kapat
08.03.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Pisi pisine gittiler

Marangoz Suat'ın eşi Nigar Durmuş: Eşim sakin, inançlı ve dürüst biriydi. Silahı olduğunu bile bilmiyordum. 6 ay önce çalıştığı mağaza iflas etti. Babasının ameliyatı için 5 milyar gerekiyordu ama parayı aile içinde toplayabilirdik

Mühendis Mustafa'nın eşi Esen Muratoğlu: Ayda 1.5 milyar kazanıyorum. Eşim bir yıldır işsizdi ama benden hiç para almadı. Hep harçlığı vardı. Sık sık 'Elimde büyük projeler var' derdi. İşsizliğini dert etmemiştim

Finansbank'ın Kazasker Şubesi'ni soymak isterken güvenlik görevlisi Engin Bozkurt tarafından vurularak öldürülen iki soyguncunun eşleri SABAH'a konuştu. Eşlerinin öldüğünü duyunca şok geçiren genç kadınlar, soyguna bir türlü anlam veremediler. Çünkü her ikisine göre de kocalarının para sorunu olamazdı...

Soygunculardan petrol mühendisi Mustafa Muratoğlu, kısa süre önce Suadiye'de 45 milyar değerinde bir ev ve son model bir otomobil almıştı. Muratoğlu'nun mağaza müdürü 3 yıllık eşi Esen Muratoğlu, bu otomobil için soyulan banka şubesinden kredi bile aldıklarını söyledi. Ancak Esen Muratoğlu'nun bu krediyi alırken kızlık soyadı olan Erkan'ı kullanmıştı.

İfadesini eşinin ölümünü öğrenmeden önce veren Esen Muratoğlu şunları, "Onu saat 11.00 sıralarında aradım. Cep telefonu cevap vermiyordu, şarjının bittiğini düşündüm. Ne olduğunu merak ettim, fakat aklıma kötü birşey gelmedi. O sırada, soygunu öğrendim. Silahı olduğunu bile bilmiyordum, hiç böyle bir işe kalkışacağını tahmin etmiyordum. Borcumuz da yoktu. O yüzden soyguna anlam veremiyorum" dedi.

FAZLA GÖRÜŞEMİYORDUK
Bitirmek zorunda olduğu bir projesinin bulunduğunu, bu nedenle işe sabah erkenden gidip, akşam 22.00 gibi geldiğini söyleyen Esen Muratoğlu, "Eşim, akşam eve geldiğimde uyumuş oluyordu, sabahları da geç kalkardı. Yani fazla görüşemiyorduk. Davranışlarında şüphe çekici bir 0değişim gözlemlemedim. Olduysa da hissetmedim" diye konuştu. Ve devam etti:

"Ayda yaklaşık 1.5 milyar lira maaş alıyorum. Eşim daha önce bir şirkette çalışıyordu. Ancak 1 yıldır işsizdi. Bir dönem inşaat işleri yaptığını söyledi. Benden hiç para almadı. Hep harçlığı vardı. Sık sık 'Elimde büyük projeler var' derdi. Ben evin, mutfak giderlerini karşılardım. Aramızda onun işsizliği, parasızlığı gibi bir sorun ya da tartışma olmuyordu.

Birbirimizi severek evlendik. Aramız iyiydi. Arada bir tartışırdık ama ileri boyutlara varmazdı. İşsizliğini problem yapmamaya, anlayışlı olmaya özen gösteriyordum. Eşim sosyal bir insandı; içki içmezdi, fakat briç oynamayı çok severdi. Fakat kumar olarak değil."

Suat Durmuş'un 6 yıllık eşi Nigar Durmuş ise eşini ve ilişkilerini şöyle anlattı:

"Suat son derece sakin ve inançlı birisiydi. Sık sık 'Dürüstlük yaşam felsefem' derdi. Son güne kadar davranışları normaldi, hiç şüphelenmedim. Silahı olduğunu bile bilmiyordum.

İçerenköy'de evimiz var. Fakat bir süredir kayınpederimin yanında oturuyoruz. Çünkü eşimin mobilya mağazası 6 ay önce iflas etti. Kayınpederime de anjiyo yaptırmıştık. Ameliyat için Marmara Üniversitesi Hastanesi'nden 5 milyar istenmişti. Bu parayı aile içinde toplayabilirdik. Eşimin bunun için soygun yapmasını aklım almıyor. Kızımız Buse henüz 1.5 yaşında ve babasını kaybettiğinden habersiz. Suat ona tapardı. Olanlara inanamıyorum."

ORTAK ZEVKLERİ BRİÇTİ
Suat Durmuş'un kardeşi Gökhan güvenlikçinin, ağabeyine düştükten sonra da ateş ettiğini öne sürdü:

"Ağabeyim güvenlik görevlisine 'Vurma, yapma' diye bağırmış ama o yine de ateş etmiş. Peşindeyiz.

Soygunun olduğu günün sabahında birlikte kahvaltı yaptık. Hatta şakalaştık. Hiç şüphelenmedim. Ağabeyim, Güneydoğu'da askerlik yaptı, bakkaldan çiklet alır gibi soygun yapacak kadar aptal olamaz.

Mustafa ağabey ile Suat ağabeyimin ortak zevki briçti. Ama Mustafa ağabeyin kumar borcu vardı.

Suat Durmuş ile Mustafa Muratoğlu'nun gittikleri Mona Lisa kafedeki arkadaşları ise, Durmuş'un birçok yere borcu olduğunu silah taşıdığını söyledi. Fakat bu iddialara Durmuş'un arkadaşı yalanladı:

"Suat, kim isterse yanına gider. Bizim araştırmalarımıza göre arkadaş kurbanı. Suat'ın bugüne kadar boğazından haram lokma girmemiştir. Paraya ihtiyacı olsaydı gelir benden isterdi."

Polis Muratoğlu ile Durmuş'un suç ortaklarının olup olmadığını belirlemek amacıyla, ev ve cep telefonlarının dökümünü araştırıyor.

Güvenlikçi suçlu mu?
Finansbank güvenlik görevlisi Engin Bozkurt'un, kaçmaya çalışan iki soyguncuyu öldürmesi, hukukçular arasında tartışma yarattı. Güvenlikçi bir polis gibi zorunluluk durumunda adam öldürebilir mi?

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğr. görevlisi Prof. Dr. Süheyl Donay: Meşru müdafaadır
2495 sayılı kanunun 10. maddesi güvenlik görevlilerinin silah kullanma yetkisine sahip olduğunu söylüyor. Buna göre, özel güvenlik görevlileri de polisler gibi hangi hallerde silah kullanıyorsa, o hallerde silah kullanabilir. Görevli, emrettiği halde karşısındaki kişinin silahını bırakmaması ya da görevini yapmasını engellemesi halinde veya kendisine ya da başkasına yönelik bir saldırıyı durdurmak amacıyla silahına davranabilir. Bu meşru müdafaadır.

Emekli Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Celil Demircioğlu: Arkadan vuramaz
Kimsenin kaçan bir adamı arkadan vurmak hakkına sahip olduğunu sanmıyorum. Yaralayabilir, ancak öldürmek geri dönüşü olmayan çok ciddi bir eylem. Ancak görevli, saldırganlardan birini kendisine silah doğrulttuğu için, diğerini de kaçtığı için vurması cezasını hafifletecektir.

Avukat Cengiz Hortoğlu: Sınırını aşmış olsa da cezası büyük olmaz
Olayda savunma sınırlarının aşılıp aşılmadığı tartışılacaktır. Bana kalırsa TCK'nın 50. maddesine göre cezasında indirim yapılacaktır.

GÖREVİNİ YAPTI
İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen güvenlik görevlisi Engin Bozkurt'un rutin bir işlem olarak soruşturma geçireceğini belirtti ve "Hangi şartlarda olursa olsun bir canlının ölümüne 'iyi oldu' demek doğru değil. Bozkurt görevini yaptı" dedi.

Tülay ACAR - Yalçın BEL - Seyhan SEVİNÇ



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır