kapat

16.03.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Limasollu
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Kim korkar hain olimpiyattan
2004'ü Atina'ya kaptırdık. Olsun, biz de 2008'i alırız dedik. Olimpiyatlar'ın ev sahipliğini istiyoruz ve dört önemli rakiple karşı karşıyayız: Osaka, Toronto, Pekin ve Paris. Rakipten beter faktörler de var: seyircisizlik, tesissizlik ve bu şehr-i İstanbul!

Atina 2004 Olimpiyatları'na daha üç yıl olsa da bizi şimdiden heyecanı sardı. Çünkü İstanbul 2008 için aday. Osaka, Toronto, Pekin, Paris ve İstanbul'dan oluşan beş aday içinde İstanbul'un adı ilk üçte geçiyor. Rakiplerinin ise Pekin ve Paris olduğu söyleniyor. 1992'de yürürlüğe giren Olimpiyat Kanunu ile devletin ekonomik desteğini alan çalışmalar, İkitelli'de modern tesislerin yapılması ile pratiğe dönüşüyor. Altı milyon metrekarelik kamu arazisi üzerinde pek çok spor tesisi, Olimpiyat Köyü, Basın Merkezi inşa ediliyor. Tesislerin yüzde 70'i bitti. Dünyanın en büyük spor tesislerinden kabul edilen Atatürk Olimpik Stadyumu 29 Ekim 2001'de açılacak. Tüm bu olumlu gelişmelere rağmen, bazı sorunlar da yok değil. Her şeyden önce ulaşım büyük problem. Tesisler şehir dışında ve metro henüz yok. Gerçi o zamana kadar yapılacak deniyor. Seyirci ilgi gösterecek mi; o da ayrı bir tartışma konusu, malum biz futbol dışında başka spor bilmeyiz! Trafik ve organizasyon da diğer sorunlar arasında... Kısacası az gelişmişlik, olimpiyatlara mani olur mu? Olmaz da yapılırsa rezil olur muyuz? Konuyu uzmanlarına ve ilgililerine sorduk.

Rezil olmamızı istemem

Hıncal Uluç (Sabah Gazetesi Yazarı)
Güney Kore yaptıktan sonra biz hayli hayli yaparız! Ama yapmamalıyız, yaparsak rezil oluruz! Çünkü Türkiye'nin olimpik seyircisi yok. Sadece futbolu, onda da Fener, Galatasaray, Beşiktaş'ı ve holiganizmi biliyoruz. Basın da sadece bunlara yer veriyor. Spor bir yaşam felsefesidir ama bizim haberimiz yok. Olimpik sporlar 24 tane ve bunların 22'si bizde yok. Şayet olimpiyatlar İstanbul'da olursa tarihin seyircisiz ilk olimpiyatı gerçekleşir. Bu noktada tesis eksiklerini bile sorun görmüyorum çünkü bu betondur ve parayı bastırınca yapılır. Olimpiyatları aldığınızda da yapmak zorundasınız, yoksa devredilir. 2004 Olimpiyatları'nın Atina'dan alınıp Türkiye'ye verilebileceği söyleniyor. Bu Atina'nın Türkiye'ye atacağı en büyük kazıktır. Ben Türkiye'de hiç olimpiyat yapılmasın demiyorum, ama hangi taşı kaldırsan altından holiganizm çıkıyor. Buna henüz hazır değiliz. Beni Seul'e sırtıma kalaşnikof dayasanız bir daha götüremezsiniz ama Sydney'e yüzerek giderim. Türkiye'nin rezil olmasını istemem.

Paris'te İstanbul'un heyecanı yok

Kenan Onuk (NTV Spor Müdürü)
İstanbul'un 10 milyonluk nüfusuna rağmen spor tesisleri çok fakir. Ev sahibi olursa çağdaş tesislere kavuşur. Uluslararası Olimpiyat Komitesi de (IOC), bunu dikkate alacaktır. En büyük avantajı her ülkeye eşit mesafede olması ve müsabakaların makul mahalli saatlerde izlenebilecek olması. Ayrıca olimpiyat sadece sportif değil, kültürel bir aktivitedir. İstanbul kültür zenginliği ve hareketli gece hayatı ile gelen turistlere güzel bir iki hafta yaşatacaktır. Olimpiyatlara çok istekli olduğuğumuz için İstanbul şahlanacak. Ama rakibi Paris'te bu heyecan yok. En büyük rakip Pekin'in ise sorunları var. Henüz hazır değiller ve çok uzak.

Güvenlik sorun değil

Cüneyt Koryürek (Radikal Gazetesi Yazarı ve Eski Atletizm Federasyonu Başkanı, eski atlet)
Seul, 1988'de olimpiyatlara ev sahipliği yaptığına göre biz yaparız. Harika tesisler yapıldı. Ama şimdi de yol problemi olduğundan 'bu yanlış' deniyor. Oysa bizde işler tersinden işler. Önce tesis yapılır, sonra da yol yapılmak zorunda kalır. Futbol dışında spor bilmediğimiz doğru. Ama olimpiyat bunu değiştirir. Güvenlik aday olmamıza engel değil. Yunanistan'ın 17 Kasım örgütü 25 kişiyi öldürdü ama 2004 olimpiyatları Atina'da yapılıyor. Onlara bir muhtıra verildi, 'güvenliği sağlayamazsanız vazgeçeriz' diye. Hatta onlardan alınıp bize verilebilir bile.

Son ekonomik krizden ötürü zor günler yaşıyoruz. Tüm dünyanın gözü bizde. 13 Temmuz'da Moskova'da Olimpiyatlar'ın evsahipliğini aldığımızda olacak olan tek şey, itibarımızın artmasıdır. Alabilir miyiz? Bilmiyorum, falcı değilim.

Kimse Sydney'e rakip olamaz

Mert Aydın (Sabah Spor Muhabiri)
Sydney Olimpiyatları sırasında Sports Illustrated dergisinin bir yazarı, "İdeal kenti bulduk. Niçin yenisini arıyoruz? Olimpiyatlar'ın tümünü burada yapalım" kampanyası düzenlemişti. Sadece İstanbul değil hangi şehir bu işi yaparsa yapsın üzerinde hep bir Sydney kamburu taşıyacak. Oradaki 40 bin gönüllüyü başka ülkede bulmak zor. Kendimizi aşağılamamıza gerek yok.

Seçilirsek tesisler 7 yılda biter. Ama birçok tesis açılışa 1-2 ay hatta hafta kala tamamlanır. Aynı 1999 Avrupa Yüzme Şampiyonası'nda yaşadığımız gibi. Bitmiş tesisleri gezdirmekle, inşaat göstermek arasında bir fark olsa gerek.

Seyirci konusunda Sydney'e bakıp hayıflanıyoruz ama başka hiçbir ülkede badmington maçlarını dolduran seyirci zaten yok. Önemli olan, insanları ve medyayı hazırlamak. Kanımca İstanbul, Sydney kadar olmasa da, diğer aday şehirler kadar Olimpiyat yapar.

Devalüasyon bize yarar getirecek

Togay Bayatlı (Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Genel Sekreteri ve Dünya Spor Yazarları Derneği Başkanı)
Tabii ki yapılabilir. Tesislerimizin yüzde 70'i tamamlandı. Olimpiyat Parkı da kısa sürede bitecek. Basın ve medya merkezimiz de hazır. Bunlar, Paris dışında kimsede yok. Yelken yarışlarının Paris'in içinde yapılması mümkün değil, ama İstanbul ideal bir Olimpiyat şehri. "Seyirci gelmez" deniyor. Oysa biletlerin yüzde 60'ı zaten yurtdışına veriliyor. Yüzde 40'ı da doldururuz. Mesela, voleybol sporu ile ilgilenmiş 50-100 bin kişi var. Bunların 10 bini gelse yeter. Yerli-yabancı sponsorlar da bilet alıp çalışanlarını getirecek...

Trafik sorunu Paris'te de var. Onların metrosu varsa bizim de var, çünkü 2008'e kadar olimpiyatların yapılacağı yere kadar gidecek. Olimpiyatların varlığı metro yapımını da hızlandırır. 19 Şubat ekonomik krizi olimpiyat projesini etkilemeyecek. Devaülasyon bize zarar değil yarar getirecek çünkü dolar girişi olacak. Geriye kalan işlerin maliyetinde en fazla yüzde 20'lik bir artış olur. Sadece televizyon gelirleri Türkiye'ye 1 milyar dolar kazandıracak. Bir ay içinde İstanbul'a en az 150 bin kişi giriş çıkış yapacak.

Olimpiyat rant işi

Naim Süleymanoğlu (Milli Halterci, Olimpiyat Şampiyonu)
Eksiklerimizi giderebiliriz ama insanları eğitemeyiz. Bisiklet, yüzme, okçuluk gibi sporlarac hiç ilgi yok. Seyircinin büyük çoğunluğu dışarıdan gelecekse burada yapmanın bir anlamı kalmaz. Zor bir yarış olacak çünkü 1980'den sonra olimpiyatlar tam bir rant işine döndü.

BUKET AŞÇI


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır