kapat

28.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Elvan yaşıyor
Karnesindeki zayıflar yüzünden intihara kalkışan Elvan Altay, mucize eseri kurtuldu

Kendini derslerine vermeyi, yüzlerce sayfalık kitapları okumayı, okuduğunu anlamayı bir türlü başaramamıştı. Çarpmalar, bölmeler yapmak, köşegenleri hesaplamak ona göre değildi. Ne yapsa bir türlü kafası basmıyordu işte.

O da istiyordu sınıfın en çalışkanlarından biri olup, "akıllı kız" diye parmakla gösterilmeyi ama olmuyordu işte. En kötüsü karne zamanıydı. Kırıklarla dolu o karneyi alıp eve gitmek yok muydu, işte o zaman ölüp ölüp diriliyordu.

Bu yıl da öyle olmuştu. Tuzla Tezel Taşkıran İlköğretim Okulu'ndan mezuniyet yılıydı bu yıl Elvan'ın. Yine zayıflarla doluydu karnesi.

Arkadaşları teselli etmeye çalışmış, "Eylül'de kurtarırsın nasıl olsa" demiş ama yine de gözyaşlarını engelleyememişlerdi. Okul dağıldığında ayakları geri geri giderek eve doğru yönelmişti. Annesi zili çalışından anlamıştı. Yine zayıf doluydu karne. Sesini çıkarmadan genç kızı içeri almış, "Babana ne diyeceğiz şimdi" diye sıkıntıyla söylenmişti. Asırlar gibi gelmişti akşama kadar geçen birkaç saat.

Odasından çıkmadı bir süre. Fısıldaştıklarını duyuyordu. Sonra beklediği an geldi. "Elvan" diye seslendi babası Aslan Altay. Elinde karnesi utanç içinde girdi salona. Babası bağırıp çağırmaya başladı. Artık mezun olması gerekiyordu. Şimdi bile bu kadar zayıf getirirse lisede nasıl okuyacaktı. Çok mu şey istiyorlardı ondan. Yediği önünde, yemediği ardındaydı...

ÖLÜME DİRENİYOR
Babasının her sözü bir bıçak gibi saplandı yüreğine. Sessizce çekildi odasına. Eve iyi bir evlat değildi!.. Gün ağarırken kararını vermişti. Kendini de ailesini de kurtaracaktı bu azaptan. Sessizce evden çıkıp yandaki inşaatın en üst katına tırmandı. Şöyle bir aşağıya bakıp bırakıverdi kendini boşluğa. Neden sonra farkettiler onu. Sokağı kaplayan haykırışlarla ailesi de fırladı sokağa. Hala yaşıyordu...

Tam 35 dakika geçtikten sonra geldi ambulans. Her şey onun aleyhine işliyordu ama bedeni teslim olmamıştı ölüme. Hemen Kartal SSK Hastanesi'ne kaldırılıp yoğun bakıma alındı. Yaşıyor hala. Direniyor ölüme...

Babası ise pişmanlıkla söyleniyor hastane koridorlarında. "Canına değer miydi güzel kızım. Neden yaptın bunu. Hiçbir şey senden daha önemli değil. Sana bir şey olursa annene ne derim ben..."

KAAN ÖZBEK


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır