kapat

21.03.2001
Anasayfa
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Limasollu
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Aktif Dagitim
MİT'e 2. Çuvaldız
İlk kitabı toplatılan MİT eski mensubu Yılmaz Tekin, 2. kitabı "Bir Gizli Servis Mensubunun Anıları-Çuvaldız II"de de teşkilat anılarını mizahi bir dille anlatıyor

İlk kitabı toplatılan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) eski mensubu Yılmaz Tekin, teşkilattaki anılarını içeren ikinci kitabını da yayınladı. "Bir Gizli Servis Mensubunun Anıları, Çuvaldız I" ilk kitabı toplatılan ve hakkında "Teşkilatın sırlarını açıklamak" gerekçesiyle 7.5 yıl hapis istemiyle dava açılan Tekin, anılarının ikinci bölümünü içeren yeni kitabında da MİT mensubu olarak başından geçenleri mizahi ve hafif eleştirel bir dille anlatıyor. Tekin'in Ümit Yayıncılık'tan çıkan Bir Gizli Servis Mensubunun Anıları-Çuvaldız II (Olgunlaştıran Yıllar) adlı kitabında Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde görev yaptığı yıllara ait 31 anı bulunuyor.

Yılmaz Tekin, ilk kitabı nedeniyle hakkında açılan ve 7.5 yıl hapis cezası istenen davadan beraat etti. Toplatılan "Bir Gizli Servis Mensubunun Anıları, Çuvaldız I" adlı kitapları da kendisine iade edildi.

İŞTE YILMAZ TEKİN'İN ANILARINDAN 3 ÖRNEK

Gergedan avındayız!
Yabancı ülkelerin istihbaratçılarını "gergedan" olarak nitelendiren Tekin, sınırdan giriş yapacak bir "gergedanı karşılamaya" (bir elçiliğin ikinci katibi) 74 model bir Renault ile gittiklerini belirtiyor. "Binek otomobiliyle gergedan avına çıkılır mı diye soracaksınız. Olmayınca ne yapacaksınız?" diyen Tekin şöyle devam ediyor: "Ne diyeyim, darısı alışkanlıklarını bir türlü terk etmek istemeyen ve Mercedes'ten aşağı inmeyen tüm siyah araba tutkunlarının başına."

Alçak karafatmalar
Bir yabancı diplomatı dinlemek üzere otel odasının süpürgelikleri ve duvar kağıtları arasında dinleme cihazı koyduklarını anlatan Tekin, "Odadan yansıyan bütün sesler gayet iyi duyuluyordu. Banyoya girdi... Duş alıyor... İskemlede oturdu... Hepsi kaydediliyordu... Telefon ahizesini kaldırdı... İşte şimdi işin en heyecanlı yeri başlıyordu. Kime telefon ediyordu bilmiyorduk ama konuşmalarını dahili hoparlörden rahatlıkla dinleyebilecektik.... Adamın sesi birden kesilmişti ve o hassas mikrofondan anlayamadığımız sesler duyulmaya başlamıştı. Kırt kırt kırt... You'll wait him tıırk... Bu kadar hazırlık boşa gidecekti. Hemen arkadaşıma dönerek, 'Süpürgeliği kaldırın da içine bir bakalım, temassızlık var galiba' dedim. Süpürgelik içerisinde ince çıta sessizce kaldırıldı, kağıt açıldı, eğilerek ufak delikten içeri doğru bakıldı ve sonunda o anlamsız gürültüleri çıkaranlar tespit ve teşhis edildi. Mikrofonun başına toplanmış bir sürü karafatma, sayısız bacak ve antenleriyle cihazı zorlayıp duruyorlardı... Bu sırada konuşma bitmişti. Otelin alçak karafatmaları 'gergedan' dostu çıkmıştı..."

İşkenceye karşı yemin
"Sorgu konusundaki teorik ve pratik bilgilerin aktarılacağı kursumuz başladı. Hocalarımız 'Biz size sorgu yapmasını öğretiyoruz. Sorgu bir sanattır. Ne zaman değineceğimizi merakla beklediğinizi bildiğimiz işkence de bir sanattır. Sorgu ile işkenceyi birbirinden ayırt etmeniz gerekir. Biz size sorguyu öğretiyoruz, işkenceyi değil. MİT işkence yapan bir kuruluş değildir, sizler de işkenceci değilsiniz. Bu hususu sakın unutmayın' demişlerdi. Bizden 'asla prensiplerimizi zedelemeyecek ve tasvip edilmeyen davranışlara tevessül etmeyeceğimize' dair söz vermemizi istediler... O gün hocamıza 'tamam' sözünü verirken, nedense arkadaşların -muhtemelen ne olur ne olmaz diye inanışından kaynaklanan ihtiyati bir tedbirden olacak- sağ ayaklarını neden hafifçe yukarı kaldırdıklarını anlayamadık!


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır