kapat
02.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 MODA
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Yeni HSBC sahaya çıktı

Demirbank'ı satın alan İngiltere merkezli HSBC, bireysel bankacılıkta genişleme hedefinde. HSBC, Türk halkına ismini öğretmek için danışmanlık hizmeti de alıyor
Dünya bankacılık liginin en üst sıralarında bulunan İngiliz HSBC Bank, Demirbank'ın yaygın ağını kullanarak, Türkiye'de bireysel bankacılığa da giriyor. HSBC Bank Genel Müdürü Piraye Antika, Demirbank'ın satın alınma işleminin tamamlanmasının ardından dün ilk kez basın toplantısı düzenleyerek sorulara yanıt verdi. İki bankanın birleşmesinin Aralık ayında tamamlanacağını söyleyen Antika, Demirbank'ın Levent'teki binasını kiralayarak bu sürecin başladığını söyledi. Antika, satın alma hikayesini, hedeflerini ve Türkiye ekonomisi hakkındaki görüşlerini şöyle aktardı:

* HSBC neden banka aldı?: 1998 yılında grup, servet yönetimi diye bir konsept geliştirdi. Nüfusu kalabalık ülkelere bakıldı. Biz de yerel yönetim olarak planımızı önerdik ve kabul gördü.

* Neden Demirbank?: HSBC olarak bireysel bankacılık konusunda bir deneme yaptık. Ancak ağı olan bir bankanın satın alınmasının zaman kazandıracağını gördük. Demirbank, büyüklük, hizmet çeşitliliği, personel kalitesi gibi yönlerden çok uygundu. Geçen yıl sahibi de belli bir hissesini satmak istiyordu, görüşme yapmıştık.

* İlk görüşme sonucu: Cıngıllı Grubu ile geçen yıl Demirbank'la ilgili görüşme yaptık, ancak teklif vermedik. Aramızda bir rakam geçmedi, çünkü bilançoda kabul edilemez büyüklükte bono portföyü vardı. Fiyatlandırma bile yapamadık. Bankadaki faiz ve döviz riski, basiretli bir bankacının taşıyabileceğinin çok üzerindeydi. Biz teklif verseydik bu, merkezimiz, İngiltere Merkez Bankası ya da İngiltere'deki bankacılık düzenleme kurumu tarafından reddedilirdi. Risk öngörümüzün doğruluğu, ne yazık ki daha sonra ortaya çıktı. Bankanın el konma süreci sırasında da Sayın Halit Cıngıllıoğlu'nun izniyle BDDK ile görüşmelere başladık.

* Hedef ne?: Bir hedef koymadık. Deneyimlerim, Türkiye'de örneğin 5 yıllık bir plan yapılamayacağı yönünde. Bankanın en az ekonomi kadar büyüyebileceğini söyleyebilirim.

* Personel politikası: Rantabilite açısından önümüzdeki dönemde bir kısım çalışanın ayırılması gerekebilir.

İSİMDE ZORLANACAĞIZ
* İsim sorunu: HSBC isminden zorluk çekeceğiz. Bunun için danışmanlık hizmeti alıyoruz, belki ismi akılda tutucu reklam kampanyası yapmalıyız! Bu isim dünyanın her yerinde öğrenildi. Türk insanı da anlayacaktır.

* Türkiye ekonomisi: Kazandığımızdan daha fazlasını harcadığımız için krize girdik. Bu şeklide ne bir devlet, ne bir şirket, ne de bir aile yürütülebilir. Bunun durması gerekli. Üretmemiz, tüketmemiz ve kesinlikle devletin küçülmesi gerekli. 2002 yılı bütçe hedefleri "olmazsa olmaz" hedefler.

* Yabancı bankalara manipülasyon eleştirisi: Her krize giren gelişmekte olan ülkede, yabancılara karşı bir eleştiri oluyor. Döviz fiyatlarının dalgalanması bir neden değil, sonuçtur. Arz ve talep dengesizliğinden kaynaklanıyor. Türkiye'de kurumların yanı sıra, bireyler de birbirine döviz borçlu. Talep aniden gelince, satıcı olmadığı için fiyat fırlıyor. Biz Merkez Bankası'na tüm döviz işlemlerimizi görderdik ve gelip bizi incelemelerini istedik. Zannediyorum diğer bankalara da gittiler ve bir sonuç çıkmadı. Zaten Merkez Bankası bu sistemde hangi banka ne yapıyor, tümünü biliyor.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
SABAH'ın Demokrasi Kürsüsü'nde sizde sesinizi duyurun

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır