kapat
15.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )

Döviz vergisinde son durum ne?

Çok kişi, tasarrufunu döviz olarak muhafaza ettiği ve değerlendirdiği için, döviz gelirlerinin vergilendirilmesi, geniş bir kesimi yakından ilgilendiriyor. Temmuz başı itibariyle, döviz mevduatının 35 milyar dolar, TL. mevduatının da 29 milyar dolar olması da, konunun önemini net olarak ortaya koyuyor.

Dövizlerden sağlanan getiriyi "kur farkı", "faiz geliri" ve "döviz bonoları" olarak, üçlü bir ayırıma tabi tutarak açıklamakta yarar var.

Kur farkı
1- Gerçek Kişilere Ait Olanlar

Gerçek kişilere ait dövizlerin, kur farkı; gelir vergisine ve stopaja tabi değil. Başka bir anlatımla, evdeki kasada ya da bankada bulunan dövizlerin, kur artışından doğan getirisi, vergiye tabi değil.

2- Ticari İşletmeye Ait Olanlar

Ticari işletmeye, örneğin bir anonim ya da limited şirkete ait olan dövizlerin, kur farkı da gelir olarak gösterilir ve vergisi ödenir. Bu durum, Türkiye'ye yatırım yapmak için döviz getiren, yabancı yatırımcı firma için de aynıdır. Örneğin, 1 Şubat 2001'de Türkiye'ye 10 milyon dolar getiren bir yatırımcı, Ağustos ayı itibariyle dolarları hiç dokunmadan aynen muhafaza etse dahi, kur artışı nedeniyle, yaklaşık 6 katrilyon TL. kazanç sağlamış kabul ediliyor.

Faiz gelirleri
1- Ticari İşletmeye Ait Olanlar

Tutarı ne olursa olsun, örneğin 100 dolar dahi olsa, elde edilen faizin, gelir olarak defterlere yazılması gerekiyor. Faiz ödemesi yapılırken, yüzde 16 "Gelir Vergisi Stopajı" ve bunun yüzde 10'u oranında "fon payı kesintisi" uygulanmakta, böylece faizden toplam yüzde 17,6 kesinti yapılmaktadır. Yapılan bu kesintiler, beyanname üzerinden hesaplanan geçici vergi ve kurumlar vergisinden mahsup edilmektedir. Ancak önümüzdeki günlerde stopaj oranının iki puan artırılarak yüzde 16'dan 18'e çıkarılması sözkonusu.

2- Gerçek Kişilere Ait Olanlar

a) Türkiye'deki Bankalar

Gerçek kişilerin, Türkiye'deki bankalardan, döviz mevduatları üzerinden aldıkları faizler, yüzde 16'sı Gelir Vergisi Stopajı, bunun yüzde 10'u da fon payı kesintisi olmak üzere, yüzde 17,6 oranında kesintiye tabi. Ancak, önümüzdeki günlerdeki günlerde stopaj oranının iki puan artırılması sözkonusu.

Bu kişiler, elde ettikleri döviz faizinin tutarı ne olursa olsun, yıllık gelir vergisi beyannamesi ile bu gelirlerini beyan etmezler. Örneğin, 2001 yılında, Türkiye'deki bankadan 1 milyon dolar faiz geliri elde eden bir gerçek kişi, bu geliri nedeniyle beyanname vermez, gelir vergisi de ödemez.

b) Yurtdışı Bankalar, Offshore Hesaplar

Tutarı ne olursa olsun, beyana tabidir. Örneğin, 2001 yılında 100 dolar faiz geliri elde edilse dahi, 2002 yılı Mart ayında yıllık gelir vergisi beyannamesi ile bu faiz geliri beyan edilecek.

Döviz bonoları
Yüzde 12 faizle, Hazine tarafından geçtiğimiz günlerde satılan 500 milyon dolarlık döviz bonolarını alan, gerçek kişiler vergi yönünden "stopaja tabi olmama" ve yükseltilen "beyan eşiği" nedeniyle avantajlılar.

Yapılan açıklamaya göre, kamu kağıtlarından elde edilen faiz gelirinin beyan sınırı, Meclis açıldığında, bir yasa ile 4,9 milyar TL.'den, 50 milyar TL.'ye yükseltilecek. 50 milyar TL.'lik bu istisna, ailenin her bireyine ayrı ayrı uygulanacak. Bu durumda, örneğin 200 dolarlık döviz bonosu alan bireysel yatırımcı, 24 bin dolar faiz geliri elde edecek.

- Bu 24 bin dolar, stopaja tabi olmayacak. Net olarak ödenecek.

- 50 milyar TL'nin de altında kalacağı için, beyanname tabi olmayacak ve yıllık gelir vergisi ödenmeyecek.

Yüzde 12 net getiri sağlayan bu tasarrufçu, aynı geliri, döviz mevduatına, bankaca yüzde 15 ve daha fazla brüt faiz ödenmesi halinde elde edebiliyor...

www.sigortam.net


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır