kapat
08.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
YAVUZ DONAT

Eylül sancısı

Meclis Başkanı Ömer İzgi'yi ziyarete gittiğimizde... Odasında MHP İstanbul Milletvekili Nazif Okumuş vardı.

Konuştukları konu "Meclis çalışmalarıydı."

Okumuş, "Sadettin Tantan'ın çok eski dostudur."

Söz ister, istemez Tantan'dan da açıldı.

Okumuş dedi ki:

- Ankara dışına çıktı... Kendisini uğurladık... Bir süre dinlenecek... Konuşmayacak... Polemiklere katılmayacak... Bir konuda aşırı hassas."

Tantan'ın "aşırı hassas olduğu konu" şu:

- Türkiye zor bir dönemden geçiyor... Bir polemik... Lüzumsuz bir konuşma... Ufak bir siyasi tartışma hemen ekonomiyi olumsuz etkiliyor... Böyle bir ortamda ekonomiye zarar verecek, krize sebep olacak bir harekette bulunmamalıyım...

***
Nazif Okumuş'a sorduk:

- Tantan ne zaman konuşacak?

- Bilemiyorum... Ancak, biz kendisini yolcu ederken dedi ki... Konuşacak bir şey yok... Zaten millet herşeyi biliyor... Konuşması gereken ben değilim... Halk konuşur.

***
Tantan, İçişleri Bakanlığı'ndan Devlet Bakanlığı'na zaten "istifa etsin diye" kaydırıldı.

Bu nedenledir ki...

İstifası, Mesut Yılmaz'ın deyimi ile "no sürpriz."

Eğer istifa etmeseydi...

"Rütbe indirimini" içine sindirseydi...

İşte o sürpriz olurdu.

Fakat...

Bakanlığın yanısıra partiden de istifası "sürpriz."

Tantan "bekleyebilirdi."

Parti grubundaki ve tabanındaki "gücünü... Etkisini" ölçebilirdi.

Ve istifayı "orta vadede" düşünebilirdi.

Ama "bunu yapmadı."

Neden?

Kafasında "yeni bir oluşumun içinde yer almak" mı var?

Yoksa, mevcut partilerden birine... Örneğin MHP'ye girmek mi?

Nazif Okumuş bu konuda TBMM Başkanı Ömer İzgi'ye şunları söyledi:

- Çok dikkatli... Kesinlikle aceleci değil... Sağdan, soldan gelen "sensiz olmaz... Sen parti kur, yüzde elli oy alırsın... Millet senin işaretine bakıyor" gibi dolduruşlara gelmeyecek kadar basiretli... Tabii böyle bir dönemde kendisine "buyur, bize gel, seni bağrımıza basarız" demeyi doğru bulmadım... İki nedenle bunu yapmadık... Birincisi, olay henüz çok taze... İkincisi... ANAP ile koalisyon ortaklığı yaparken... Akşamdan sabaha bize çağırmak şık olmazdı.

***
Nazif Okumuş'la bir süre "Tantan'ı konuştuk."

MHP'nin Tantan'a, Tantan'ın da MHP'ye bakışını.

Okumuş dedi ki:

- Merhum Başbuğ (Alpaslan Türkeş) Tantan'ın babasını çok severdi... Onun dükkânına kadar gitmişti... Tantan'ı da daima takdir etmiştir... Tantan, Fatih'te, ANAP'ın Belediye Başkan adayı olunca... Hatırlayacaksınız... MHP olarak seçime asılmamıştık... Tantan'ı desteklemiştik.

***
Sahi, Tantan ne yapacak?

Şu aşamada bunu Tantan'ın kendisi de bilmiyor. Zira...

"Yeni oluşum" denilen şey o kadar kolay değil. Sadece "milletin sevgisi" yetmez.

"Kadro" ister.

"Para" ister.

***
Yeni oluşum konusuna girmişken...

Sonbahar'ın oldukça hareketli geçeceğini söyleyebiliriz.

"TOBB bünyesinde... Fuat Miras çevresinde" gelişen öyle olaylar var ki...

"Öyle işbirlikleri" üzerinde görüşmeler yürütülüyor ki...

Öte yanda "Mehmet Ağar ve arkadaşları" öyle farklı çevrelerle dirsek temasındalar ki...

Eylül "yeni doğumlara... Yeni dengelere" gebe.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır