kapat

18.11.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sabah İnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )


Haydi Türkiye

Depremlerle sallanan Türkiye'nin kalbi İstanbul'da 54 ülkenin liderleri, güvenli bir dünya inşa etmek için toplandı.

AGİT Zirvesi, 21. Yüzyılın dünya siyasetine globalizmin güvenlik, özgürlük ve işbirliği ufkunda yeni olanaklar arayacak.

Türkiye'ye sanki bir sihirli el deydi:

Apo'nun Suriye'den çıkarılması ve yakalanması ile bölücü terör tasfiye dönemine girdi;

Avrupa Birliği'ne üyelik süreci önündeki duvarlar bir anda yıkılıp yollar açıldı;

Türkiye G-20 grubuna dahil edildi;

Batı sermayesi, Türkiye'yi enerji merkezi haline getirecek dev yatırımlara yeşil ışık yaktı;

Yüzyılın son AGİT toplantısının ev sahipliği için Türkiye seçildi..

Türkiye'nin roketlerini ateşleyerek sıçrama sürecine sokacak olan bu itişlerin tetikleyicisini artık açık seçik görüyoruz.

Bu, Başkan Clinton'dır.

Umut ve güven veren nokta da, Clinton vizyonunun Amerika'nın 21. Yüzyıl politikası olarak kalıcı nitelik taşımasıdır.

Amerika, demokrasi ile İslâm'ı bağdaştıran bir Türkiye'nin Ortadoğu ve Orta Asya'ya model oluşturacağını ve Avrupa'nın sınırlarını enerji bölgesine taşıyacağını gördü.

Başkan Clinton "Türkiye'nin başarısında çıkarlarımız olduğu için bu konular üzerinde duruyorum" dedi.

Tarihin hiç bir döneminde Türkiye'nin çıkarları Batı dünyasının çıkarlarıyla bu derecede buluşmamıştır.

Türkiye, tarihi yolculuğuna süper hız kazandıracak olan fırsatı, AGİT'in sağlayacağı olanaklardan yararlanarak kullanmalıdır.

Aralık'taki Avrupa Birliği zirvesine kadar, özellikle insan hakları ve Kıbrıs konularında atacağımız küçük adımların bile büyük etkileri olacaktır.

Küçük hesapların esiri siyasetçilerimiz için büyük düşünüp büyük oynama zamanıdır şimdi..

Neredeydiniz?

Prefabrik konutlar 30 Kasım'a yetişmeyecek, kalıcı konutların bitmesi de yıllar alacak..

Peki, depremde evsiz kalan on binlerce aile kış kıyamette ne yapacak?

İçişleri Bakanı Tantan'dan bir öneri geldi:

Ev konforunda karavan gibi hazırlanacak konteynerler yaptırmak.. Bunlar konfora bağlı olarak 1500 ile 5000 bin dolara mal oluyor.

Keşke bu tercih baştan kullanılsaydı.

Çünkü prefabrik evler bir defalık. Oysa konteyner ev, dayanıklı ve sökülüp takılma sorunu olmadan istenilen yere taşınıyor, çadır gibi de saklanıyor. Ve haber verelim, 40 bin kadar konteyner ev, bugün İsrail'de -hem de bedava- bizi bekliyor.

İsrail bu evleri, 1991'den sonra Rusya'dan gönderilen 1 milyona yakın göçmen için yaptı. Göçmenler kalıcı evlerine taşındığından dolayı konteyner evlere ihtiyaç kalmadı.

İsrail hükümeti, depremden sonra kapısını çalan ARI Grubu'na, bu evleri vermeye memnuniyetle hazır olduğunu bildirmişti.

Ankara'dakilerin haberi mi olmadı, yoksa prefabrik ev yapımından nemalanacak şirketleri kayıran partizanlık mı hükümetin gözlerini bağladı?

Bu hesabı sonra sorarız. Şimdi işi bitirelim.

Fırsat ayağımıza geldi. İsrail Başbakanı Barak AGİT için İstanbul'da..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır