kapat
29.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
İLKER SARIER(isarier@sabah.com.tr )

Nereden buldun?..

Bay Zekeriya Temizel'in ekonomik anlayışına yönelttiğimiz eleştirilere inanılmaz çapta destek geliyor. Vatandaşın meğer ne kadar canı yanmış...

Beni tebrik eden okurlarımı tebrik ediyorum, gerçekleri bu kadar net kavramış oldukları için...

Ve hepsinin adına bir ricada bulunmak istiyorum Bay Temizel'den..

Oldu yaptı bir hata, Mali Milat ile kayıtdışı parayı ekonomiye çekeyim derken, kayıt içindeki parayı dışarıya çıkardı, olabilir, insanlık hali, fakat hassaten rica ediyoruz...

Bıraksın bizim yakamızı, batacaksak batalım, kara para daha da yayılacaksa yayılsın, ekonomiyi yüzümüze gözümüze bulaştıralım, yerlerde sürünelim, yeter ki bizi kurtarmasın!

Bir kere kurtarmaya kalkıştı gördünüz, Asiye'den beter olduk, nereden baksanız 200 milyar dolar içeri girdik!

Bıraksın bizi bildiğimiz gibi batalım!

***
Bu hususta, büyük desteğin yanısıra, haddinden fazla zeki, hayli de malumatfuruş birkaç okur değerlendirmesi(!) de gelmedi değil tarafımıza...

Sayıları üçü beşi geçmeyen okurlar diyorlar ki:

"Sen sermayeyi savunuyorsun!.."

"Kara parayı savunuyorsun!"

"Mali Milat yapmazsak nasıl kurtulabiliriz, bunun başka yolu var mı?"

Aslında cevap bile gerekmez ama olsun...

İçlerinden öğrenme yeteneği olan bir kişiyi kurtarsak, faydadır...

Bunların arasında...

"THY, batmamak için ilanlar veriyor. Milli havayolu şirketinle uç, diyor. Benim babam memurdu hiçbir zaman uçağa binemedi. Ben de hiç binemedim, öyleyse batsın bu şirket bana ne!" şeklinde düşünenler de var, bunlara cevap vermiyoruz, bizim sahamıza değil, Mazhar Osman'ın sahasına giriyorlar...

***
Şimdi geçelim cevaplara:

"Sermaye"yi savunduğum çok doğru...

Göğsümü gere gere savunduğumu da söyleyim.

Bürökrasi ve mevzuat diktatörlüğü altında inleyenin yalnızca çalışan halk değil, üreten ve yatırım yapan sermaye olduğunu da düşünüyorum, o yüzden savunuyorum.

Her çeşit "istibdat" düzeninden sadece güçlü bir burjuvazi ile kurtulunabileceğine inanıyorum, öyle biliyorum.

"Kara para" konusunda ise hadise nettir:

"Kara para dışarda kalmayı zaten sevmez, her türlü fırsatta aklanmak ister. Yeter ki, sen o imkanı yarat, güven ver!"

Kara para, kendisi "haydutluktan" geldiği için karşı tarafın "haydutluğuna" karşı çok hassas ve uyanıktır.

Dünyanın bütün kapitalist ülkeleri aynı uzun süreçlerden geçtiler, zamanla, yedire yedire kara parayı içeriye aldılar, hâlâ da tam olarak kökünü kazıyabilmiş değiller.

***
Gelelim "Nereden buldun" meselesine...

Şimdi bir ülkede parası olan vatandaşa "nereden buldun" diyebilmek için ne gerekiyor?

Kim diyecek? devlet diyecek...

Öyleyse devletin bizzat kendisinin, "Nerede ve neye harcadın" sorusunun cevabını vermesi gerekmiyor mu?

Yaygın "kayıtdışı ekonomi" bir kere benim suçum değil, devletin suçu...

Ben bu ekonomiden farzedelim 10 bin dolar para kazanmışım...

Devlet bana gel bakayım nereden buldun, demek istiyor mu? İstiyor...

Neden?..

Benim paraya ortak olacak, üzerine konacak da ondan!

Peki niye?

Kendisi iflas etmiş de ondan!..

Peki bana hiçbir zaman "nereye harcadığını" açıklamayan müflis bir patronu ben niye parama ortak ediyorum?..

Açıklayın bakalım!..

Onu da yesin diye mi?..

***
"Yasal bir toplum" yaratmaya çalışmak nihai ve kaçınılmaz hedef tabii ki...

Bunun tek mantıklı yolu, kaynakların hür teşebbüs yoluyla özel ekonomiye sevkedilmesi ve geniş çapta üretim gerçekleştirilmesidir.

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır