kapat
06.07.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

Daum bize bela olur

Ligde işimizi Daum zorlaştırır. Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak ve 100. yıllarında rakiplerimize şampiyonluk yaşatmamak istiyorum

İlhan, maddi ve manevi bir değer. Mecbur kalmadıkça kaybetmeyi istemiyorum.

Rüştü, Antalya'dan bize geliyordu, almadık. Bu hata, şampi-yonluklarımıza mal oldu.

Kombine bilet Beşiktaşlılık kimlik kartıdır. Kombine almayan Beşiktaş'lıyım diye karşıma gelmesin.

Bugün, birinci takımız. Sırf sportif olarak değil, sosyal aktivite, tesis, pazarlama olarak...

İlhan gibi popüler bir oyuncuyu, gençlerin Beşiktaşlı olmasında payı bulunan bir futbolcuyu kazanmalıyız. Bu yıl en az 15 gol bekliyorum ondan

Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdar Bilgili, kulübe 100. yılında yaşattığı şampiyonluk sonrası geleceğe daha da iddialı bakıyor. Beşiktaş'ın "Beyaz Atlı Prensi" hem projelerini ve yeni hedeflerini hem de ilginç anılarını Turgay Demir'e anlattı

* Serdar Bilgili'nin Beşiktaş'la ilgili en büyük hayali nedir?

"Londra'da, Madrid'de, Barcelona'da veya Frankfurt'ta sokakta gezerken Beşiktaş formalı insanları görmek istiyorum. Gurbetçilerden bahsetmiyorum. Nasıl bugün David Beckham'ın formalarını dünyanın her yerinde insanlar giyiyor, bir gün Beşiktaşlı futbolcuların formalarının dünyanın her yerinde giyilmesini hayal ediyorum."

* Beşiktaş'ın şu andaki sponsor anlaşmalarını ligde ve Avrupa'da büyük başarılar elde etmeden nasıl yaptınız?

"Beşiktaş bundan önce markasını satamıyordu daha doğrusu pazarlayamıyordu. Biz profesyonel bir marketing departmanı oluşturduk. Bu departmanın çalışmaları sayesinde Türkiye'de en fazla sponsoru olan kulüp haline geldik. Pazarlama gelirlerimiz, bütün reklam gelirleri, her şey dahil 2.5 milyon dolar seviyesindeyken bugün 15-16 milyon dolar seviyesine çıktı."

Dev uyandı artık
* 13-14 milyon $ bir banka borcu ile rakiplerinden çok daha iyi durumda olan Beşiktaş bu kadar zengin bir camia mı?

"Uyuyan devi uyandırdık... Beşiktaş'ta çok büyük potansiyel var. Geldiğimizde stat gelirimiz 1 milyon $ idi. Şu anda 6 milyon $. VIP tribünlerini ve localar dışında yatırım da yapmadık. Bir de kaçağı önledik. Şimdi kapalı tribünü olduğu gibi loca ve VIP'e çeviriyoruz. 2.5 milyon $ yatırımla önümüzdeki sezon 12 milyon $ gelir bekliyoruz. Yeni Açık tribünün üzerine kapatıyoruz. Kademeli bir fiyatlandırma yapacağız, herkes kesesine göre bir yer bulacak. Kapalı'dan yer alamayanlar için hemen yanda, Yeni Açık'ta özel bir yer yapılacak. Beşiktaşlılık sadece almak değil, vermektir de. Beşiktaşlı'yım diyen herkesin muhakkak kombine bileti olmalıdır. İstanbul'da yaşayıp da kombine almayan Beşiktaşlı'yım diye karşıma gelmesin. Kombine, Beşiktaşlılık kimlik kartıdır."

* Beşiktaş bir gün tüm kombinelerini sezon başında satabilir mi?

"Bu potansiyelimiz var. Ancak bunun için otopark, kaliteli yiyecek-içecek, giriş-çıkış kolaylığı gibi hizmetler sağlanmalı. F.Bahçe'nin 45 bin tane satması zor, G.Saray'ın Olimpiyat Stadı'nda satması zor, Ali Sami Yen'in kapasitesinin artması halinde tamamını satması yine zor. Ben G.Saray'ın yine Ali Sami Yen'de devam edeceğini sanıyorum. O projeye başlamak bence zor."

* Beşiktaş, taraftar sayısında F.Bahçe, G.Saray'ın gerisinde mi?

"Kesinlikle hayır. Şampiyonluk sonrası ortalıkta ne kadar çok Beşiktaş formalı, Beşiktaş atkılı insan vardı. İki kilometrelik bayrağı taşırken 30 bin kişi sokaklardaydı. Beşiktaşlılar ortaya çıkmaya, göğsünü gererek gezmeye başladı. Beşiktaşlılık şu anda yeni trend. Beşiktaş, halk takımı olduğu için sesi fazla çıkmadı. Beşiktaş taraftarını duymak için halka inmek lazım. Beşiktaş'ın medyada bugüne kadar az yer alması da mütevazılığından. Bugün Beşiktaş yöneticisinin ağzından sivri laf duyamazsınız. Şimdi biz birinci takımız, diğerleri arkamızda. Sırf sportif olarak değil bu. Sosyal aktivitelerimiz olarak, pazarlama tekniklerimiz olarak, şirketleşme ve tesisler olarak, yani genel gidiş çizgisi olarak..."

* Peki, tüm bunlar Serdar Bilgili olayı mı?

"1992'den beri çalışıyorum. Bu, benim bildiğim dönemlerdeki en iyi yönetim kuruludur. En anlayışlı, birbirine bağlı arkadaşlar olarak bir aradayız. Elbette problemler olacak, nerede yok ki? Sonuçta ailenin liderine yani camianın ve yönetim kurulunun başkanı olarak bana büyük bir saygı ve sevgileri var. Aynı şekilde ben de tüm yönetici arkadaşlarımı seviyorum. İyi bir takımız. Bu ekipte benden sonra başkan olabilecek birçok arkadaşım var. Yani şu anda 16 tane başkan çıkar bu yönetimden. Biz belki de Türk futbol tarihinin en gergin seçimini yaşadık. Kavgalar, gazetelerde yer alan gereksiz atışmalar. Seçimden sonra, 'Sadece bana oy verenlerin başkanı olmayacağım, Beşiktaş camiasının başkanı olacağım' dedim. Beşiktaş camiası da bu konuda bana destek çıktı. Seçimde karşımda olan birçok insanla, muhaliflerimle elele Beşiktaş'a hizmet ediyoruz.

* Yeni dönem için düşünceleriniz nedir?

"Yine aday olacağım, bırakmayacağım bu dönem. Çünkü önemli bir misyonumuz var. Şampiyonlar Ligi'nde Beşiktaş'ın çok iddialı olabileceğini düşünüyorum. Yine camiamızın hayal etmediği noktaları geçebiliriz. Beşiktaş çok hızlı bir ivmeyle kimsenin hayal etmediği bir noktaya çıkabilir. Belli bir başarı noktası yakalandıktan sonra bize artık gerek yok. Ondan sonra arkadaşlarımızın önünü açıp geri plana çekilirim. Beşiktaş Başkanlığı büyük bir onur tabii ama ömür boyu yapılacak bir şey değil. Beşiktaş aşkı kalbimde hep birinci yerdedir. Ama kendi yaşantım, sorumluluklarım, kızım, ailem, işim var. Onlara da zaman ayırmam lazım."

* Kongrede kazanırsanız üç yıl daha başkansınız. Yeni hedefler nedir?

"Birinci derecede Avrupa'da başarı.. Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finalden başlar benim için başarı; taa şampiyonluğa kadar gider. Görev süresi içindeki en büyük hedef Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu. Diğer hedefim de 100 yıllarında rakiplerimize şampiyonluk yaşatmamak! Bizim bu sene yaşadığımız keyfi yaşatmamak.

İlhan'ı eğitmemiz gerek
* Gelelim İlhan Mansız olayına...

"İlhan, Türkiye'de son yıllarda çıkan, sayılı yıldız, karizmatik futbolculardan. Giyim tarzı, yürüşü, çizgisiyle, sadece Türkiye'de değil, Avrupa ve Uzakdoğu'da da yıldızı parladı. Beşiktaş'ın en popüler oyuncularının başında. En çok onun forması satılıyor. Gençlerin Beşiktaşlı olmasında payı var. Kötü bir sezon geçirdi, ama önümüzdeki sezon en az 15 gol bekliyorum ondan. Mecbur kalmadıkça kaybetmeyi kesinlikle düşünmüyoruz. Kaybetmek bir saniyede olur. Kovdum dersin, kovarsın. Önemli olan kazanmak. Tabii ki, her oyuncunun alternatifi vardır. Ama İlhan hem maddi hem manevi bir değerdir. Beşiktaş'ın bu kadar popüler bir oyuncusunu, gençliğin saçından giyim tarzına kadar örnek aldığı bir oyuncuyu kesinlikle kaybetmek istemiyorum. Yanlışları var, onları biz büyükleri olarak düzeltme konusunda kendisini eğitmemiz lazım. Benim menajerimin, futbol şubesi sorumlumun, hocamın görevlerinin bir parçasıdır bu.

* Ya Cordoba'nın durumu?

Arsenal 'Ahlaksız teklif' yaptı. Profesyonel futbolcu, iki misli para önerilirse, kariyerinde iki-üç yıllık bir dönem kaldıysa elbette parayı düşünecek. Beşiktaş'ın haklarını sonuna kadar koruduk. Arsenal de acı gerçeği gördü ve FIFA'dan da tokat yiyeceğini anlayıp geri adım attı. Cordoba'ya kızmıyoruz, alacağı parayı düşünmek zorunda. Rakamlar arasında uçurum vardı. Geri dönüşünde sorun çıkmaz. O Beşiktaş'ı çok seviyor. Sadece yapılan ahlaksız teklif kafasını karıştırdı... Sorun olursa bakarız. Alan gelir bizden alır."

* Cordoba deyince aklıma Rüştü geliyor. Bir dönem Beşiktaş'a alınmamıştı.

"Ben yönetimdeydim. Antalyaspor'dan, Rüştü'yü o dönemki yöneticimiz İlker Bey (Özbilek) aldı getirdi. Bonservisi bir milyar liraydı. Rüştü'yü muayene eden doktor, geçirdiği trafik kazası nedeniyle kalça çıkığı olduğunu ve bunun tekrar edeceğini söyleyip, 'Almayın, işe yaramaz' dedi. Rüştü'yü kaçırdık. Bunun acısını yaşıyorum. Bu hata, Beşiktaş'ın şampiyonluklarına, Avrupa'da turlarına mal oldu. Beşiktaş yıllardır kaleci problemi yaşıyordu ve şu son yıla kadar yine yaşadı."

* Ya Daum? Hem arkadaşınız, hem de eski teknik direktörünüz şimdi F.Bahçe'nin başında.

"Daum başımıza bela olur! Çok başarılı olacağını düşünüyorum. Şampiyonluk yarışında bizim işimizi zorlaştıracaktır.

* Fatih Terim'i istediniz sonra iş Lucescu'ya döndü. Sık sık Lucescu'nun tam olarak uyum sağladığını söylüyorsunuz. Terim'le de böyle bir sonuç elde edebilir miydiniz?

"Fatih Terim'le çalışmadığım için bunu söylemek zor. Ama kendisini çok beğeniyor ve takdir ediyorum. Bir hoca, her sene şampiyon olmaz. Bence Fatih Terim bu sezon da son derece başarılıdır. Üstelik, Türkiye'nin yetiştirmiş olduğu en iyi hocalardan biri, belki de en iyisidir. Lucescu'nun bize uyduğu doğru. G.Saray'a uymadı. Beşiktaş'la G.Saray'ın yapıları çok farklı. G.Saray daha aristokratik bir kulüp, biz halk kulübüyüz. Lucescu da halktan bir insan. Son derece mütevazı, başarılarıyla övünmeyen, kendini olduğundan büyük görmeyen, kendi değerini son derece içinde bilen ve etrafı bununla rahatsız etmeyen biri. Maddi değerler hayat felsefesinde ön sıralarda değil. Lucescu, bugün Türkiye'deki veya Avrupa'daki en lüks evde yaşayabilir, en lüks arabaları kullanabilir. Ama hayat felsefesi lüks içinde yaşamak değil. Onun hayat felsefesinde iki şey ön plana çıkıyor. Bir; ailesi, çocukları, torunları... İkincisi de futbol.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
TEMA
Sarı Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır