kapat
03.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Garildi
 

Egebank'ta 'infial' şoku


Egebank'ı 1.2 milyar dolar zarara uğrattıkları gerekçesiyle İstanbul DGM'de yargılanan sanıklar, serbest bırakılmaları "toplumsal infial yaratır" gerekçesiyle tahliye edilmedi
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilen Egebank'ı, "teşekkül oluşturmak suretiyle sistemli ve planlı olarak 1 milyar 200 milyon dolar zarara uğrattıkları" öne sürülen 19'u tutuklu 36 sanığın yargılandığı davanın 2 gün süren ilk duruşmasında sadece ofis boy tahliye edildi. Mahkeme heyetinin aralarında Yahya Murat Demirel ve Nail Keçili gibi isimlerin bulunduğu sanıkların tahliye talebini, "toplumsal infiale neden olur" gerekçesiyle reddetmesi yeni bir tartışma başlattı. Hukuk çevreleri "toplumsal infial" ihtimalinin tek başına yeterli gerekçe olmadığını ifade ederken, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, asıl olan yargılama biçiminin "tutuksuz yargılama" olduğunu söyledi.

İstanbul 1 No'lu DGM'de görülen duruşmada sanık avukatları 4422 Sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu ile "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" suçunu düzenleyen TCK'nın 313. maddesinin dışında kalan suçlarla ilgili görevsizlik ve tefrik kararı verilmesini talep ettiler. Ayşenur Esenler Demirel'in avukatı Şehmuz Önen ise müvekkilinin Ankara DGM tarafından 4422 Sayılı Çetelerle Mücadele Kanunu'na muhalefetten tutuklandığını, ancak hakkında TCK'nın 'cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' suçunu düzenleyen 313'üncü maddesinden dava açıldığını belirterek, Esenler'in CMUK'a göre 3 aydır haksız yere tutuklu bulunduğunu anlattı.

Diğer avukatlar da müvekkillerinin tahliyelerini talep etti. Esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Nazmi Yelkenci ise, sadece sanıklardan Sevtap Aslan ile Turan Turanoğlu'nun tahliye edilmesini istedi.

Ancak mahkeme, avukatlara duruşma katibi tarafından bildirilen kararında, Universal Holding'te ofisboy olarak çalışan Turan Turanoğlu'nun tutuklu kaldığı süre ve atılı suçun niteliği gözönüne alınarak tahliyesine karar verildiğini, diğer sanıkların yargılandıkları suçların toplumda infial uyandıracak nitelikte olması, kanunda öngörülen cezalarının üst sınırı ve delil durumuna göre tutukluluk hallerinin devamının kararlaştırıldığını açıkladı.

YENİDEN TUTUKLANDI
Ankara DGM tarafından 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu'na muhalefet suçundan tutuklanan, ancak hakkında bu suçtan dava açılmadığı için tahliye bekleyen Ayşenur Esenler Demirel ise bu kez Bankacılık Kanunu'na muhalefet ve cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak suçlarından tutuklandı. Mahkemenin, Ankara DGM'nin verdiği tutuklama kararı, iddianamenin hazırlanmasıyla birlikte, CMUK'un 126'ıncı maddesi gereğince hükümsüz hale geldiği için bu yönde karar verdiği belirtildi. Heyet, duruşmayı 7 Eylül 2001 tarihine erteledi.

Allah Murat'ı kurtarsın
Egebank davasıyla ilgili olarak yaptığı savunmada yeğeni Murat Demirel'in kendisiyle ilgili olarak 'Egebank olayında 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de suçu vardır' ifadesine Süleyman Demirel yanıt verdi: "Hapishane şartlarında olan insanın iç piskolojisini tahmin etmek zor değil. 2004 sene hapisle suçlanıyor. Söyledikleri ufunet (iç sıkıntısı, yara, yangı) içerisinde söylenen sözlerdir. O duruma düşmemesi gerekirdi. Onun halini anlıyorum. Allah kurtarsın.."

Özok: Hukukta esas tutuksuz yargılamadır
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok hukukta tutuksuz yargılamanın esas olduğunu belirterek, "Sanık eğer tahliye edilmesi halinde toplumun baskısı ve toplumun infiialiyle rahatsız olabilecekse onu mahkeme takdir eder ona uygun karar verir" dedi. Özok, şunları söyledi: "Tutukluluk bir tedbirdir asıl olan tutuksuz yargılamadır. Tutuklama koşulları varsa devam eder, delillerin karartılması, sanığın adresinin bulunamaması, yapılan kovuşturmanın seyrinin değiştirilmesini etkileyecek girişimlerde bulunulması gibi nedenlerle mahkeme bunu takdir eder. Tutuklama konusundaki takdir mahkemenin özgür bir kararıdır. Tahliye edilen kişinin koşulları uygundur o nedenle tahliye edilmiştir. Halk yolsuzluk hortumlama gibi olaylarda hassasiyet gösteriyor heyet bu nedenle karar vermiş olabilir."

Demiral: Eylül'e kadar ara vermek yanlış
DGM eski başsavcısı Nusret Demiral, sanıkların tutukluluk hallerinin devamı için delillerin ortadan kaldırılması ihtimali, suçun ağır cezalık olması ve ceza miktarının büyük olması gerektiğini belirtirken; "Bunun dışındaki gerekçeler mahkeme heyetinin takdiridir" dedi. DGM'lerin kuruluş yasasında mahkemeye verilecek ara miktarının kısa olduğunu ifade eden Demiral, mahkeme heyetinin Eylül ayına kadar duruşmalara ara vermesinin doğru olmadığını belirtti.

Fatih ATİK- Veli SARIBOĞA Ğ Recai KÖMÜR

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır