Win-Türkçe
ASCII

YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )

'Ben bakanım, ne istersem yaparım!..'

Kemal Derviş'in Türkiye'ye geldiği zaman "söylediği... Şikâyet ettiği" şeylerin başında "kamu sektöründeki personel fazlalığı" geliyordu.

"Azaltılmalı" diyordu.

Nitekim bu konu "acil önlemler paketine" girdi.

Şimdi sıra "icraata geldi."

Ama bu "nasıl olacak?"

Sayın Kemal Derviş.

Türkiye'de bazı kuruluşlar vardır. (Örneğin, Köy Hizmetleri.)

Buralara "oy deposu" denir.

Ne kadar insan işe alırsanız...

"O kadar oy" demektir.

Bu nedenledir ki...

Kamu sektöründeki personel sayısı "her geçen gün artar."

Bu bir "siyaset gerçeği... Siyaset klasiğidir."

Mustafa Yılmaz, Devlet Bakanı.

Bundan önceki "iki hükümette" yine bakandı.

"Köy Hizmetleri", dört yıldır Yılmaz'a bağlı.

Sorduk:

- Kadrolu işçi sayısı, dört yıl önce, neydi?

- 34 bin.

- Ya şimdi?

- 22 bin.

- Nasıl becerdiniz?

- Tek kişiyi işe almadım... Emekliliği geleni de ayırdım... Sayı düştü.

- Mevsimlik işçi sayısı, dört yıl önce neydi?

- 46 bin.

- Şimdi?

_20 bin ya var, ya yok.

- Nasıl becerdiniz?

- Uzun hikâye.

Mustafa Yılmaz, bakan olunca, gittiği bir kentte "müdüre" sorar:

- Kadro ne kadar?

- Bin kişi.

- Hani?.. Neredeler?

- Efendim, çoğu işe gelmez... Aydan aya, bankamatikten maaşlarını çekerler.

- Olmaz... Bundan sonra hepsi, her gün işe gelecek.

- Yapmayın Sayın Bakanım... Onları oturtacak yerim yok... Gelirlerse... Çimlerin üzerine oturacaklar... Akşama kadar sigara içecekler... Sonra... Onların sigara izmaritlerini temizlemek için... Yeni adam almak gerekecek.

Bu bir "hikâye" değil.

"Gerçek."

Bir gün, Bakanlar Kurulu'nda Milli Eğitim Bakanı "yeni kadro" istemiş:

- Okullara hademe lazım.

Sonra Spor Bakanı söz almış:

- Sahalara... Spor salonlarına eleman alacağım... Bana da yeni kadro...

Sağlık Bakanı da "hastanelerin temizliği... Yeni kadro" diye konuşunca... Mustafa Yılmaz "bir dakika" demiş:

- Bende "yatan... Gelmeden maaş alan" yirmi bin kişi var... Size vereyim.

Ve Köy Hizmetleri'ndeki "sayı", bir anda azalmış.

Mustafa Yılmaz dedi ki:

- Oldu ama, epeyce zor oldu... Ve bu arada... Hayli de istifa oldu.

- Neden?

- Benden maaş alanların çoğunu bulmakta zorlandım.

- Nasıl yani?

- Adam İstanbul'da kuyumcuda çalışıyor... Veya İzmir'de berber... Ama kadrosu "Köy Hizmetleri'nde." Aydan aya, bankamatikten maaşını çekiyor. Şimdi, bu adamı, okula hademe yapmak kolay mı?

Mustafa Yılmaz:

- Bizde bir hastalık var... "Ben bakanım... Ne istersem yaparım" hastalığı... "İstediğimi işe alırım" hastalığı... Bu hastalık tedavi edilirse... Devletteki "fazlalık" erir.

Sayın Kemal Derviş.

İşte "hastalık."

Ve "işte ilaç."