kapat

21.03.2001
Anasayfa
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Limasollu
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Finansinvest
MURAT BİRSEL(mbirsel@sabah.com.tr )


Kriz 20'li yaşlarda vurunca...

Medya sektörü kemer sıkıyor, her sıktığı delikte... Bir arkadaşımız daha geliyor.... "Aynı sektördeyiz, yine beraber oluruz nasıl olsa" diyor...

Tokalaşıyor, sarılıyoruz...

Gidiyor!

Yaş kaç?

20 ila 30 arası!

***

Öte yandan...

Bu arkadaşlara...

"Yollarımızı ayırıyoruz" diyen yöneticilerin ağzını bıçak açmıyor.

Onlara da "Kriz ortamında başka çare yok" denilse de, kendi vicdanları sürekli bir muhasebe yapıyor.

O muhasebede "para" yok.

Orada mesleğe ait duygular var.

***

Bizim meslek bir gariptir.

Aslında bir yaşam tarzıdır.

Haber var, koşturmaca var, adrenalin var, çalışma saati yok, arkadaşlıklar var, hırslar var, atlatmalar var, atlamalar var...

Sen herkese ulaşabilirsin, herkes sana bir şey anlatır.

Sürekli bir hareket.

Gazeteci, her gün "Ah bir tatil yapsam" deyip....

Sonunda çıktığı tatilin üçüncü gününde...

Zır zır telefon çalmadı diye rahatsız olan...

En sakin yer diye dağ başında köye gidip sonra sabah saat sekizde gazete almaya kasabaya inen bir türdür.

Bu meslek bağımlılık yapar.

Hele 20'li yaşlarda bu hayatın içine girmişseniz, bu tempodan başka hiç bir şey sizi "kesmez".

İflah olmazsınız!

Bu çarkın insanlarına sabah 9 akşam 5 masa başı bir iş...

Kâbus gelir.

Medya çalışanları bunu bildiğinden...

Herkes hüzünlü bakıyor.

Bu yazı meslek içi mektup olarak yazılmadı; size, okura yazıldı.

Ruh hali girizgâhı onun için.

***

Sakın ola kimsenin aklına...

Bizim meslekten Ğdönemsel ayrılık- yaşayan arkadaşlara yönelik...

"Demek ki işinde o kadar başarılı değildin ki, seni ayıkladılar"

şeklinde bir düşünce gelmesin.

Son derece parlak, çok başarılı, çok iyiniyetli, çok efendi, çok gelecek vaat eden, çok bilgili, çok kültürlü, çok insan, çok efendi...

Birçok genç...

Bir süre evinde oturacak.

***

Bu gençlerin anne babalarına sesleniyorum...

Sakın bu genç adamlar, genç kızlarla "Neden sen" muhabbetine girmeyin.

Geçici bir süre "Ahmet Amca'nda çalış fikri" medyadan ayrılan genç tarafından kabul edilse bile...

Beş gün sonra "Ben orada yapamam" diye geri gelirse...

"Eh zaten belliymiş" demeyin.

Yapamazsa zaten...

Gazeteci olmuştur!

Şu anda işsizdir ama kriz bir gün bitecektir!

***

Son nokta...

Bu gençler şu anda mesleğe geçici bir ara vermişlerse, bunun bir nedeni de, siz anne ve babalarının başarılı insanlar olması!

"Ne alakası var" demeyin hemen...

Garip de olsa bir mantığı var.

Benzeri çok yaşanan bir konuşma size:

- Abi ben ayrılıyorum, inşallah bir gün yine beraber çalışırız.

- Yolun açık olsun Mehmet, yine buluşuruz merak etme!

Mehmet kapıdan dışarı, telefona sarılış...

- Alo Müdür! Mehmet'i de çıkarmışsınız, insaf. Bu adam bizim elimiz ayağımız, bütün gün koşturuyor, en iyi üniversitelerde okumuş. Artık o da çıkarsa kim kalacak? Neden? Neden? Neden?

- Yerden göğe haklısın ama aramızda da konuştuk... Benzer arkadaşlar içinde ailesinin durumu en iyi olan o. O dayanır, kendini idare eder, sonra döner. Öbür arkadaşın okulda iki çocuğu var...

- Anlaşılmıştır!

***

Umarım ben de anlatabilmişimdir...

Neden en iyi, en başarılı, en verimli bazı genç arkadaşlarımızdan ayrı kalıyoruz.

Güçlü oldukları için!

Bizler biliyoruz...

Bu durumu sizler de bilin istedim.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır