Buyrun cenaze namazına!...

Maruz kaldığımız büyük depremler sonrası neler yaptık?... Bu akıl almaz korkunç felaket sırasında verdiğimiz kayıpları, uğradığımız zararları peşpeşe yazdık ama aklımız başımıza bir türlü gelmedi. Hala havanda su dövüyoruz... Hala ümitlerimizi televizyon programlarına bağlayıp gidiyoruz. Halbuki Allah hepimize akıl vermiş, fikir vermiş... Karşımıza çıkacak problemleri çözemeyecek kadar aptal değiliz.

İnsan zekası bütün bunların altından çıkabilecek kadar üstündür. Ama nedense biz işin ucundan, kıyısından tutup problemleri TV ekranlarından halletmeye çalışıyoruz. Bütün ilim adamlarımız birer ekran kapmış, oralarda tartışıp duruyorlar. Bazı yöneticilerimiz ise, onlara eşlik ediyorlar. Güzel oluyor herhalde...

Bizlere sorulacak olursa, her akşam heyecandan bayılıyoruz. Ailecek hop oturup, hop kalkıyoruz... Artık kıyısından, köşesinden bazı bilgilere de sahip olduğumuzdan hangi profesörün yanlış, hangi profesörün de doğru konuştuğunu tartışıyoruz. Hatta hatta ellerimizde gazetelerden kestiğimiz haritalar karşılıklı toto bile oynuyoruz. Çok şükür işi bu hale kadar getirebildik. Ama bütün bunların dışında Jeofizik Mühendisi Hande Korkutan'ın mesajını okuyunca, bize ancak "Buyrun cenaze namazına..." demek düşüyor.

"Sayın Vardar,
Ben Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği'nden bu sene mezun oldum. Tam 4 ay boyunca belediyelerde kadro açılmasını ve yeni imar kanununun çıkmasını bekledim. Üstelik bu arada ülkemizde 2 tane çok büyük deprem yaşandı... Ve sonra da bir çok meslektaşım gibi başka işe girmek zorunda kaldım. Zaten her ne kadar Jeofizik Mühendisliği şu an popüler bir meslek gibi görünse ve çoğu meslektaşım televizyonlarda boy gösterse de, ya çoğunluk işsizdir ya da başka işlerle uğraşıyordur. Ayrıca şunu da belirteyim ki, bu meslek 30 seneden fazla bir süredir var, yeni ortaya çıkmış birşey değil... Sanırım araştırdıysanız siz de bulmuşsunuzdur.

Size bunları yazmamın asıl nedeni şu anki ortamda bile hala işsiz olmamız. Benim düşünceme göre, şu an bizim harıl harıl binaların, zeminlerin durumlarının etüdlerle tespitini yapıyor olmamız lazım gelmektedir. Çünkü zemin etüdlerini Jeofizik ve Jeoloji Mühendisleri yapmak zorundadır. Bu konu İnşaat Mühendislerinin alanı değildir. Zaten İnşaat Mühendislerinin yaptığı işler ortadadır.

Onların bizim işlerimizi yapmasından kaynaklanan hatalar maalesef ki çoktur.

Bu ülkede bazı şeylerin yapılması için ille de insanların ölmeleri mi gerekiyor?... Hala neyin beklendiğini anlamış değilim. Bu konuyla ilgileneceğinizi düşünerek bunları size bildirme gereği duydum. Artık bu ülkede bazı şeylerin değişmesi gerektiğine inanıyorum ve bunu da sanırım biz yeni nesil zorla da olsa yapacağız...

Saygılarımla,"