kapat
28.07.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

banner
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
SELAHATTİN DUMAN(sduman@sabah.com.tr )

Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir amma..

Dijital sistemlerin aşırı hassasiyetine dair söylenenlere kulak asmayın.. Benim başım bir dijital aletle derde girdi oradan biliyorum.. Alet zıvanadan bir çıktı ki o saatten itibaren ne sövmek fayda etti ne dayak..

Sabahın körü.. Sekiz mi dokuz mu ne? Kafayı yastığa vurmuşum, uyuyacağım.. Bir ses beni yataktan zıplantı..

- "Vaniiii.. Vaniiii.."

Bildiğiniz araba alarmı sesi.. Kendi kendime yattığım yerden "Hırsız milleti güpegündüz kudurmadı ya!" dedim.. "Mutlaka arabasına meraklı biri vardır, alete kedi köpek değmiştir, alarm çalışmıştır.. Şimdi sustururlar.."

Fakat meret susmak bilmiyor.. "Vaniiii.. Vaniiii.." sesi giderek dayanılmaz hale geliyor..

***
Bir dakika, iki dakika, beş dakika.. Ulan ne alarm sesiymiş.. Arabayı bırakın soymayı, sanki işkenceye almışlar.. O da sesini Avrupa'daki İnsan Hakları Mahkemesi'ne duyurmaya çalışıyor..

Sinirlerim dayanmadı.. Pencereyi açtım.. Diyaframımda güç toplayıp, nefesimi dışarıya saldım:

- "Ayıptır kardeşim ayıptır.. Burası dağ başı mı? İnsan konuya komşuya saygılı olur.. Hastası var, dinleneni var.."

Ben böyle bağırıyorum ama kendi sesime karşılık veren yok.. "Vaniiii.. Vaniiii.." viyaklaması ise bana aldırmıyor bile.. Devam etmekte.. On dakika mı ne sürdü, sonunda kesildi..

Hırsız daha iyiydi..
Oldum olası bu alarm sistemlerine inanmam.. Pek işe yaradığı görülmemiştir.. Arabaya korsun, aleti hassas ayarda tutarsın.. Her kedi geçişinde viyaklar.. Hassasiyetini azaltırsın, hırsıza kolaylık olur..

En iyisi arabayı park ettiğin yere 22'lik zincirle bağlamaktır..

Gerçi ben inanmam, dedim ama benim başımda da böyle bir sistem var.. Oturduğum evi yaşanır hale getiren mimarımız Gürsel Bey, namımıza bakıp bizi para sahibi sandığından eve böyle bir sistem kurmuş..

Her odaya, TRT mikrofonu büyüklüğünde bir alet koymuş.. Girişte de bir panosu var.. Evden çıkarken şifresini yazıp panoyu çalıştıracaksın, yokluğunda hırsız ziyarete gelirse alet ötecek..

Odalardaki mikrofon büyüklü cihazlar, harekete hassas.. El kol salladın mı kırmızı bir ışık yanıyor ki bu "seni gördüm" manasına geliyor.. Lakin panoyu bir kere bile kullanmamışım..

Birkaç gün önce bu panonun huyu değişti.. Yarım saatte bir "Biiip.. Biiip" diye sesler çıkarmaya başladı..

Ben de her seferinde panonun kapağını açıyor, telefon tuşlarına benzeyen sistemin en altındaki kareye ya da yıldıza basıyordum, böylece sesler kesiliyordu..

***
Buraya kadarı iyi de aletin cesareti giderek arttı.. Yarım saatte bir gelen ötmelerin süresi kısaldı.. Yirmi dakikada bire indi.. Dün gece tamamen çıldırdı.. Beş dakikaya kadar düştü..

Bu meretin bir programı olduğu belli olmasına belli de ben program dışı tutulduğumdan habersizim.. O yüzden tuşlara rastgele basmaktan başka şansım yok..

Artık kısmetime.. Bazen bir dakikada bir bipletiyoruz evi, bazen iki dakikada bir..

Cihazın panosunda ekstradan beş tuş daha var ama onların da ne işe yaradığı bence meçhul.. Hangisine basarsan bas, alet sonunda bipleyecek bir bahane buluyor..

Böyle böyle gece yarısından sonra 04.30'a kadar geldik.. Ancak bu saatten sonra "Biplemelere.." benim vücut hareketimin sebep olduğunu keşfettim..

Gidip yıldız tuşuna basıyorum, ses kesiliyor.. Televizyonun karşısına oturuyorum.. Salonda beni izleyen mikrofon benzeri fotosentez aleti tam karşımda olduğundan kıpırdamamak lazım.. Eeee! Cıgara içeceksin, çayını yudumlayacaksın.. Kıpırdamayıp ne yapacaksın?

İşte burası benim alarm aletini hiç enterese etmiyor.. Cıgaraya uzandığım an alet hareketi farkediyor "Biiip.. Biiip.." sesleri başlıyor.. Aletin ötmemesi için günah çıkarır gibi kıpraşmadan oturman lazım..

Cıgara içmek yasak!
Kurnazımdır! Ayrıca teknoloji ile inatlaşacağım.. "Ben de kalkar cıgaramı başka yerde içerim.." dedim.. Kapının önüne çıktım.. "Bipleme.." olayı yeniden başladı..

Baktım tepemde, yani kapının önünde bir fotosentez aleti var.. Tepesinde de kamera ışığı gibi kırmızısı yanmakta..

Peki, deyip panodaki yıldıza bastım.. Alet sustu.. Mutfağa geçtim.. Cıgarama orada devam edeceğim.. Evin içi yine "Bipliyor.."

Kendi kendime "Ulan biplerse biplesin, bunun bir süresi vardır herhalde.. On dakika, onbeş dakika.. Sonunda kesecek sesini.. Dayan.." diyorum ama what fayda?

Kesintisiz bipleme sesi kadar insanı çıldırtan birşey yoktur.. Bildiğiniz çin işkencesi.. Ha adamı bir direğe bağlamış, kazıttığın başına sürekli su damlatmışsın.. Ha evine alarm sistemi kurmuşsun..

Yıldıza basıp balkona koşuyorum, orada da bir fotosentez aleti var.. Salona geçiyorum orada da var.. Tuvalete girdim.. Sağolsun Gürsel Bey.. "Selahattin Bey'in ...'nu çaldırmayalım.." fikriyle hareket ettiğinden oraya da bir tane koydurmuş..

***
Pes edip koltuğa oturdum.. Televizyonun kanalı da ayarlı.. İnat ettim kımıldamayacağım..

İyi de bunun mantığı ne? Sanki hırsız eve girmiş, beni bağlamış..

Bu arada içimden DCS markalı sisteme kalayın envaisini basıyorum.. Ağzıma geleni aklımdan söylüyorum.. Lanet aletin sanki insan gibi fikri var.. İçimden ettiğim küfürleri sezdi sanki.. Hiç kımıldamadığım halde yine "Biplemeye.." başladı..

Sanki ben içimden "Senin gibi alarm cihazının taaa.." diyorum, o da bana:

- "Ben de senin.." diye karşılık veriyor..

Dayanamayıp panoya saldırdım.. Bir yumruk attım.. Tık yok! Bipleme sürüyor.. Oysa elektronik cihazlar hassastır.. Ne bileyim, bizim gazetedeki cıgara yasağı:

- "Bilgisayar pasif içici olmaya tepki gösterip, çalışmaz.." diye konmuştu.. Benim alarm panosu bırakın hassasiyeti, resmen dayak arsızı çıktı.. Bir giriştim ki bu kadar olur.. Resmen "Hak arama mitinginde coplanan memurlara" döndürdüm, bana mısın demedi.. Bildiğini okuyup "biplemeye.." devam etti..

YARIN: Teknoloji ya yenilecek ya yenilecek!


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır