kapat

22.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.


Nedenini bulamıyorum


Herkes mutsuz, gülücükler sahte, herkesin hayatında birşeyler eksik... Biz kendi mutluluğumuzu kendimiz engelliyoruz galiba.

Bilgisayarın başında oturup ne yazmam gerektiğini düşünürken aklıma bir şey geldi! Ben çocukluğumdan beri yeni tanıştığım insanların hayatlarını, ne yiyip ne içtiklerini, evde ne giyip dolaştıklarını, aileleriyle olan ilişkilerini hep merak etmişimdir. (Hatta misafirler gittikten sonra anneme onlarla ilgili, maddi durumlarından çocuklarının ismine kadar her şeyi sorarmışım, kadıncağız cevap vermekten bıkarmış.) Bu merakımdan (maalesef) hiçbir şey kaybetmedim.

Yeni birisiyle tanıştığım zaman özel hayatından tutun da hobilerine kadar her şeyini merak ediyorum.

Bunun nedeni hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmaması. Kendi hayatıma bakıyorum. İyi bir okuldan mezunum ve iyi bir okulda okuyorum, mantıklı arkadaşlarım var, severek yaptığım iki işim var, ailemle aram iyi, Türkiye'nin şu anda içinde bulunduğu ekonomik durumuna bakarsak parasal yönden de bir sorunum yok ama yine de mutsuzum. Herkes benim gibi mi diye merak ediyorum? (Çocukluğumdaki merakımın devam ettiğinin bir kanıtı daha!)

***

Küçük değilim, 21 yaşımı bitirmek üzereyim, belki yaşıtlarımdan bazı konularda daha tecrübeliyim ama yine de bana yetmeyen bazı şeyler var. Bir şeyler eksik ama eksik olan ne? Arkadaşlarımla oturup düşünüyoruz, yolunda gitmeyen bir şey olduğuna karar veriyoruz ama yine de eksiğin ne olduğunu bir türlü bulamıyoruz.

Bazen de ortaya çıkan sonuç ürkütüyor bizi. Hepimiz aynı şekilde düşündüğümüz için birbirimize faydamız olmuyor.

Başkalarına akıl danıştığımız zaman da onların fikirlerini beğenmiyor, kendi bildiğimizi yapıyoruz. (Biz hiç dayak yememiş miyiz ne?)

***

D.Ö ve D.S
Depremden sonra kendime artık küçük şeyler için üzülmeyeceğime, kendimi ön planda tutarak yaşayacağıma dair söz vermiştim. Ama aradan iki ay geçti ve verdiğim sözü unuttum. (Unutmuş numarası da yapıyor olabilirim...) Yine eskiye döndüm, daha doğrusu hepimiz döndük. En ufak bir olayda üzülebiliyor, bütün neşemizi yitirebiliyoruz. Bunun nedenini de kimse çözemiyor. Ama artık çözülmesini istiyorum.

Bencilce olacak belki ama en azından benimkinin çözülmesini istiyorum çünkü nedensiz yere asık bir suratla gezmekten bıktım açıkçası.

İnsan istiyor ki, arkadaşlarıyla toplandığında hep iyi şeylerden konuşulsun, hiçbir aksilik çıkmasın. Ama bu mümkün değil. Nedenin ve sonucunu bulamıyorum, ya mutsuzluk bulaşıcı bir hastalık ya da ben gerçekten hastayım. Eğer siz bir sonuç bulabiliyorsanız da sizi kıskanıyorum.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır