kapat
29.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
MEHMET TEZKAN(mtezkan@sabah.com.tr )

Kızdığımız hükümetin sessiz devrimi

Kızıyoruz ama, hükümet aslında 'devrim' yapıyor..

Sessiz sedasız bir devrime imza atıyor..

Artık iktidara kim gelirse gelsin.. Kaç oy alırsa alsın..

Hazineyi kendi kasası gibi göremeyecek..

Ulufe dağıtır gibi para dağıtamayacak..

Çiftçiye hiçbir hesaba kitaba dayanmayan vaatlerde bulunamayacak..

Akşam rüyasında görüp, sabah taban fiyatı açıklayamayacak.. 'Ne verirlerse beş fazlası' da yok..

Sonra.. Kamu bankalarına da el süremeyecek.. Yani siyasetçinin artık bankası yok..

Kartvizitin arkasına 'yakınımdır' diye yazma dönemi de bitti..

İş vaadiyle oy toplama tarihe karıştı.. Çünkü devlet küçülüyor..

Siyasetçi artık ihalelere de karışamayacak..

Seçim öncesi verilen maddi destek, seçim sonrası devletten alınan ihalelerle karşılanmayacak..

Bu dönem de bitti..

Bütün bunları kızdığımız bu hükümet yaptı..

Kritik soru şu...

Yaptı da.. İsteyerek mi yaptı, zorunlu olduğu için mi yaptı?

Bakın.. Bir parti.. Bir lider çıkıp bu saydıklarımı yapmak için oy isteseydi..

İpi göğüsler, iktidar olurdu..

Yapılanlar az buz değil..

Türkiye'nin yönetim şekli değişiyor.. Milletvekilinin işlevi değişiyor.. İnsanların siyasete girme amacı değişiyor.. Siyasetin fotoğrafı değişiyor..

Siyaset çağdaşlaşıyor..

Şimdi diyeceksiniz ki.. Madem böyle.. Bu hükümet neden çıkıp..

Bize kızıyorsunuz ama, bakın biz bunları bunları yaptık diye anlatmıyor..

Dedim ya.. İnanmadan yapıyorlar da ondan..

Ülke battıktan sonra.. 700 bin kişi işsiz kaldıktan sonra harekete geçtiler de ondan..

IMF 'olmazsa olmaz.. Yapacaksınız' diyor da ondan..

Sessiz devrime imza atanlar, yaptıklarının devrim olduğunun bile farkında değil de ondan..

Seçim neden çare olmuyor?
Eskİlere gitmeye gerek yok.. 1989'dan beri aynı şey söyleniyor..

Tek çare seçim..

1991'de, 95'te, 99'da seçim yaptık..

Ama gördük ki çare değilmiş..

Bugün yine tek çare seçim deniliyor..

Gelin önce şu soruya yanıt arayalım..

Seçim neden çare olmuyor?.

Bütün savaşları gören muhabir anlatıyor..

Son 15 yılı gözünüzün önüne getirin..

Çevremizde ne çok savaş gördük değil mi?

Bizi doğrudan ilgilendiren ne çok acıya tanık olduk değil mi?

Okuyarak öğrendik.. TV'den izleyerek gördük..

Güneydoğu'daki terörü de.. Bosna'yı da.. Pazaryeri katliamını da..

Sonra Çeçenistan.. Kuzey Irak.. Makedonya.. Arnavutluk.. Şimdi de Afganistan..

Daha sayalım mı?..

Bu topraklarla bağımız vardı.. Kan bağımız.. Kültürel bağımız vardı..

Savaş uzağımızdaydı ama, aslında içimizdeydi..

Korkuyla izledik..

Biz izledik ama biri yaşadı.. Tüm savaşları gördü..

Savaş neredeyse oradaydı..

Kim mi bu?
Vedat Yenerer.. Savaş muhabiri..

15 yıldır tanırım.. Çok uzun yıllar beraber çalıştık..

Savaşın kokusunu çok önceden alır.. Yerinde duramazdı.. İlle gidecek..

Tutamazsın.. Tarihin değişimine tanıklık edecek..

Çelik yelekler bulunur.. Vedat düşer yollara.. O cephe senin, bu cephe benim..

Yaşadıklarını kitaplaştırdı..

"Ateş Ortasında Bir Savaş Muhabiri Anlatıyor"

Ukalalık yapmadan.. Ne gördüyse, ne yaşadıysa yazmış.

Birbirinden ilginç öyküler..

Savaşın gerçek yüzünü görmek.. Ateş altındaki insanların nasıl yaşadıklarını bilmek mi istiyorsunuz..

Alın size.. Dört dörtlük bir kitap..

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır