kapat
29.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Kangurum

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Ülkeme borcumu ödemedim daha


Hikmet Şimşek 16 yaşında bir hastane odasında hayata müzikle bağlandı. Şimdi yine bir hastanede ölüm kalım savaşı veriyor. Müziği, ülkesi için yapacaklarını düşünerek
O Türkiye'nin en ünlü orkestra şefi. Çağdaş Türk müziğinin misyoneri. 77 yıllık ömrünü notalara adamış bir sanatçı. Türkiye'yi çok sesli müzikle tanıştıran Devlet Sanatçısı Prof. Hikmet Şimşek, Perşembe gününden beri Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) yoğun bakımda. 1998'de ABD'de beyin ameliyatı olan Şimşek, hastalığının tekrarlaması üzerine 3 Şubat'ta tekrar ABD'ye gitti. Doktorların ameliyatı tehlikeli bulması üzerine ünlü şefe radyasyon tedavisi yapıldı. Perşembe günü Türkiye'ye dönen Şimşek, GATA'da yaşam savaşı veriyor.

HARBİYE'DEN KONSERVATUARA
Subay olan babasının görev yaptığı Siirt'in Pervari ilçesinde 1924 yılında doğdu Hikmet Şimşek... İlkokul yıllarında Halkevleri sayesinde müzikle tanıştı. Ağız mızıkası ile söğüt dallarından yaptığı düdükleri çaldı. 1935'de Konya Askeri Ortaokulu'na girdiğinde, öğretmenleri sayesinde notayı alfabe gibi öğrendi.

Liseye geçtiğinde artık bando takımındaydı. Okul arkadaşının bıçakla yaptığı bir şaka 3 yılını hastanede geçirmesine neden oldu. Sırtına giren bıçak, omurlarına saplanmıştı. Konya Askeri Hastanesi'nde 3 yıl tedavi gördü. Bu sıradaki en büyük kazancı dinlediği radyo sayesinde çok sesli müzikle tanışması oldu. Keman aldı, kendi kendine çalıştı. Artık ne yapmak istediğini biliyordu, konservatuara girecekti. Cemal Reşit Rey, Ulvi Cemal Erkin gibi hocalarla çalıştı. 1945 yılında Harbiye'den ayrılıp, konservatuara girdi. Müzik hayatına başlamakta geç kaldığını düşünüyor, bu açığı kapatmak için var gücüyle çalışıyordu. 1953'de Adnan Saygun'un sınıfından birincilikle mezun oldu. Kültür Bakanlığı tarafından Almanya'ya gönderildi. Türkiye'ye döndüğünde konservatuarda hocalık yaptı, radyo ve televizyonlarda programları hazırladı. Yurtiçi ve yurdışında yüzlerce konser verdi. Türk insanına çok sesli müziği sevdirdi.

BAGET VE FIRÇANIN AŞKI
Klasik müzik camiası Şimşek'i sanattaki başarıları kadar çapkınlığıyla da tanıyor. Kısa süreli iki evlilik yapan ve bir daha evlenmeye tövbe eden Şimşek, hayatının sonbaharında yeminini bozdu.

Bir dostlarının evinde tanıştığı resssam Nihal Ersöz'e aşık oldu. Aralarındaki yaş farkına ve Ersöz'ün ailesinin yoğun tepkisine rağmen 5 Eylül 1995'te evlendiler. Sanat dünyasının mutlu çiftlerinden biri oldular. Nihal Şimşek şimdi yaşam mücadelesi veren eşinin yanından ayrılmıyor ve yaşadıkları zor günleri şöyle anlatıyor: "Son 2 gündür Hikmet Bey''i görmeme izin verilmiyor. Son gördüğümde 'Sevginin aşamayacağı şey yoktur' dedi ve Yunus Emre'den bahsetti. Hasta yatağında bile hala projelerini düşünüyor. "Ülkeme daha borçlarımı ödeyemedim" dedi"

Şule TÜRKER

 
Türkiye bu krizden ne zaman çıkar?

3 Ay
6 Ay
12 Ay
1 Seneden fazla

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır