kapat
23.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi


Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
YAVUZ DONAT

"Son" ya da "başlangıç"

Anayasa Mahkemesi'nin, Fazilet Partisi hakkında dün verdiği "temelli kapatma" kararı kesinlikle ve hiç kimse için sürpriz değil.

Bunu "sadece tek bir örnekle" açıklayabiliriz...

Başbakan Bülent Ecevit, TBMM Başkanı Ömer İzgi'yi ziyaret etmişti.

Bu görüşmede Başbakan, TBMM Başkanı'na "çok önemli bir soru" sordu:

- Anayasa Mahkemesi Fazilet'i kapatırsa... Mahkemenin "gerekçeli kararı açıklaması" tabii ki belirli bir süre alacak... İşte o süre içinde Anayasa değişirse... Parti kapatmak güçleştirilirse... Fazilet ile ilgili kapatma kararı ortadan kalkar mı?

"Hukukçu Ömer İzgi" hiç düşünmeden yanıt verdi:

- Hayır.

Ve "gerekçesini" de söyledi:

- Anayasa Mahkemesi kapatma kararı verirse... Bu kararın açıklandığı andan itibaren, Fazilet'in tüzel kişiliği sona erer.

Başbakan "Fazilet'in kapanacağını" biliyordu.

Bilmeseydi, "yeni bir formül... Son bir çıkış yolu" arayışına girer miydi?

***
Anayasa Mahkemesi'nin kararında da "Başbakan'ın sorusunun yanıtı" var.

Başkan Mustafa Bumin açıkladı ki:

- Kapatma kararı ile birlikte, partinin tüzel kişiliği de sona ermiştir.

***
Kapatma kararı hakkında Anayasa Mahkemesi'ne birşey söylemek güç.

Mahkeme "yürürlükteki yasalara göre" karar verdi.

Bu yasaları değiştirmeyenler, şimdi "suçu, kusuru" Anayasa Mahkemesi'ne "ciro" etmesinler.

Başsavcı, davayı "iki yıl, bir buçuk ay önce" açtı.

Yüce Meclis "bu süre içinde" Anayasa'yı değiştiremez miydi?

"15 milyar dolar gelecek diye" sabahlara kadar çalışan Meclis, Anayasa'yı değiştirmek için de "benzer bir gayret" gösteremez miydi?

Demokratikleşmenin "on beş milyar dolar" değeri yok mu?

***
Dün TBMM Başkanı ile birlikteydik.

"Antenlerini" Anayasa Mahkemesi'nden gelecek habere dikmişti.

Bir ara dedi ki:

- İlk işimiz Anayasa'yı değiştirmek olmalı... Parti kapatmak demek "tabelaya ceza vermek" demek... Tabelanın günahı ne?.. Asıl "demokrasi suçu işleyen" cezalandırılmalı... Tüzel kişiliğe değil, suçu işleyene ceza verilmeli.

***
Dün verilen kapatma kararı "Fazilet'in temel çizgisini" pek etkilemeyecektir.

Gücünü "azaltmayacaktır."

Aksine...

"O kesimi" mağdur durumuna düşürecektir.

"Bileyecektir."

Fazilet düne kadar "doğru dürüst muhalefet" yapamıyordu.

Önümüzdeki süreçte görülecektir ki...

İktidar değil ama "muhalefet güçlenecek."

***
Tabii Fazilet'in de eleştirilecek yanı çok.

"Sistemle" kavga etti.

"Diyalog... Uzlaşma" gibi kavramları gözardı etti.

"Türkiye gerçeklerini" yok farzetti.

Ama herşeye rağmen...

Bunun cezası "kapatma" olmamalıydı.

Açıkçası...

Siyaset sektörü "samimiyetsizlikte şampiyon oldu" ve Fazilet kapandı.

www.sigortam.net


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır