kapat
29.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Zor oyunu bozar


Cumhuriyetin 78'inci yılındayız. Yıldönümleri, geçmişin muhasebesini yapmak, geleceği öngörmek adına fırsatlar yaratır. Dilerseniz, bazı gerçekleri kısaca hatırlayalım.
Türkiye'nin, son10 yılına damgasını vuran popülizmde, infilak eden ekonomik programda, içine düştüğümüz krizde Devlet Bakanı Kemal Derviş'in bir sorumluluğu yok. O, kurtarıcı gibi geldi. İlk günkü rolünü oynamaya devam ediyor. Çünkü, "Borç veren, emir veriyor."

Haliyle Derviş de uygar Türkiye için, uygar dünyanın taleplerini dikte ettiriyor. Ancak şu sıralar kendisi, ilginç bir tırmandırma stratejisinin içinde görülüyor. Kabul edelim ki Derviş'in, Nisan ayında henüz dış finansman boyutu belli değil iken, Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı açıklamaya kalkışması, erken siyasi mesajlar vermesi, ülkenin kaderini Telekom yönetim kurulu üyeliklerine bağlayıp, krizden çıkışı geciktirmesi, zaman zaman dolar kuru ilan etmesi hataydı.

Son zamanlarda hepimizi gerçekten şaşırtan bir Derviş portresi ile karşı karşıyayız. Bakanlar Kurulu, YPK gibi, kritik karar organlarında ya fazla konuşmuyor ya da sınırlı bilgiler vermekle yetiniyor. VIP salonlarına girişi engelletecek kadar basından kaçıyor ama daha önemlisi, MHP'li bakanlarla tam bir soğuk savaş yaşıyor.

Ulaştırma eski Bakanı Enis Öksüz'ün istifasının ardından, Tarım Bakanı H. Yusuf Gökalp'le ters düşen Derviş, bu kez iki isimle daha karşı karşıya geldi. İlki, TOBB'un Reel Sektör Toplantıları sırasında yaşandı. Derviş, bir televizyon programına katılmak için acele edince, bakın neler oldu:

* Derviş: Önceden verilmiş sözüm var, ayrılmak zorundayım.

* TOBB Başkanı: Sayın bakan, saat daha 18.00, programınız 19.00...

* Derviş: O zaman 18.30'da ayrılım.

* Sanayi Bakanı Kenan Tanrıkulu: Bu toplantının bugün bu saatte yapılacağı, günlerde öncesinden belliydi. Buraya sorunları çözmeye geldik. Gerekirse, sabaha kadar oturup konuşmalıyız.

Derviş'i hedef alan bu sözlerin ardından, salonda buz gibi bir hava esiyor. Derken Derviş, İhale Yasası'nı ileri sürerek, Bayındırlık Bakanı Abdulkadir Akcan'la çatışır duruma düşüyor. Oysa Akcan, dersine iyi çalışıyor, ancak iki bakanın canlı yayınlarda atışmasına karşın, iki yanlıştan bir doğru çıkmıyor. Derviş, adeta taktik hatası yapıyor. Şimdiye kadar yapısal her düzenlemede taşeron görevi üstlenen Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ajay Chhibber sahneye çıkmıyor.

Kriz yorgunu, güven malülü hükümetin, yeni radikal kararlar arifesindeki uyum sorununun gün ışığına çıkması, paniğin dozunu arttırıyor ve başkent kulislerinde giderek, Derviş'in makul bir gerekçe yaratarak, seçime dönük yeni bir misyon üstleneceği kanısı hakim oluyor. Biraz da bu yüzden, ortada tek program olması gerekirken, herkes kendi programını yaparak, 2002'deki olası şoklara hazırlanıyor.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
* Odalar Birliği'nin düzenlediği son ankette, erken seçim bekleyen başkanların oranının, yüzde 57'yi aştığını,

* Reel sektörün ısrarlı vergi indirimi talepleri karşısında bunalan Devlet Bakanı Derviş'in, "Bu konuyu IMF'ye sormamız lazım" dediğini,

* İstanbul yaklaşımının KOBİ'leri kapsamadığını düşünen ASO Başkanı Zafer Çağlayan'ın, "Banka ve banka şirketlerini kurtaracaksak, biz bu işte yokuz" dediğini,

* Kapalı yönetim tarzı nedeniyle eleştirilen Hazine'de, Müsteşar'ın kapısını uzmanlara kadar tüm personele açık tuttuğunu, ancak bu açıklığın sadece görevle ilgili konularla sınırlı tutulduğunu,

ÖZEL TELEKOM DİREKTEN DÖNDÜ
KİT'lerin 2002 yılı Finansman Kararnamesi, Telekom için az kalsın kabusa dönüşüyordu. İvedi olarak imzalanması için, bakanlara gönderilen kararnamede kritik bir hata yapıldığı, son anda anlaşıldı. Özel yasa ile özel hukuk hükümlerine tabii hale getirilen ve hızla özelleştirilmesi amaçlanan Telekom, yeniden kamu şirketi statüsüne girmekten son anda kurtuldu.

Kararnamede, yer almaması gerekirken, ayrı bir bölüm ayrılan Telekom, Ulaştırma Bakanı Oktay Vural'ın kararnameden imzasını çekmesiyle, derin bir nefes aldı. Ardından, hata giderildi. Telekom, KİT Finansman Kararı'ndan muaf tutuldu. Siyasi müdahaleden arındırılması çabası, bir bakanın koltuğuna mal olan Telekom, bu hata giderilmeseydi, az kalsın yeniden klasik KİT oluyordu.

www.superbahis.com
www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır