Futbolun iki devinin karşılaşması, gördüğü büyük ilginin aksine renksiz ve kalitesizdi. Ancak bir konuda haksızlık yapmamak lazım. İki takım da fizik olarak çok iyiydiler ve birbirlerini oynatmamayı başardılar.
Maçın genelinde orta sahada üstün olan Almanlar hücumda daha çok gözüken takım oldu. Ancak bu üstünlük golü getirmedi. Bierhoff'un yerine oynayan Jancker'i de Campbell durdurunca hücum güçleri azaldı. İkinci santrfor Kirsten ise oyundan çıktığı dakikaya kadar ortalıkta hiç gözükmedi. Almanya en etkili pozisyonlarını, İngiltere'nin golünden sonra yakaladı. Scholl'ün ve Jancker'in kaçırdığı pozisyonlar puanın da kaçışı anlamına geldi.
İngiltere ise 4-4-2 düzeni ile sahaya çıkarken, ilk 35 dakika yarı sahasını savunmakla yetindi. Bu dakikaya kadar sadece Owen'in yanlış bir ofsaytla kesilen bir gol girişimi var ki, yakalayabildikleri tek şanstı. Ama İngiltere'nin 35'ten sonra, İngiltere'nin 3 pozisyonu var. Sonuncusu zaten gol oldu.
İngiltere'nin bulduğu pozisyonların tümünde Beckham'ın imzası var. Yani İngiltere, gol şansını Beckham'ın ortalarına bağlamış. Golü bulduktan sonra da maçın sonuna kadar savunmada kalan bir İngiltere izledik. Bu da üç puan almasına yetti. Çünkü iyi savunma yapıyorlardı. Portekiz yenilgisiyle finallere çıkamayacağı sanılan Ada ekibi, bu galibiyetle grupta ikincilik için önemli bir şans yakaladı.