kapat
05.09.2001
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Editör
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )

Adisyonlu eğlence komedisi!..

Gece kulübü, bar, diskotek, meyhane, gazino, pavyon ve içkili yerlerde, adisyon uygulaması tam bir komediye dönüştü. Hem de bir perdelik değil, birkaç perdelik komediye...

İsterseniz, "komedi" olarak adlandırdığımız olayları anlatalım, kararı siz verin. Konuya girmeden önce, "adisyon" denilen olayın ne olduğunu da kısaca açıklayalım ki, bilmeyenler olaya yabancı kalmasın.

Adisyon, Maliye'nin bar, meyhane, gazino, pavyon, gece kulübü, diskotek, eğlence yerleri ile içkili lokantalarda düzenlenmesini zorunlu kıldığı, resmi bir belge. Bu belge, sipariş alınırken düzenleniyor, müşterinin masasına bırakılıyor. Daha sonra ilave siparişler de yine bu belgeye yazılıyor. Müşteri hesabı öderken de, adisyon düzenlendiği için, mecburen fiş veya fatura veriliyor. Bazen Maliyeciler o eğlence yerine aniden geliyor ve masaları dolaşıp, adisyon düzenlenip düzenlenmediğini, tarih ve saatin belirtilip belirtilmediğini kontrol edip, duruma göre tutanak tutuyorlar ve ardından da ceza kesiliyor.

Komedi nerede?
Şimdi diyeceksiniz ki, bu uygulama güzel birşey, peki komedi bunun neresinde... Hemen anlatalım.

1- Adisyon Geldi ve Gitti

5 Ağustos 2001'de, 20 Ağustos 2001'den itibaren uygulanmak üzere içkisiz lokantalar ile kafetarya ve pastanelerde de "adisyon uygulanacak" denildi (Bkz. 298 No.lu VUK Genel Tebliği). Hemen ardından, 18 Ağustos 2001'de bir başka tebliğ yayımlandı ve içkisiz lokantalar ile kafetarya ve pastanelerde 20 Ağustos 2001'den itibaren "adisyon uygulanmayacak" denildi (Bkz. 299 No.lu VUK Genel Tebliği).

Şimdi size soruyoruz, önce içkisiz lokantalar ile kafeterya ve pastanelerde de, fiş ya da fatura düzenlenmesini sağlamak yani vergi kaçağını önlemek için, "adisyon düzenlenecek" diyorsunuz. 13 gün sonra da, "Böyle bir uygulamaya gerek yok. Dediğimden vazgeçtim" diye açıklama yapıyorsunuz.

Bunun adı komedi değildir de nedir?

2- Ceza Zaten Yok!..

Şimdi gelelim diğer komediye.

Maliye'nin uygulamasına göre, düzenlenmeyen her bir adisyon için "35 milyon TL" özel usulsüzlük cezası kesiliyor. Yani 20 masaya adisyon düzenlenmemişse 700 milyon TL. ceza kesiliyor. Bir hafta sonra yine aynı durum tespit edilirse, adisyon düzenlenmeyen masa başına yine ceza kesiliyor.

Ceza kesiliyor ama kesilen cezanın, kanunda maddesi yok. Daha açık bir anlatımla, Vergi Usul Kanunu'nda ve diğer vergi kanunlarında, böyle bir cezanın kesileceği ve tutarı yazılı değil!..

Olay Danıştay'a intikal ettiğinde, Danıştay; "adisyon, Vergi Usul Kanunu'nun "özel usulsüzlük cezası" kesilmesiyle ilgili 353. maddesinde, sayılan belgeler arasında yer almıyor. Bu nedenle, kanunsuz ceza olmaz" diyerek, adisyon cezasının tamamını kaldırıyor.

Özetle, Maliye adisyon düzenlemeyen eğlence yerlerine, yüzmilyonlarca lira "özel usulsüzlük cezası" kesiyor. Ancak, bu cezanın kanuna konulması unutulduğu için, itiraz edildiğinde Danıştay, kesilen cezaları "kanunsuz ceza olmaz" diye sürekli iptal ediyor.

Nasıl, bu da ayrı bir komedi değil mi?

Yüzbinlerce mükellef perişan oldu
31 Ağustos Cuma Günü idari tatil ilan edilince, "Nasıl olsa tatil" diye düşünüp, vergi ve SSK primi borcunu yatırmayanlar, zor duruma düştü

29 Ağustos 2001 Çarşamba günü, hükümet tarafından, 31 Ağustos Cuma gününün, 30 Ağustos Perşembe günü ile birlikte "idari tatil" ilan edilmesi ve 30 Ağustos Zafer Bayramı tatilinin Cumartesi ve Pazar günü ile birlikte "dört günlük tatil" olarak açıklanması, yüzbinlerce mükellefi perişan etti. İdari tatili, resmi tatil zanneden mükellefler; "nasıl olsa vergi daireleri ve SSK kapalı" diye, vergi ve sigorta primlerini Pazartesi günü yatırınca, "yüzde 10 gecikme zammı" ödemek zorunda kaldı.

ASIL PERİŞAN OLANLAR
Bu arada, birikmiş vergi ve SSK primi borcu olanlar, çok zor duruma düştü. Birikmiş borçlarını "tecil ve taksitlendirme" talep edip, 18 ayda yıllık yüzde 3 faizle ödeyenler, bir taksitin geç ödenmesi nedeniyle, kalan borçları için,

* Taksitlendirmeden yararlanamayacak,

* Yıllık yüzde 3 faiz yerine yıllık yüzde 120 yani aylık yüzde 10 gecikme zammı ödeme durumuyla karşı karşıya kalacak.

Burada mükellefler belki kanunen haksız ama idari-resmi tatil ayırımını bilemeyecekleri için "vicdanen" haklı. Hükümet, tatili açıkladıktan sonra, vergi daireleri ve SSK'nın Cuma günü açık olduğunu, defalarca radyo ve TV'den duyurmalıydı. İyiniyetli mükellef, bir anlamda, hükümet tarafından yanıltılmış ve perişan olmuştur.

Maliye Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önümüzdeki günlerde, bu soruna "acil bir çözüm" getirmezlerse, yüzbinlerce mükellef perişan olacak.

Vergi dairelerinin Cuma, Cumartesi ve Pazar günü kapalı olduğunu sananlar arasında vergi numarası almak isteyenlerde vardı. Nitekim, Pazartesi günü tüm vergi dairelerinde işte bu kuyruklar oluştu. Bilgisizlik nedeniyle vergisini ödeyemeyen mükelleflere kolaylık sağlanması gerekiyor!

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır