kapat
05.09.2001
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Editör
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

EMRE AKÖZ


"Evlenilecek kadın" ve çifte standart


Dünkü yazımızı okuyanlar hatırlayacaktır:

"Evlenilecek kadın-evlenilmeyecek kadın" şeklinde bir ayrım yapmanın saçma bir şey olmadığını belirtmiştik.

Şimdi ortaya başka bir soru atmak istiyorum.

Taraf tutmak için değil, sadece tartışmak için...

Buradaki yazıyı okuyan bir kız arkadaşım şöyle dedi: "Evet... Mesela benim vücudum güzel değil ama örneğin dünya vücut şampiyonu bir erkekle ile beraber olmak isteyebilirim."

Bunu söylerken, insan arzularının ne kadar geniş, renkli hatta sınırsız olduğunu... Üstelik bu hayaller kurulurken, kişinin çoğu kez hayal ile gerçek arasında bir kıyaslama yapmadığını anlatmak istiyordu: "Benim bedenim güzel olmayabilir ama bu benim güzel bedenli bir kişiyi arzulamama engel değil."

Peki aynı mantığı "evlenilecek kadın" tartışmasına uyguladığımızda neyle karşılaşıyoruz?

Örneğin Mehmet Ali Erbil evlenmek için "bakire" bir kız aradığında ona kızıyoruz... Nefise Karatay, "Onun da eline 5 bin kadın eli değdi" derken, Erbil'in çift standartlı yaklaşımına parmak basıyordu. Yani, "Eğer biz kirlendikse, o da kirli" diyordu özetle.

Bu kirli-temiz tartışmasına girmeden soruyorum: Mehmet Ali Erbil'in böyle bir arzuya sahip olmanın, vücudu güzel olmamasına karşın güzel vücutlu bir erkekle birlikte olmak isteyen kadından temelde bir farkı var mıdır? Varsa, bu fark nedir?

Tartışalım...

(emreakoz@sabah.com.tr)

www.superbahis.com
www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır