kapat

18.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
CAN ATAKLI(ataklic@sabah.com.tr )


Elit turizmi benimsedik

Bodrum'daki Marmara Oteli, Amerikan Traveller Dergisi tarafından dünyanın en iyi 36 yeni tatil otelinden biri seçildi. Özellikle Amerikalı zenginlerin dikkatle izlediği dergide bir Türk otelinin seçilmesi üzerine Bodrum Marmara'nın sahibi ve yöneticisi Ardıç Gürsel ile konuştum.

En iyi oteller arasına girmişsiniz.

- Evet bizim için de sürpriz oldu.

Neden, haberiniz yok muydu?

- Hayır, dergi yayınlanınca New York ofisimizdeki yönetici görmüş bize haber verdi.

Peki neye göre seçmişler?

- Bodrum'a gelip kalmışlar, çeşitli notlar almışlar.

Kimin geldiğini bilmiyor musunuz?

- Hayır, hiç söylememişler bile. 3 gün kalıp gitmişler.

Oteli bu yıl mı açtınız?

- Hayır, geçen sezon başladık, ama biliyorsunuz çok kötü bir sezondu.

Bu yıl ne olur?

- Şimdilik iyi görünüyor.

Ne kadar yatırım yaptınız?

- Yaklaşık 10 milyon dolar.

Kaç odası var?

- Otel 98 odalı, hepsi Bodrum manzaralı.

Çok pahalı diyorlar?

- Aslında değil, dünyadaki emsalleri ile karşılaştırınca ucuz bile.

Ama yine de pahalı diyorlar?

- Genellikle Türk müşterilere pahalı geliyor, bize de söylediler.

Ucuzlatmayı düşünüyor musunuz?

- Hayır, bu piyasa da yerine oturmalı.

Ne anlama geliyor bu?

- Herkes kitle turizmini konuşuyor, şu kadar milyon turist geldi deniyor, ama bir de para harcayan ve iyi hizmet, kalite arayanlar var.

Yani amacınız daha zengin turiste hizmet etmek?

- Öyle denilebilir. Aslında Turizm Bakanlığı'nın da buna destek olması gerek.

Ne yapmalı?

- Dünyanın çeşitli ülkelerinde, daha elit turistler için desteklenen bölgeler var. Buralarda kalite çok yükseliyor, tabii fiyat da.

Bodrum böyle olabilir mi?

- Elbette tamamı olmaz ama, bu tür yerlerin de açılması teşvik edilebilir.

Bodrum'da başka yerler de var.

Evet, son yıllarda yeni yerler açılıyor, kalite yükseliyor, bu hepimiz için çok iyi.

Doluluk oranınız nedir?

- Hafta sonları Türk müşteriler çok oluyor. Ayrıca Türkiye'de lüks turizm turlarına katılan yabancılar geliyor.

Grup turizmi?

- Bizde pek yok. Dediğim gibi lüks turlara katılanlar geliyor.

Gelecek için beklentiniz nedir?

- Bu yıldan itibaren çok iyi olacağını sanıyorum.

Erken seçim tehdidi iki tarafı keskin bıçak

Yüce Divan tartışmalarının bir hükümet krizine yol açabileceği tartışılırken MHP'nin "Erken seçim olabilir" uyarısı siyasi kulisleri karıştırdı.

Ecevit "MHP'nin ne yapmak istediğini anlamıyorum" dedi ya, işte "ne yapmak istediği" sorusunun cevabı bu olabilir.

MHP, merkez sağdaki boşluğu, iki lideri iyice karalayarak, daha rahat doldurabileceğini düşünüyor. MHP'liler Yüce Divan'a göndermeseler bile Yılmaz ve Çiller'i kamuoyunda yerin dibine sokarak oylarını artıcakların hesaplıyorlar.

O halde fırsat bu fırsat, erken seçime gidilirse MHP'nin tek başına iktidara gelmesi mümkün olabilir plânı öne çıkıyor. İşte bana göre bu bir yanılgı. Nedenine gelince;

1- ANAP ve DYP'den kaçan oyların çoğunlukla MHP'ye gideceği bir varsayım, garantisi yok.

2- Sürekli çamura bulaştırılan iki liderin, parmak hesabıyla aklanması, geçen süre içinde kamuoyunda önce tepkiye, sonra da iki lidere yönelik "Bunlara fazla haksızlık yapılıyor" hoşgörüsüne dönüşebilir.

3- Kararsızlık seçimden uzun süre önceki dönemde daha öne çıkar. Seçim ortamına girildiğinde kararsızların dağılımını hesaplamak zordur.

4- Parmak hesabıyla aklanan ve bir daha aynı konudan Yüce Divan'a gönderilme imkânları ortadan kalkan liderler, bunu bir koz olarak kullanabilir, meydan okuyup halkın duygularını okşayabilirler. Bu da oy dağılımını etkiler.

5- Merkez sağın iki liderini tümden batırıp, üstüne oturmaya çalıştığınız sırada, beklenmedik bir siyasi hareket başlar ve rüzgârı arkasına alarak seçimleri kazanabilir.

MHP bunları düşünmek zorunda.

Babalar Günü kutlu olsun
Öncelikle bu yıl birlikte olma şansı yakalayamadığım sevgili babamın Babalar Günü'nü kutlamak istiyorum. Sonra da aramıza en son katılan ve küçük Burak Uğur Dündar acaba babasına nasıl seslenirdi diye düşünelim. Şöyle diyebilir örneğin: "Sevgili babacığım. Lütfen, bize emanet edeceğiniz Türkiye daha temiz, çok daha güzel, yaşanılır olsun. Ne olur bize hırsızların, kaçakçıların, vurguncuların, çetecilerin, namussuzların cirit attığı bir ülke bırakmayın."

Yine Kamuoyu Araştırma şirketleri
MHP'nin "Bir erken seçim olsa iktidara geliriz" düşüncesinin altından yine bazı Kamuoyu Araştırma şirketleri çıkıyor. Gün geçmiyor ki bir araştırma şirketi "Bugün seçim olsa" anketi hazırlayıp partilere sunmasın.

Bu araştırmalarda ANAP ve DYP'nin bırakın barajı geçmeyi, yüzde 5'leri bile tutturamayacağı ileri sürülüyor.

Buna karşın MHP'nin yüzde 30'lara çıktığı vurgulanıyor. DSP "nedense!" yerinde sayıyor, CHP'ye hiç şans tanınmıyor. Kararsızlar ise yüzde 50'lerde gösteriliyor.

Anketler kimler tarafından, nasıl yapılıyor, hangi sorular soruluyor bunları bilmiyoruz.

Sonuçta birileri para kazanıyor, birileri de iştahlanıyor.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır