kapat

29.05.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Bunlar zabıta değil, eşkıya!

Fatih Belediyesi'nin zabıtaları, görevini yapan arkadaşımız Kadir Can'a saldırdı

SABAH-İSTANBUL'dan Kadir Can, Cuma günü Fındıkzade'de kurulan pazara giderek, fotoğraf çekmek istiyor... Kadir, yılların gazetecisi, Babıali'nin yetiştirdiği en iyi objektiflerden biri.. Sessiz, kibar bir İstanbul beyefendisi...

Fındıkzade Köprüsü üzerinden, zabıta memurlarının topladıkları seyyar tezgahlarını bir kamyona doldurduklarını görüyor ve birkaç kare çekiyor...

Ardından köprüden aşağı inip, daha yakından birkaç kare daha çekmek istiyor...

İşte ne oluyorsa o an oluyor...

Bir seyyarın tezgahını kamyona doğru götüren sivil zabıta fotoğraf çeken Kadir'in üzerine doğru yürüyüp ağıza alınmayacak küfürlere başlıyor... Arkadaşlarının küfrettiğini duyup kamyondan inen diğer zabıtalar aşağı kalır mı?

Onlar da koşup geliyor ve bir yandan küfretmeye diğer yandan Kadir'i tartaklayıp, makinasını almaya çalışıyor...

Kadir "Ben gazeteciyim" diyor ama eşkıyalar "Senin gibi gazetecinin..." diye küfre devam ediyor...

Neden sonra Fındıkzade Köprüsü altındaki zabıta karakolundan çıkan bir kişi (eşkıyaların amirleri olsa gerek) araya girip, Kadir'i kurtarıyor...

İlk sözüm Fatih Belediye Başkanı Eşref Albayrak'a;

* Siz zabıta memuru mu çalıştırıyorsunuz, şehir eşkıyası mı?

* Üzerine zabıta kıyafeti giydirdiğiniz bu eşkıyalara İstanbul'un göbeğinde gazeteci dövme yetkisini siz mi verdiniz?

* Görevini yapan arkadaşımız Kadir Can'a saldıran bu insan müsvetteleri ile ilgili ne yapmayı düşünüyorsunuz? (Saldırganları teşhis ettirebilirim...)

Gelelim; gazeteci dövmeye kalkanlara;
Madem bu kadar kabadayısınız Fatih'te sokakları gaspeden otopark mafyasıyla, parkları mesken tutan şarapçı ve tinercilerle, kaldırımları ele geçiren galericilerle, kaçak kat üzerine kat çıkan müteahhitlerle mücadele etsenize... Önlerinde ceketlerinizi ilikleyeceğinize, kafalarına dikilsenize..

SON SÖZ: Fatih Belediye Başkanı Eşref Albayrak bilmeli ki; SABAH-İSTANBUL bu olayı hiçbir zaman unutmayacak...

Gözünü ve objektifini hep Fatih'in üstünde tutacak...

Halkı dinleyin
YÜZLERİNİ değil, isimlerini bile unuttuğumuz İstanbul milletvekilleri, "bu kenti düşünmeye, bu kent için proje üretmeye" çağıran haberimizden sonra birden bire ortaya çıkmaya başladılar.. Beni arıyorlar, "Biz buradayız" deyip yaptıkları hizmetleri(!) sıralıyorlar... Bu duruma daha sonra değineceğiz.. İstanbullular'dan gelen tepkileri yayınlıyorum..

Pazaryerleri, kaçak yapılar ve resmi araçlar
SELİM Develioğlu, eski bir belediyeci... Avcılar ve Beşiktaş'ta yıllarca başkan yardımcılığı yapmış...

Geçen hafta bir süre oturup sohbet ettik... Selim Bey, İstanbul'u kilitleyip kirleten pazaryerleri, kaçak yapılaşma ve keyfi kullanılan resmi araçlarla ilgili bazı bilgiler verdi ve öneriler getirdi...

PAZARYERLERİ: İstanbul'daki pazaryerlerinin yüzde 70'i deneme mahiyetinde kurulmuş... Yani ilçelerin belediye meclisleri o pazarın kurulması için bir karar almamış...

Ama gelin görün ki; deneme mahiyetinde kurulan bu pazarlar devamlı genişlemiş... İki sokakla başlayan pazaryeri bütün bir semti ele geçirmiş..

Peki; bu nasıl olmuş?

Tabii ki belediye zabıtalarının rüşvet alıp göz yumması, görmezden gelmesi ile...

Sonuçta İstanbul'da Pazar mafyası türemiş, bir metrelik tezgahlar birkaç milyara el değiştirmiş... Bu mafya karşısında direnenler, köyünden getirdiği sebze ve meyvesini satmak isteyen köylüler dövülmüş...

Belediye Başkanları da başlarının derde girmesinden çekindikleri için "Bana ne" demiş...

KAÇAK YAPILAŞMA: Selim Develioğlu iddia ediyor, "Erdal Abi; zabıta, belediye göz yummasa İstanbul'a bir tek kaçak yapı dikilemez" diyor...

Ardından bir de öneri getiriyor:

"Eski belediye başkanları 5 yıllık görevleri süresince kaç tane inşaat ve kaç tane iskan ruhsatı verdiğini açıklasın... Tabii ki açıklayabilirse...

Göreceğiz ki; 1000 tane ruhsat veren bir belediye ancak 10 tane iskan izni vermiştir... Çünkü ruhsat verdiği bütün binalar projeye uygun inşa edilmemiştir... İçine girilip oturulmaktadır ama iskan izinleri yoktur..."

Selim Develioğlu'nun bu önerisine uyup Üsküdar, Ümraniye, Kadıköy, Maltepe, Pendik, Tuzla, Kağıthane, Bahçelievler, Eyüp, Bağcılar, Esenler, Gaziosmanpaşa, Büyükçekmece Belediye Başkanları'na yani en az iki dönemdir o koltukta oturanlara soruyorum;

Geçen 5 yıllık dönemde kaç inşaata ruhsat verdiniz?

İnşaatı biten kaç bina sizden iskan izni aldı?

İskan izni vermediğiniz kaç binada oturuluyor?

RESMİ ARAÇ SALTANATI: Her sabah en az 8-10 resmi plakalı aracı müdürün çocuğunu okula bırakırken, hafta sonları da ailece pikniğe götürürken görüyorum...

Beyzadeler arkada, eşleri yanında, çocuklar kucakta keyif yapmaya gidiyorlar...

Devletin, devlet işlerinde kullanmaları için emirlerine verdikleri, bununla yetinmeyip şoför ve benzinini de tahsis ettikleri araçları özel işlerinde kullanıyorlar...

Selim Develioğlu, öneriyor:

"Trafik polisleri, gerektiğinde resmi araçları durdurup içinde kimin olduğunu, nereye ve ne amaçla gittiğini sorsun... Eğer amaç dışı kullanıldığını görürse, aracı bağlasın" diyor ve ekliyor:

"Belki o kurumun başındaki kişi, aracın özel amaçla kullanıldığını bilmiyor... Böylece öğrenir, önlemler getirir..."

SON SÖZ: Ne dersiniz; Selim Bey doğruları söylüyor, doğruları öneriyor değil mi?

Alo Erdal Abi dert köşesi
AVCILAR

Moral bozuyor

MERKEZ Mahallesi Katip Ahmet Sokak numara 24'ün karşısındaki ağır hasarlı bina, her sabah moralimizi bozuyor. Dışarıdan oturma odası bile görünüyor. Yıkılmasını istiyoruz.

Sokak sakinleri

B.ÇEKMECE
Mıcır döktüler

FATİH Mahallesi Veysel Karani Caddesi Kaptan Sokak ve çevresini kazmayan kalmadı. Sonra da mıcır döküp gittiler. Üç yıldır çamurunu, tozunu çekmek zorunda kalıyoruz.

Nihat Taşkın

KADIKÖY
Reptur'un gürültüsü

ERENKÖY Gözenç Sokak'ta oturuyoruz. Küçük ama nezih olan sokağımızdaki Reptur Taksi'nin sabahlara kadar süren gürültüsünden bizleri kim kurtaracak?

Sokak sakinleri

BAYRAMPAŞA
Tehlikeli trafo

YILDIRIM Mahallesi Gürsel ile Mücahit Sokaklarının kesiştiği yerdeki trafoda gündüz çocuklar oynuyor, gece ise şarapçılar oturuyor. Burada önlem alınmasını istiyoruz..

Çevre sakinleri

ÜMRANİYE
Moloz döktü

ATATÜRK Mahallesi Güneş Sokak ile Şahin Sokağı'nın kesiştiği yerde 34 AC 0807 plakalı kamyon arızalandı. Tamir için için molozları yolun ortasına boşaltıp çekip gitti...

Çevre sakinleri

ŞİŞLİ
Yüksek kaldırım

PERİHAN ve Hanımefendi sokaklara güzel kaldırımlar yapıldı. Araç park etmesin diye de yüksek tutuldu. Fakat şimdi yolcu indirirken araçların kapısı kaldırıma çarpıyor.

Mahmut Yıldırım

B.EVLER
Başkana çağrı!

KOCASİNAN Endüstri Meslek Lisesi ve çevresindedüzensizlik had safhada. Hiç bir park, yeşil alan yok. Başkan biraz da bizleri görsün. Mah. sakinleri

GÖZTEPE
Çukuru kapatın

YEŞİLÇEŞME Sokak İSKİ tarafından kazıldı doğru dürüst kapatılmadığı için zamanla geçen kamyonlar yüzünden yol çöktü ve 10 numaralı binanın önünde çukur oluştu.

Sokak sakinleri

KAĞİTHANE
Sahaya sirk!

ÇAĞLAYAN kavşağındaki futbol sahası belediye tarafından sirke kiraya verildi. Sirkin bütün TIR'ları sahayı işgal edince yıllardır futbol oynanan sahamız yok oldu.

Çevre sakinleri

K.ÇEKMECE
Yol değil göl

TEPEÜSTÜ İnönü, Kanarya Caddesi ve yan sokakları her yağmurda göl haline geliyor. Geçen arabaların sıçrattığı sulardan herkes ıslanıyor. Belediyemizden yolları düzeltmesini istiyoruz. Şerif Aydın

BEŞİKTAŞ
Her gün kargaşa

ÇIRAĞAN Ansariye yokuşu MİT'ten Barbaros'a kadar çıkar. Dar olan bu sokakta hem çift yönlü trafik var, hem de bir tarafına araç park ediliyor. Bu yüzden kargaşa yaşanıyor.

Sokak sakinleri

KIRAÇ
Çamura battık

CUMHURİYET ve İstanbul Caddeleri çamurdan yürünecek halde değil. Komşumuz Esenyurt bütün yollarını asfaltladı. Bizler ise çamura mahkum edildik. Başkan'ı uyarıyoruz..

Erzurumlular Derneği

EMİNÖNÜ
Zehirleniyoruz

MERCAN Büyük Valide Han'ın alt katında gümüş eritiliyor. Bacadan çıkan zehirli gaz özellikle yağmurlu havalarda yere çöküyor ve her gün yavaş yavaş zehirleniyoruz.

Emin Peker

BEŞİKTAŞ
Azami 2 saat

IHLAMUR Ortabahçe Caddesi'nde parkomatlar var. 15 dakika park edince "Azami 2 saat diyerek" 1.5 milyonluk fiş kesiyorlar. Gören yok mu? Nur Pakcan

ŞİŞLİ
Boş oy atalım, anlasınlar!

Milletvekillerini halk değil liderler seçiyor. Sandık başında herkes boş oy atmadan gerçek demokrasiye geçmemiz imkansız. 1000 oyluk bir sandıktan 800 oy boş çıksa bütün adaylar kafasını öne eğip düşünmek zorunda kalır. Osman Savaş

BAĞCILAR
Sorumluluk hissetmiyorlar

Milletvekillerimiz ön seçimle gelmedikleri ve halkın içinden çıkmadıkları için sorumluluk hissetmiyorlar. Bu yüzden seçmenler de kendilerini görmüyor. Sait Temur

KADIKÖY
İsimlerini bile unuttuk

Seçimden önce hepsinin bürosu vardı. Bunları İstanbul'da tekrar kursalar, birer sekreterleri olsa ve adreslerini, telefon ve fakslarını bilsek. Onlara kolay ulaşabiliriz. Aksi olduğu için isimlerini bile unuttuk.

Bayram Yavuz

BAKIRKÖY
Depremden sonra ne yaptılar?

İstanbul büyük bir deprem geçirdi. Avcılar'da evler yıkıldı. Yıkılmaya yüz tutmuş yüzlerce bina var. Milletvekillerimiz bu konu için ne yaptılar, ne öneri getirdiler merak ediyorum. Ahmet Öztürk

İSTİNYE
Oy verdiğime pişmanım

Verdiğimiz oylarla seçildiler. Fakat bizleri unuttular.. Yüzlerini görmüyoruz, dertlerimizi, sorunlarımızı iletemiyoruz. Geçen seçimde onlara oy verdiğim için bin pişmanım. Abdullah Yılmaz

SARIYER
Nesrin Nas'ı ayrı tutuyorum

Milletvekili Nesrin Nas'ı diğerlerinden ayrı tutmak lazım. Kendisi de Sarıyer'de oturuyor ve her hafta sonu seçmenleri ile oturup konuşuyor, dertlerini tek tek dinliyor. Refik Kesik

(DEVAM EDECEK)


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır