kapat

01.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Çin'de gece de hayat varmış
Çin'den döndükten sonra herkes bana gece hayatını sordu. Ben duyduklarımı aktarıyorum. Şimdi arkadaşlarım neler yapmış, anlatacak değilim. Meşrebim bunu gerektirmez. Şaka bir yana Çin'de gece hayatı çok renkli

Gelelim Çin'deki gece hayatına... Gece hayatı deyince, pislik ve batakhanelerden bahsetmek gerekmez. Her ülkede olduğu gibi, burada da eğlence yerleri, sinema, barlar ve masaj salonları mevcut... Bunların içinde düzgün çalışanlar olduğu gibi, illegal iş görenler de var. Bizim Çin'deki zamanımız kısıtlı olduğundan oraları kendim gezip, göremedim. Ama gezip, dolaşan arkadaşlardan hayli bilgi aldım.

ÇİNCE ZOR İŞ
Öncelikle size Çin halkının okuma, yazması ve alfabesi ile ilgili kısa bilgiler vermek istiyorum. Çin'in nüfusu daha önce belirttiğim gibi, 1 milyar 250 milyonu aşıyor. Bu nüfusun kullandığı alfabede 30 binden fazla karakter var. Harf değil, çünkü her şekil ayrı bir anlamı ifade ediyor. Bu yukarıdan aşağıya yazılan şekillerin 3 bin tanesini ezberleyebilirseniz, okur-yazar bir insan oluyorsunuz. Fazlası kültürünüzü arttırır, eksiği ise, lisanınızın zayıf olduğunu belirliyor. İlkokul bizdeki gibi 8 yıllık eğitim veriyor, bunun 5 yılında çocuklar ancak bahsettiğim 3 bin karakteri hafızalarına yerleştirmekle uğraşıyorlar. Bizdeki gibi 1 yılda okuma-yazma öğrenmek yok. 6 bin yıllık bu alfabeye sabit kalmışlar ama bu alfabeyle de Çinliler müşterek bir konuşma yapamıyorlar. Çünkü bu ülkede 17 etnik grup yaşıyor. Onun için ülke çapında yayın yapan televizyonlarda dahi spiker konuşurken, Çince alt yazı geçiyorlar. Nedeni, spikerin konuşma lisanının bütün halk tarafından anlaşılamaması... Bunun için alt yazı yazmak zorundalar. İşte bu etnik grupların yegane eğlence merkezleri binbir güçlükle senede 1 veya 2 defa gelebildikleri Pekin, Şanghay gibi süper şehirler...

Turisti şimdilik az olan bu büyük şehirlerdeki eğlence yerlerine, Çin'in bütün bölgelerinden insan gelmekte ve kendilerine göre bir gece hayatları var. Çünkü televizyonlardaki eğlence programlarından tatmin olamıyorlar. Çin'in genel televizyonlarında eğlence programları olarak hala meddahlar ve Karagöz oyunları veriliyor. Beynelminal istasyonları da Çinlilerin izlemesi yasak. Ancak 5 yıldızlı otellerde CNN, BBC, RTL gibi dünya istasyonları seyredilebiliyor. Çünkü hala komünist rejimin baskısı var.

EĞLENCE KOMÜNİST DEĞİL
Ama rejim bu baskıyı büyük şehirlerdeki eğlence yerlerinde tamamen kaldırmış. Ben Şanghay'a giderken, bize rehberlik yapan polis memuruna nelere dikkat edeceğimizi sorduğumda, "Burada her şey serbest... İstediğiniz gibi alışveriş de yaparsınız, eğlenceye de gidersiniz" dedi. Özellikle büyük şehirlerdeki süper otellerin altlarında bulunan gece kulüpleri, ana caddelerdeki barlar ve eğlence yerleri hayli kalabalık...

Kadın tellalları hiç yok. Kimse kimseyi rahatsız etmiyor. Çapkınlık yapmak isteyen, çapkınlığını yapıyor. Beğendiği kızı alıp, oteline götürüyor, yiyor, içiyor, sonra da tekrar aldığı eğlence yerine götürüyor. Bu durumlara ne polis ne de başka bir görevli müdahale etmiyor. Kenar mahallelerde ise, halk zaten kendi derdine düşmüş, geçimini temin etmekle ve çoluk-çocuğunu yetiştirmekle uğraşıyor. Onlar sahip oldukları televizyonlardan kukla, Karagöz ve ortaoyunu tipi programları izleyerek vakit geçiriyorlar.

EJDERHA YILI AŞKINA
Hani bizim erkeklerimiz, yurt dışına çıktıkları zaman sanki asli görevleriymiş gibi, kendilerini çapkınlık yapmakla yükümlü hissederler. İşte böyle, biz de Çin'e gidip, döndükten sonra çoğu kişinin sorduğu o oldu. Eğer giden kişi çapkınlık yapabilmişse, bunu ballandıra ballandıra, kasıla kasıla anlatır. Hiçbir macera yaşamamışsa, o da arkadaşlarından duyduklarını anlatma yoluna gider. İşte ben de ikinci kısımdakilerdenim... Ama şimdi durup, dururken de arkadaşlarım neler yapmış, neler etmiş anlatacak da değilim. Meşrebim bunu gerektirmez.

Şaka bir yana Çin'de gece hayatı çok renkli... Özellikle büyük şehirlerdeki sokak gösterileri harika... Bilir misiniz, bizim uçurtmalarda kullandığımız kağıtlarla ejderha şekilleri yapıyorlar, onların içine mumlar koyarak ışıklandırıyorlar, sonra da bunları uçurup, müzik eşliğinde dans ettiriyorlar. Binlerce kişi de aşağıda toplanıp, bu gösterileri seyrederek eğleniyor. İşte size güzel bir gece hayatı... Casino yani bizim anladığımız mana da kumarhaneler burada yok. Çin yönetimi bunları kesinlikle içeri sokmamış. Ama ileride girebilir mi bilemem...

Yazıişleri toplantısında arkadaşlara bu yazılarla ilgili bilgi verirken, Dış Haberler Müdürümüz Güney Öztürk, Ajans France Press'ten geçen bir haberi önüme getirdi. Haberde, "Çin Kültür Bakanı'nın ülkede hayat kadınlarının hızlı artışı karşısında yıldırım gibi kampanya başlattığı ve hükümet dairelerini kadın ticaretine ortak olmakla suçladığı" yazılı idi. Alttaki ilave bilgide ise Kültür Bakanı Sun Jias-Heng, "Ülkenin eğlence sanayii seks ticaretine dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya... Zira seks sektöründe rakipler artık birbirlerini yemeye başladı. Bu işe bir çare bulmak gerek. Bu durum böyle giderse, sektörün başlarınının kafaları ezilecek. Son günlerde her türlü zararlı faaliyetin yaygınlaşmasıyla, genç kızların para hırsı ile kötü yola kapıldığını, dans salonlarının ise, fuhuş salonlarına dönüştüğünü, bunun yayılmasında ise, suçun kontrolleri gevşeten hükümet dairelerinde olduğunu..." dedi.

Ajans haberine göre, bu konu gelecek hafta açılacak parlamentoda görüşülecek ve bakanın seks turizmi ile ilgili iddiaları tartışılacak.

İşte Çin'in gece hayatı gerçeğini sizlere kendi bakanlarının ağzından yansıttım. Benim daha fazla söyleyecek bir şeyim yok.


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır