kapat

19.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Helikopter ihalesi Amerika'yı karıştırıyor
Türkiye'nin açtığı helikopteri ihalesi Amerikan Dışişleri Bakanlığı ile Savunma Bakanlığı'nı karşı karşıya getiriyor.

ABD Dışişleri'nde, bakan yardımcılarından Harold Koh'un sözcülüğünü yaptığı bir grup, Amerikan şirketi Bell-Textron'a, ihaleyi kazansa bile Türkiye'ye dışsatım izni verilmemesinden yana. Gerekçeleri Türkiye'deki insan hakları ve demokratikleşme ölçülerinin yeterli olmaması. Bu durumun 25 Şubat 2000 tarihinde de açıklanan İnsan Hakları raporuyla da saptanmış olduğunu öne sürüyorlar. Beyaz Saray'ın insan haklarını sürekli ihlal eden ülkelere silah satmasına karşı duruyorlar. Ancak ABD Savunma Bakanlığı böyle düşünmüyor.

"TÜRKİYE ÖNEMLİ"
Uluslararası istihbarat kaynaklarına yakınlığıyla bilinen internet sitesi "Stratfor"un bildirdiğine göre, Amerikan Savunma Bakanı William Cohen insan hakları ihlalleri gerekçesiyle Türkiye'ye silah satışının yasaklanmasına kesin şekilde karşı. Cohen'in karşı çıkışının iki gerekçesi var:

Birincisi, Türkiye'nin ABD'nin Balkanlar-Kafkaslar-Ortadoğu üçgenindeki stratejik önemi. Bu durumun önümüzdeki yirmi yıl içinde azalacağı yönünde hiçbir işaret bulunmuyor. Türkiye'yi modern silahlardan yoksun bırakmak akıl kârı görünmüyor. İkincisiyse, Türkiye'nin önümüzdeki sekiz-on yıl içinde, savunma altyapısı için 30 Milyar doların üzerinde harcama yapacak olması. Cohen, bu tür bir yasaklamanın, Amerikan şirketlerinin elenmesine yol açacağından endişe ediyor.

Pentagon, Türkiye'yle ilişkilerin bir çırpıda feda edilmemeyecek kadar önemli olduğu görüşünde. Savunma uzmanları, ABD seçimlerinde insan hakları lobisinin etkisine karşın kazananın Pentagon olacağı tahmininde bulunuyorlar.

Türkiye'nin 4 milyar dolara 145 hücum helikopterinin 4 yıl içinde Türkiye'de ortak üretilmesi projesi aslında geçtiğimiz 6 Mart günü karara bağlanacaktı. Ancak Ecevit başkanlığında toplanan Savunma Sanayii İcra Komitesi, 5 rakipten Amerikan Boeing ve Avrupa konsorsiyumu Eurocopter tekliflerini eleyerek ihaleyi daralttı.

Şimdi Amerikan Bell-Textron'un King Cobra, İtalyan Agusta'nun Mangusta ve Rus-İsrail ortaklığı Kamov'un KA-50/2 modelleri yarışıyorlar. Ordu'nun elindeki emektar UH-1, Cobra ve Super Cobra'lar dolayısıyla oluşan teknik deneyim ve bakım-onarım altyapısına bakanlar, bu ihalede Bell-Textron'u güçlü görüyor olabilirler. Ancak ilahenin ABD şirketine verilmesi sonrasında şirketin ABD Dışişleri'nden izin alamaması, büyük bir fiyaskoya yol açacaktır.

Ecevit'in SABAH'a yaptığı "145 helikopterin tamamının alınmayabileceği, ilk aşamada 50'sinin ortak üretimine gecebileceği" açıklaması, belki de bu güçlü rekabette Türkiye'nin siyasi manevra alanını genişletmeye yöneliktir. Çünkü Pentagon'un bu kez helikopter ihalesinde ağırlığını koyup Türkiye'ye ihraç iznini çıkarması, bir sonraki ihalede de bunu yapabileceği garantisini vermez. Üstelik bugün kârlı ihaleler üzerine çatışan ABD Dışişleri ve Savunma bakanlıkları, yarın aynı baskıyı birlikte uygulayabilirler. Ankara, alımları zamana yayarak hem insan hakları kaynaklı baskıları karşılamayı, hem de silah harcamalarını azaltmayı amaçlamaktadır. Kırk yıllık rekabet ardından uzlaşmayı seçen Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Ecevit ise, Türkiye'nin gerçek çıkarının bu tür manevraları başarabilmekte değil, demokrasi ve insan hakları düzeyini yükseltmekte olduğunu elbette görüyorlardır.

MURAT YETKİN


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır