kapat
04.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Tombul güzeldir


Çok, hem de çok yakında, zayıflamaya zorlanan neslimiz eski cüssesine kavuşacak. Her yerde abur cubur yemenin erdemlerinden söz edilirken, "tombul güzeldir" egemen estetik anlayışın yeni sloganı olacak
Çeşit çeşit hazır yemeğin günlük hayata böylesine girdiği, mantının buzluktan sofraya yolculuğunun bir dakikayı geçmediği, akla gelebilecek her tür tatlıyı hazır bulabildiğimiz bir çağda, bunları yememek için verdiğimiz mücadele aslında ne büyük bir ironi!

Toplum dışına itilen sigara tiryakileri gibi, "şokella kaşıklamaya bayılanlar," "bir kutu Pringles'ı bir oturuşta bitirenler," "yarım ekmek kokoreç yiyenler" gibi, yepyeni tanımlamalar ortaya çıkmaya başladı.

İngiltere'de 'Rubenesk' görüntü, yani 'etine dolgun' vücut tipi yeniden estetize edilmeye başladı bile. 'Tombul devrimi' birkaç sene önce başladı aslında. Omega şirketi kadeti çıkmış mankenleri kullandığı gerekçesiyle reklamlarını İngiliz Vogue dergisinden çekince, dergi radikal bir kararla 'Sarışın İngilizler' serisine, yazar Roald Dahl'ın etine dolgun torunu Sophie Dahl'la başlamıştı. Hatta Sophie'nin yeterince dolgun olmayan hatları bilgisayar yardımıyla Müjde Ar boyutlarına getirildi. Ondan sonraki aylarda da Vogue'un kapağında tombul mankenler boy gösterdi.

Ünlü İngiliz kozmetik firması The Body Shop ise radikal bir reklam stratejisiyle Ruby'yi icat etti. Ruby, kat kat göbekli, koca memeli bir Barbie'ydi. Firmanın sloganı da şuydu: "Dünyada üç milyar topmodel'e benzemeyen kadın var... Ve sekiz tane de benzeyen."

ŞİŞMANLAR TOPLANIN!
Geçen kış İngiliz TV kanalı ITV, "Fat Friends" (Şişman Arkadaşlar) dizisini başlattı, 'Sporty Spice' gözümüzün önünde 'Sumo Spice'a dönüştü ve günümüzün en kendine güvenen şişman kadını Roseanne Playboy'a poz vereceğini açıkladı. Sıradan kadınlara hitap eden İngiliz dergisi BBW, Nisan sayısında şişman model Chrissie Marie Crawford'u kapağına yerleştirdi. Geçmişte hiçbir agresif pazarlama stratejisi olmamış, tarihi Victoria dönemine kadar giden Marks & Spencer, TV reklamlarında İngiliz kadınlarının ortalama ölçüsü olan 44'lük bir modeli çırılçıplak soyup, reklamın sonunda da "Ben normalim" dedirtti.

Amerika'da Reagan'lı, İngiltere'de Thatcher'li ve Türkiye'de de Özal'lı 80'ler, 'çok' olanın, 'fazla'nın, 'aşırı'nın özendirildiği dönemlerdi.

Anoreksik görüntünün estetize edildiği "kemik güzeldir" dönemi ise tam da bu dönemden sonra iyice ivme kazandı.

Şimdi 90'ları da geride bıraktık. Bridget Jones ve Kathy modern kadınlar adına tüm sıskalara lanet okuyorlar. Bizde de "Kaltak" isimli kitabıyla tanınan Elizabeth Wurtzel, yeni kitabı "The Bitch Rules" (Kaltak Kuralları)'nda tüm kadınlara diledikleri kadar çikolatalı pasta yemelerini, "Çikolatalı Pasta Devrimi"nin onları özgürleştireceğini söylüyor.

Göbeğimizle barışmanın zamanı geldi galiba...

emrah_guler@hotmail.com

Emrah GÜLER

www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır