Win-Türkçe
ASCII

ERDAL BİLALLAR(ebilallar@sabah.com.tr )

Beyler var mısınız?

Bugünkü tablo kimin eseri? Pembe rengin olmadığı, tuvali siyahın kapladığı bu tablonun altında kimin imzası var?

Yıllardır 3 kuruş karşılığı alın ve beyin terini akıtan işçinin, memurun mu?

Sadaka gibi maaşla sürünen, kefen parası diye ayırdığı üç kuruşu bile tüketen emeklinin mi?

Yoksa çalışan esnafın üreten sanayicinin mi?

Tabii ki hayır!

Suç; düzeysiz beyinlerin... Ülkeye, millete boşverip kendi çıkarlarını düşünenlerin... Seçilmişliği seçkinlik sayan zihniyetin... Kısacası siyasetçilerin...

Dikkat edin; artık yalnız işçi ve memur yürümüyor... Rejimin çimentosu olan esnaf da sokağa indi feryat ediyor:

"Ankara bitmiş, ne yapsın Derviş!..."

Siyasiler bu feryatlara kulak tıkıyor... Sadece milletvekili sayısının çok olduğu söylenince sözleşmiş gibi hepsi birden ayaklanıyor... Ne yazık ki onlar "kafa sayısının değil, kafa yapısının önemli olduğunu" bile kavrayamıyor...

Peki ne olacak?

Batı para vermezse ülke iflas mı edecek? Devletin kapısına icra mı gelecek?

Hayır!

İnanıyorum ki; bu aşılmayacak bir kriz değil... Yeter ki; ulusal mücadele ruhu yeniden yaratılsın... Morali bozuk kitlelere moral aşılansın... Bunun için halka çuvaldız batırmayı düşünen siyasiler, önce iğneyi kendilerine batırsın...

Ne mi yapılsın?

250 milyon lira maaşla geçinmeye çalışan memurun iki odalı lojmanından önce milletvekillerinin oturdukları devlete ait 550 malikane satılsın... Bakanların sayısı yarı yarıya azaltılsın... Harcırahlar kaldırılsın... Makam araçları garajlara çekilsin, Meclis'in kapısına otobüs durağı inşa edilsin...

Ve en önemlisi Cumhurbaşkanımız Sayın Sezer, tüm siyasi parti liderlerini yanına oturtup, ulusal seferberlik için start versin...

SON SÖZ: 65 milyon çuvaldıza hazır... Yeter ki iğne 550 kişinin tenine değsin...

VURGUNA DİKKAT
Akıllı sayaç tezgahı!..

BOLU'da inşa edilen deprem konutları tamamlandı... Hatta tüm daireler çok da güzel yapıldı... Ancak gelin görün ki; hakeden depremzedeler konutlara giremiyorlar...

Sebep mi?

Elektrik bağlanması için getirilen akıllı sayaç şartı... Bu sayaçları müteahhit firma bağlamıyor, çünkü "Sözleşmede yok" diyor... Konutları ihale eden kurum da taktırmak istemiyor... Her şeyini kaybetmiş depremzedeler ise yıkılan evlerindeki sayaçlarının yeni konutlarına takılmasını öneriyor...

Sonuçta; anlaşılmaz bir abuk inat yüzünden yüzlerce aile orada burada sürünüyor...

Bayındırlık Bakanı Koray Aydın bu rezalete el atsa, akıllı sayaç ithal eden bir firmayı zengin etme tezgahını bozsa inanıyorum ki binlerce çaresiz depremzedeyi sevindirecek...

Koşarken düşürdüğümüz değerler
Hiç düşündünüz mü; 1983 sonrası çağ yakalamak için koşan Türkiye neler düşürdü, neler kaybetti? Önce topluma, sonra kendimize bakalım ve soralım:

Eski dostluklar var mı? "Arkadaşım" diyebileceğimiz kaç isim sayabiliriz? En son hangi arkadaşımızla oturup dertleştik? En son kime "Günaydın" dedik, yolda kime selam verdik? Evimize misafir gelmeyeli ne kadar oldu? Otobüslerde gençler yaşlılara eskiden olduğu gibi yer veriyor mu? Namusu ile çalışana "Pısırık" denilmiyor mu?

Eğer bugün politikacılar birbirini yiyorsa... Gençler uyuşturucu tuzağına düşüyorsa... İnsanlar intihar ediyorsa... Köşe dönme, rüşvet moda haline geliyorsa bunun temelinde 1983'ten sonra koşarken düşürdüğümüz değerleryok mu? Mesela dostluk, arkadaşlık, yardımlaşma, dayanışma...

Serbest Kürsü

Askere ayıp!
Askerde olan yeğenime 10 milyon lira göndermek için 30 Mart tarihinde Lüleburgaz Emlakbank Şubesi'ne gittim. Görevli memur 4 milyon 20 bin lira havale parası istedi. Şaşırdım ve hemen müdürün yanına çıktım. Olayı izah ederek asker hesaplarından havale parası alınamayacağını söyledim. "Bizi askerler ilgilendirmiyor" cevabını aldım... Yeğenim gibi nice asker ve yakınları var. Biz onları heyecan ve gururla yolladık vatan borcunu yerine getirmesi için. Ancak devletimizin bankasının yapmış olduğu bu muamele beni çok üzdü. Pek çok asker yakını da bu durumdan çok rahatsız. Feridun Akın (Kırklareli)

Fıkra
İşte farkımız!

Üçüncü Boğaziçi Köprüsü'nün inşaatını Japon, Amerikan ve Türkler'den oluşan bir konsorsiyum alır... Tam açılışın yapılacağı sırada kurdela kesilirken köprü büyük bir gürültüyle çöker...

Japon, "Gitti bütün emeklerim mahvoldum" diyerek harakiri yapar...

Amerikalı, "Gitti çeliklerim, tonlarca çelik yıkıldı" diyerek tabancasını çekip intihar eder...

Tüm bunları izleyen Türk müteahhit de derin bir oh çekerek, yanındaki ortağına döner;

"İyi ki çimento kullanmamışız... Yoksa bunlar gibi mahvolurduk" der...

HATIRLATMA
Dikkatli sür...

Çünkü insanın yedek parçası yok..