kapat
05.09.2001
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Editör
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ABDURRAHMAN YILDIRIM(yildirim@sabah.com.tr )

Ekonomide yol ayrımı

Bir kaç yabancı banka yeniden döviz almış ve bu nedenle dolar dün 1.450 bin liraya doğru gitmiş. Faizler yükselmiş. Bahçeli'nin yüzü asıkmış, Vurgun Operasyonu'ndan dolayı hükümetten çekilebilirmiş. Ağustos ayı enflasyon rakamları içinde çekirdek enflasyonun yüksek çıkması gelecek aylar için iyiye işaret değilmiş. Bunlar piyasaları ürküten gelişmeler. Mali piyasalarda göreli olarak ortaya çıkan bir kaç haftalık iyileşme eğiliminin bozulmasından korkuyorlar. İstikrarın korunması açısından içinde bulunduğumuz günler bu nedenle önemli.

Bir iki günlük hareketler dışında genelde faizler düşüş eğiliminde.

Döviz kurlarında sağlanan bir hafta 10 günlük düşüş ekonomi yönetimini umutlandırmış durumda.

Bankaların kriz sonrasında yurtdışından borçlanmaları yeniden başladı. Bu durum, kurların kontrol altında tutulması ve ekonomiye kaynak sağlanması açısından önemli.

İhracatta ve turizm gelirlerinde artış devam ediyor, ithalat düşüyor. Buna bağlı olarak dış açık bu yıl tersine çevrildi.

* Kritik dönem- Ağustos ayında ortaya çıkan mali piyasalardaki bu iyileşmenin bir kaç hafta daha devam etmesi halinde ekonomide kötüye gidişi durdurmak, hatta tersine çevirme kolaylaşacak. Kriz soluklanıp yeni bir hamle yapma yerine yorulmuş olacak ve belki de havlu atacak.

Bu açıdan bakınca ekonomide kritik bir dönemden geçiyoruz. Ya Ağustos ayında başlayan göreli iyileşme süreci bozulacak ve bu durumda kötüye gidiş devam edecek, 5-6 haftalık kazanımı yine kaybetmiş olacağız. Ya da iyileşme sürecinin devamıyla sonbahara daha güçlü gireceğiz ve krizde kötüye gidişi durduracağız. Yani ekonomide yol ayrımına iyice yaklaşılmış.

* Daralmanın etkileri- Türkiye'ye bu hafta gelecek olan IMF heyetiyle yapılacak pazarlıklar ve alınacak önemlerler bu yol ayrımının bir parçası olabilir.

Hazırlık çalışmaları süren ve ekim ortasında Meclis'e sunulacak olan 2002 bütçesindeki hedefler de, yol ayrımı doğrultusunda yapılabilir.

Ekonomi yönetimini yol ayrımına zorlayan temel unsur milli gelirdeki büyük düşüş olacak. Çünkü milli gelirin beklenmedik ölçüde düşmesi kamu kesimini ekonomi politikalarını yürütme açısından zorlayacak.

Öncelikle vergi gelirleri azalacak. Çünkü şirketler kar değil zarar ediyor, istihdam artmıyor, azalıyor, üretim, tüketim, ithalat düşüyor. Bu alanlar verginin kaynakları.

* Yeni eylem planı- Daralan mali piyasalar ve daralan milli gelir içinde artan kamu borçlarını çevirmek zorlaşıyor. İşte piyasaları asıl meşgul eden sorun bu. Yoksa bu yılı atlatacağımıza, iç borçları çevireceğimize inanç oluşmuş durumda. Ancak 2002 yılında hem IMF kridisi yok hem de artan iç borçlar nedeniyle kamu kesiminin borç servisi yüksek. Dolayısıyla konsolidasyon kuşkusu bu yıl için ortadan kalktı ama gelecek yıl için oluştu.

İç borçların çevrilmesi konusunda önümüzdeki dönem Hazine'nin yapacakları, ekonomi yönetiminin alacağı kararlar faiz ve döviz kurunun seyrinde belirleyici olabilir. Döndürülemez denen bu yılki borçlanmayı Hazine döndürüyor. Ancak bugünkü koşullarda 2002 bu yıldan daha zor görünüyor. Piyasaların ikna edilmesi açısından ekonomi yönetiminin gelecek yıla ait ortaya şimdiden yeni eylem planı koyması gerekiyor.

* Sonuç- "Geleceği iyi görmezseniz, bugün de kazanamazsınız" Yunan Atasözü

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır