Çeteci Kasım Gençyılmaz, Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Özden'in öldürülmesi için kendisine 2 milyon dolar teklif eden gazetecinin Hasan Karakaya olduğunu teşhis etti

AMERİKAN YÖNTEMİ
Gençyılmaz'ın Hasan Karakaya ve Hasan Hüseyin Maden'le yüzleştirilmesi sırasında Amerikan modeli yöntem uygulandı. Ankara 1 No'lu DGM Salonu'nda yapılan yüzleştirmede, Maden ve Karakaya'nın yanı sıra olayla ilgisi olmayan 5 kişi daha yüzleştirmeye katıldı. Gençyılmaz, 7 kişi arasından Hasan Karakaya'yı teşhis etti ve kendisiyle Tarabya Oteli'nde görüşen kişinin Karakaya olduğunu söyledi. Tarabya Oteli'nde 1997 yılında gerçekleşen görüşme sırasında Gençyılmaz'ın yanında bulunan Nevzat Alper de, Gençyılmaz'dan sonra yüzleştirmeye katıldı. Nevzat Alper, 7 kişi arasında Hasan Karakaya'yı teşhis etti ve "Otelde görüştüğümüz kişiyi bugün gibi hatırlıyorum" dedikten sonra eliyle Karakaya'yı işaret etti.

ADAMLARI SLOGAN ATTI
Yüzleştirme işleminin tamamlanmasından sonra 1 nolu DGM salonundan çıkarılan Kasım Gençyılmaz'ın adamı Nevzat Alper, aralarında Akit Gazetesi çalışanlarının ve Hasan Karakaya ile Hasan Hüseyin Maden'in yakınlarının da bulunduğu kalabalığa dönerek "Mollalar İran'a" diye bağırdı.

Savcı Yüksel'e ifade verdikten sonra Ankara 2 No'lu DGM'de, sanık olarak yargılandığı çete davasının duruşmasına çıkarılan Kasım Gençyılmaz, Mahkeme Başkanı Turgut Okyay'dan izin alarak Özden'e yönelik suikast girişimiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

BENİ DE TEHDİT ETTİLER
Ahmet Taner Kışlalı'ya düzenlenen bombalı saldırıdan sonra açıklama yapmaya karar verdiğini belirten Gençyılmaz, duruşmada şunları söyledi:

"Yaşadıklarım gizli kalmasın istedim. Vicdanen rahat olabilmek için bu açıklamayı yapıyorum. Eğer Yekta Güngör Özden bugün yaşıyorsa benim sayemdedir. Bana ahlaksızca teklifte bulunan bu örümcek kafalıları, yobazları kamuoyu tanısın istedim. Sözde gazete, namazında niyazında olan insanları kullanarak, rejime meydan okuyor. Bütün bildiklerimi Sayın Savcı'ya anlattım. Avukatım aracılığıyla açıklama yapacağımın basında yer almasının ardından benim gibi bir kabadayıyı bile tehdit ettiler. Ben Atatürkçü, laik, cumhuriyetçi bir insanım. Bugüne kadar tefecilerle, namussuzlarla uğraştım. Böylesine ahlaksızca bir teklifi savcılığa bildirmeyi şeref sayarım. Atatürk'e dil uzatanlar şunu çok iyi bilsinler ki, Atatürk olmasaydı Türkiye bugün belki de İngilizlerin, İtalyanların veya Yunanlıların sömürgesi olan namusu ve şerefi lekelenmiş bir ülke olurdu."

Karakaya'nın avukatları: Komplo
Kasım Gençyılmaz ve Nevzat Alper'in Hasan Karakaya'yı teşhis etmesinin ardından DGM çıkışında basın açıklaması yapan Akit Gazetesi avukatları olayın komplo olduğunu iddia ettiler. Avukat Hacı Ali Özhan ve Abdullah Çiftçi yaptıkları açıklamada "Cuma gününden beri iki yazarımız gözaltına alınmıştır. Bu bir komplodur. İhbarı ciddiye aldıracak hiçbir delil yoktur. Yalnızca savcıya verilmiş bir yazı vardır. Kasım Gençyılmaz'ın mahkemede yaptığı konuşmada Akit Gazetesi hakkında örümcek kafalı ve yobaz şeklinde yorumlarda bulunması husumet beslediğini ortaya koymaktadır" şeklinde konuştu. Avukatlar öğleden sonra Ankara DGM yedek hâkimliğine başvurarak Kasım Gençyılmaz'ın mahkemede Akit Gazetesi aleyhine sarf ettiği sözlerin tutanaklara geçirilmesini istediler.

Gençyılmaz'ın 208 yıl hapsi isteniyor
Ankara'nın "ülkücü babası" Kasım Gençyılmaz, son yıllarda başkentteki belli başlı saldırı olaylarının arkasındaki isim. Tefeci Veli Sözdinler'in öldürülmesi, Rauf Denktaş'ın Bilkent'te okuyan torununun yaralanması, hakkında haber yazan SABAH muhabirinin ayağından vurulması, suçlandığı olaylardan birkaçı. Birçok işyerini haraca bağladığı ileri sürülüyor.

Polisten epey bir süre kaçan Gençyılmaz, geçen yıl Bolu'da bir otelde sevgilisiyle yakalandı.

Gençyılmaz hakkında Nuh Mete Yüksel'in hazırladığı iddianame uyarınca 96 yıldan 208 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Cezaevindeyken büyük yankı yaratan ilk iddiası, Hacı Ali Demirel'le ilgili olmuştu. Gençyılmaz, azmettiricisi olmakla suçlandığı Veli Sözdinler cinayetiyle bir ilgisinin olmadığını ileri sürmüş, olayla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Demirel'in kardeşi Hacı Ali Demirel hakkında iddialar ortaya atmıştı. Gençyılmaz, tefeci Veli Sözdinler'in kasasıyla evraklarına Hacı Ali Demirel tarafından el konulduğunu öne sürdü. Ancak Gençyılmaz'ın bu iddiaları doğrulanmadı.