altı takımımızın Avrupa Şampiyonası'ndaki başarısını gördünüz. Üniversite Oyunları'nda da bu devam edecek. Benim başarımdan sonra üzerlerindeki güvensizliği attılar. İnançları güçlendi. Düşünün sabah erken saatlerde idmana çıkıyorum. Yanıma 6.5 yaşında küçük bir kız gelmiş. 'Ona ne işin var' diyorum. 'Antrenör bekliyorum' diyor. 'Hangisini' diye sorunca 'Hangisi olursa' diye yanıt veriyor. Değişik illerde kamplar yaptık. Edirne'de aileler çocuklarının ellerinden tutmuş piste geliyorlar. Aralarında çok kabiliyetli olanlar var. Atletizme olan ilgiyi ben Avrupa Kupası yarışlarında Olimpiyat Stadı'nda gördüm. O kadar kişinin atletizm seyretmek için gelmesi müthişti. Gittiğimiz her yerde aileler özellikle kızlarını getiriyor ve yanıma gelip, 'Senin gibi olur mu' diye soruyorlar.

* Bu yıl Avrupa Kupası'nda bir üst lige çıktık. Tutunabilir miyiz?

Bu aslında gelecek yılki programa bağlı. Olimpiyat, hem Türkiye hem bizim açımızdan daha önemli. Bu Ebru ve Elvan için de geçerli. Eğer Avrupa Kupası yarışlarının programı uygun olursa yarışırım tabii ki. Düşeceğimizi sanmıyorum.

* Federasyon ile ilişkileriniz nasıl?

Türkiye'deki federasyonların içinde en şanslısı atletizm. Çünkü hem başkan Mehmet Yurdadön hem de genel sekreter Ayhan İnanlı, bu sporun içinden gelmiş isimler. Atletizm, atletlere teslim edildiği için en başarılı dönemini yaşıyor.

SÜPER KIZ SÜREYYA AYHAN'DAN İNCİLER

Tilbe dinlerim
Yılda 1 hafta tatil yapabiliyorum. Arada bir yarım saat televizyon izlerim. Her gün 1 saat kadar gazetelere ayırırım. Ruh halime göre dinlediğim şeyler değişir. Ama genelde cıvıl cıvıl, hareketli şarkıları severim. Yıldız Tilbe ve Sezen Aksu, beğendiğim şarkıcılar. Buz patenini izlemeyi çok severim. Futbolda Milli Takım'ı tutuyorum.

Yeniler geliyor
12-13 yaşındaki yetenekli çocukların listesini Vestel'e verdik. Bu çocukları üniversite bitene kadar takip edecekler. Vestel'in zihniyetinde 5-6 sponsor daha çıkarsa atletizmi sevdirir. Vestel, bu işi sırf reklam olsun diye yapmıyor. 2 takım kuracaklar. Eğer bir Süreyya ile bunlar oluyorsa 11-12 kişi çıkarsa atletizm nasıl gelişir. Bana başka sponsor olmak isteyenler de vardı. Çok zengin olursam gençleri alıp profesyonel yapmak isterim. Böylesi daha keyifli.
Uluç haksız
Hıncal Uluç 'Koşmayan şampiyon' demiş. Bu iş benim işim. Kimse benim kadar bu işi iyi yapmak istemez. Golden League'in tüm ayaklarını koşsak belki jackpot yapardık. O olmasa bile 150 bin dolar kazanmıştık. Bu bizim beslenme paramız. Ama bizim için önemli olan para değil. Günde 7 saat çalışıyorum. Bir hastalıkta, sakatlıkta planlarınız değişiyor. Bizim hedefimiz daha fazla Golden League koşmaktı. Ama ufak sakatlıklar programımızı değiştirdi. Çok iyiyken de sakatlanabilirsiniz. Atletizm ince uzun bir ip üzerinde yürümeye benzer. En ufak bir dengesizlikte düşersiniz.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
kim
Sarı Sayfalar
GreenCard


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır