|
 |
|
HAYRİ ÜLGEN
Geçen yılki gibi değil
Beşiktaş'ın geçen sezonki İsviçre kampıyla, bu yılki 5-6 günlük dönemini kıyaslayalım. Açıkçası, futbolcularda geçen seneki heyecanı, hırsı bu kez göremedim. Bunun yanında İlhan'ın sorunlu bir şekilde kamptan ayrılması, bazı oyuncuların hâlâ takıma katılmamış olması, bazılarının sakatlıkları sorun yaratıyor. Bu olumsuzluklar kampta huzursuz bir hava estiriyor. Takımda, geçen sezonki şampiyonluğun verdiği bir rehavet var sanki.
Kısacası Beşiktaş, şu ana kadar birlik beraberliği sağlayamadı. Geçen sezonki takım kimliği ortada yok. Öyle ki, teknik direktör Lucescu ile menajer Sinan Engin bile aynı konuda ayrı tellerden çalıyorlar. Futbolda iki şey başarı getirir. Birincisi disiplin, ikincisi çalışma. Şu anda Beşiktaş'ta ikisi de mevcut değil. Lucescu'nun, İlhan konusunda "Ben onu bu haliyle de istiyorum" şeklindeki sözleri, diğer futbolcularda kuşku yarattı. Her zaman "Disiplin" diyen Rumen hocanın bu sözleriyle neyi amaçladığını anlamadık. Oysa Lucescu "İyi bir İlhan bu takıma her zaman lazım" deseydi daha çok değer kazanırdı.
Serdar umut veriyor
Beşiktaş, İsviçre'de sabah kros yaparak kondisyon depolarken, öğleden sonra fizik, taktik, teknik çalışıyor. Futbolcular arasında 16 yaşındaki Serdar, herkesin gönlünde taht kurdu. Yeni transferlerden Ümit Aydın, oldukça iyi bir görüntü veriyor. Yeniler arasında en diri, en hırslı ve en etkili olanı o. Biraz güce ihtiyacı var. Defansın ortasındaki Gökhan, güçlü fiziği ve hava hakimiyetiyle çok etkili. Kondisyon eksiğini giderip, çabukluk kazanırsa Ronaldo'ya alternatif olur. Emre Aşık, bildiğimiz gibi. Sadece biraz idman eksiği var.
Beşiktaş'ın takım dengelerini kurması gerektiği kampa bazı futbolcuların katılmamış olması, herhalde teknik direktör Lucescu'nun da canını sıkıyordur.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
