kapat
07.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner

Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Garildi
 

Erkekse Mariocan, kızsa Denizsu!


Adınızı kim, nereden esinlenerek koymuş? Herhalde biliyorsunuz. Peki bugün bir çocuğunuz olsa siz hangisini tercih edersiniz: Jardel uyar mı mesela, ya da Derviş?

ORHAN'A MEKTUPLAR
Sevgili Orhan, Bu aralar adlara taktım. Konuyla ilgilenmem kendi adımla başladı. İlkokulda başka Emre yoktu. Orta ve lisede bir Emre daha vardı. Biz üniversitede okurken öğrenciler arasında Emre adlı kimseyi hatırlamıyorum. Öğretim üyesi Emre Gönensay'ı saymazsak... İş yaşamına atıldıktan sonra da bu 'yalnızlık' devam etti. Tek istisna, en büyük 'şok' bir ara Emre adlı bir kızın, hem de benim yönettiğim dergide çalışmasıydı. Allah'tan iki üç ay sonra gitmişti. Sabah'a girdiğimde ise şaşırıp kaldım. Şu anda çalıştığımız katta üç Emre daha var. Üçü de yirmili yaşlarında. Hayatın benim için ne hale geldiğini tahmin edebilirsin. Ahmetler, Mehmetler gibi tecrübeli olmadığımdan, kayıtsız kalamıyorum, sağdan soldan birisi 'Emre!' diye seslenince, ister istemez irkiliyorum. Haberler de yine yirmili yaşlardaki Emreler'den geçilmiyor. En ünlü Emre, G.Saraylı Emre. Trafik kazası geçirenler, mankenlerle takılanlar, okul birincisi olanlar... Sık sık ziyaret ettiğimiz itiraf.com sitesi de bir alem. 15'inden 25'ine, kızlar Emreler hakkında itiraflarda bulunuyorlar: "Nefret ediyorum, deli gibi aşığım, hâlâ seviyorum." Dediğim gibi, yuvarlak hesap kırk yıl rahat ettikten sonra alışması zor bir durumla karşı karşıyayım. Ve merak ediyorum: Ne oldu da, bundan yaklaşık 20 (artı, eksi 5) yıl önce insanlar, oğullarına Emre adını koymaya başladılar?

'İnsanlar' dediğime bakma, ben de bu adın daha ziyade; okumuş, kentli, orta sınıf tarafından sevildiğinin farkındayım. Zaten geçenlerde bizim gazetede çıkan bir haber de bu konuda ipuçları veriyordu.

Haber Merkezi'nden Bülent Günal araştırmış. Mesela Ümraniye'de 'İslami' ve 'etnik' adlar veriliyor çocuklara: Mücahit, Ömer, Fatma ya da Roşan, Baran, Berfin gibi... Fatih'te ise dedenin adıyla 'Can' birleştiriliyormuş sık sık: Kadircan, Fehmican gibi. Ayrıca erkeklerde Tunç, Ozan, Orkun'a; kızlarda Buse, Gözde, Sena, Beyza gibi adlara çok rastlanıyormuş. Araştırmaya göre 'lüks semtlerde' ise 'Su' revaçtaymış: Zeynepsu, Begümsu gibi. Kızlara Yağmur, Damla, Ece gibi adlar konurken; erkeklerde futbolcu adları çok görülüyormuş: Fatih, Nihat, Serhat...

Eskiden insanların ad seçerken referansları çok da zengin değildi herhalde. Kaynaklara bakalım: Kuran, gelenekler, eski Türk adları, bir de devlet büyüklerininki... Cumhuriyet döneminde bunlara futbolcu adları eklendi: Şükrü, Can, filan. Yani ailenin (ve daha çok babanın) oğluna o adı vermesinin nedeni sadece bir futbolcuya olan hayranlığıydı. Belli ki gelenekten kopulup, 'arzu'nun peşinden gidilmeye başlandı.

Seninki nereden geliyor; diyeceksin. Benimkini annemin annesi koymuş. Babam 'Davut' olsun deyince, 'Olmaz öyle şey' deyip kızının liseden kalma edebiyat kitabını karıştırmaya başlamış ve Yunus Emre'nin Emre'sinde karar kılmış. Dedim ya; okumuş orta sınıf adı işte. Şimdi popüler kültür iyice gelişti. Manken, şarkıcı, medyacı adları da seçenekler arasına girdi. Yukarıda da değindiğim gibi çeşitli eklerle 'yeni' adlar yaratılıyor. Sen de popüler kültürle ilgileniyorsun ya, adları araştırabilirsin. Günlük yaşamın sosyolojisi ya da mikro tarih araştırmaları son zamanlarda bizde de moda oluyor. Millet bıkmadı mı artık "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçerken kadının konumu" türü master, doktora tezlerinden?

Hem bak mesela Virgül'ün Nisan sayısında da bu konuyla ilgili minik bir anekdot var. 1935'te 'Perşembe' adlı dergide edebiyatçılara 'Beş çocuğunuz olsa, onlara ne ad verirdiniz' diye bir soruşturma yapılmış. Yahya Kemal sıralamış: "Baykurt, Gürtel, Tulga, Key, Tüli." Ercüment Ekrem Talu "İkisi zaten mevcut" dedikten sonra saymış: "Esin, Güven, İycil, Tüzel, İlgen."

Romancı Burhan Cahid ise, "Bu çocuklar 20 yaşına geldiğinde yeryüzü bir cehennem olacaktır" deyip eğlenmiş: "Erkeklere Motor, Bomba, Torpil; kızlara Benzin ve Mazot koyardım."

Bugün de aynı fikirde olanlar herhalde ciddi ciddi çocuklarına, "Kriz, Dolar, Kur, Repo, Parite ve Vergi" demeyi düşünüyordur. Gülme! Biz çocuğuna Fidel adı koymuş; Sue Allen olması için de nüfus dairesine başvurmuş bir milletiz.

Sevgilerimle...

EmreAköz

emreakoz@sabah.com.tr

Faks: (0212) 315 86 83

 
İstanbul 2008 Olimpiyat Oyunlarına seçilebilicek mi?

Kesinlikle Evet. En güçlü aday İstanbul ve bu sefer seçilecek.
Hayır. Rakip ülkeler daha üstün özelliklere sahip İstanbul yine yenilecek.
İstanbul başarılı olabilir ama Uluslararası Olimpiyat Komitesi İstanbul'u seçmeyecek.

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır